Öğretim Üyemiz Öznur Taştan COST exRNA-PATH Aksiyonu Yönetim Kurulu’na seçildi

Öğretim Üyemiz Öznur Taştan COST exRNA-PATH Aksiyonu Yönetim Kurulu’na seçildi

Sabancı Ünivetsitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi (MDBF) Öğretim Üyesi Öznur Taştan, bilim ve teknolojide Avrupa iş birliğini sağlamak amacıyla oluşturulmuş ve ulusal kaynaklarla desteklenmiş araştırma projelerinin Avrupa düzeyinde koordinasyonunu sağlayan bir kuruluş olan COST (Bilim ve Teknolojide Avrupa İşbirliği Programı) exRNA-PATH Aksiyonu Yönetim Kurulu’na seçildi.

ÖznurTaştan

COST, ulusal olarak desteklenen araştırma projelerinin yürütücülerinin Avrupa düzeyinde oluşturulmuş işbirliği ağlarına dahil olmalarını sağlamaktadır. MDBF Öğretim Üyesi Öznur Taştan “CA20110 - RNA communication across kingdoms: new mechanisms and strategies in pathogen control” başlıklı aksiyonunun hazırlık aşamasında proje önerisindeki ekipte ikincil sunuculardan biri olarak yer almış, aksiyon kabul edildikten sonra da aksiyonun Yürütme Kurulu üyesi olarak çalışmalara başladı. Öznur Taştan, aksiyonda aynı zamanda hibe ödül koordinatörü olarak rol olacak.

Kısaltılmış ismi exRNA-PATH başlıklı Cost aksiyonu hakkında bilgi veren Öznur Taştan şunları söyledi: “Son on yılda RNA biyolojisinde yeni buluşlardan biri, RNA'nın hücre dışında bulunabildiği ve bu hücredışı RNA’ların (exRNA) hücreler, organizmalar ve hatta farklı türler arasında bilgi iletebildiğidir. Hücre dışı RNAlerin (exRNA) hem hayvanlarda hem de bitkilerde çok sayıda bulaşıcı hastalıkla ilişkili olduğu da bulunmuş, patojenlerin de exRNAlardan yararlandığı görülmüştür. Ancak bu alanda henüz cevabı bilinmeyen birçok bilimsel soru var. ExRNA'ların hücre dışına aktarılma için nasıl seçildiği, dışarıda nasıl trafik edildiği, bir alıcıda işlevsel bir yolağa nasıl entegre oldukları ve patojenlerin bunlardan nasıl yararlandığı gibi sorularının cevaplarını henüz tam olarak bilmiyoruz. exRNA-PATH kısaltmasıyla anılan, “RNA communication across kingdoms: new mechanisms and strategies in pathogen control” başlıklı COST aksiyonu, yeni gelişen exRNA bilimsel alanını ilerletmek, hastalığı anlama ve tedavi etme potansiyelini anlamak için exRNA üzerine çalışan araştırmacıları bir araya getirmeyi, aralarında köprü kurup yeni hem biliminsanları hem de biliminsanları ve endüstri ile sinerjilere vesile olmayı amaçlıyor.”

Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanımız Güler Sabancı KTMM’yi ziyaret etti

Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanımız Güler Sabancı KTMM’yi ziyaret etti

Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Teknopark İstanbul’da bulunan Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi’ni ziyaret etti.

GülerSabancıKTMMziyaret1

Güler Sabancı, KTMM’nin içinde yer alan Kordsa ve Sabancı Üniversitesi Tümleştirilmiş Üretim Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde çalışanlarla bir araya geldi. Laboratuvarları gezen Güler Sabancı gerçekleştirilen son çalışmalar hakkında bilgi aldı. Güler Sabancı’ya, bu ziyaretinde Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper, Sabancı Üniversitesi Rektörü Yusuf Leblebici, Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Cevdet Alemdar, Kordsa CEO’su Ali Çalışkan ve Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Geliştirmeden Sorumlu Rektör Yardımcısı Mehmet Yıldız eşlik etti.

GülerSabancıKTMMziyaret2

Güler Sabancı, üniversite-sanayi iş birliğinin önemine vurgu yaparak, “Burası açıldığı günden beri bana çok heyecan veren bir yer. Kordsa’nın kariyerimde çok önemli bir yeri var. 14 sene Genel Müdürlüğü’nü yaptım. Bugün Kordsa ile Sabancı Üniversitesi çok iyi bir iş birliği yapıyor. Türkiye’de sanayi-üniversite iş birliğinin iyi bir örneğini oluşturuyoruz. Merkezimizde çok iyi çalışmalar yürütüldüğünü gözlemledim. Sizin yerinizde olmayı isterdim. Çok güzel bir misyonunuz var. Herkesin çok değerli katkıları bulunuyor. Çalışmalar ve katkılarından dolayı emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.

GülerSabancıKTMMziyaret3

Sabancı Üniversitesi Rektörü Yusuf Leblebici, Türkiye’de eşi benzeri olmayan bir merkeze sahip olduklarını belirterek, “Türkiye’nin yanı sıra dünyada bile sanayi-üniversite iş birliği açısından böyle bir modele çok rastlayamazsınız. Burası bizler için gurur vesilesi bir yer. Çalışmalarınız çok önem taşıyor. Bugüne kadarki emekleriniz için hepinize çok teşekkür ediyorum. Üniversite olarak her zaman yanınızdayız.” diye konuştu.

GülerSabancıKTMMziyaret4

Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper, merkezden büyük beklentilerinin olduğunu ifade ederek, “Burayı bugüne kadar çok iyi bir noktaya taşıdık. Şimdi artık çok daha hızlı gideceğimiz bir olgunluğa ulaştık. Hem Sabancı Üniversitesi, hem de Kordsa için tek isteğimiz bu iş birliği sayesinde çok daha iyi işlere imza atabilmek. Dünya çapında etki yaratacak şler yapılacağına inanıyorum” dedi.

Yüzyıllık Markalar Araştırması Sonuçlandı

Yüzyıllık Markalar Araştırması Sonuçlandı

Akbank, Deloitte, Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi, EDU ve Yüzyıllık Markalar Derneğinin birlikte yürüttüğü 'Yüzyıllık Marka Olmak' araştırması tamamlandı. Türkiyedeki köklü markaları inceleyen araştırmadan yola çıkılarak oluşturulan Yüzyıllık Marka Olmak isimli yeni kılavuz kitapta 32 farklı markanın son kuşak temsilcileri ve üst düzey yöneticileri ile yapılan derinlemesine görüşmelere yer verildi.


Akbank, Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi EDU, Deloitte ve Yüzyıllık Markalar Derneği’nin birlikte yürüttüğü ‘Yüzyıllık Marka Olmak’ araştırması tamamlandı. “Yüzyıllık marka olmak nasıl mümkün oluyor?” sorusuna yanıt veren araştırma markaların kuruluş ve logo hikayelerinden dijital dönüşüme bakış açılarına kadar yüz yılı aşan yönetim süreçlerindeki mihenk taşlarını ortaya koyuyor.

Marka denince ilk akla gelen kavram “itibar”

Araştırma, marka kavramının, köklü markalar nezdinde nasıl geliştiğini göstermesinin yanı sıra günümüz ile gelecek arasında önemli bir de köprü kuruyor.

Çalışmaya katılan markaların yüzde 80’ini aile şirketleri oluşturuyor ve bu şirketler ağırlıklı olarak 4. ve 5. nesil tarafından temsil ediliyor.

32 markanın son kuşak temsilcileri ve üst düzey yöneticileri ile yapılan derinlemesine görüşmelerde “marka” kavramının en çok itibar ile ilişkilendirildiği, itibar ve güven ilişkisine dikkat çekilerek güven ilişkisinin tüm paydaşlar nezdinde önemli olduğunun vurgulandığı görülüyor.

“Araştırmadaki bir asırlık deneyimlerin yeni girişimciler için ilham vereceğine inanıyoruz”

Aile şirketlerinin ülke ekonomisi için çok önemli değerler olduğunun altını çizen Akbank Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, sürdürülebilir kalkınmaya katkılarını desteklemek için pek çok çalışma yaptıklarını belirterek şu açıklamada bulundu:“Sabancı Üniversitesi EDU ile birlikte 2014 yılından itibaren ‘Akbank Aile Şirketleri Akademisi’ programını başarıyla yürütüyoruz. Diğer taraftan 2016 yılında, aile şirketlerine 'ayakta kalma, sürdürülebilirlik’ gibi konularda kılavuzluk eden ‘Aile Şirketlerinde Sürdürülebilir Başarının Anahtarları’ raporumuzu yayınladık. Bu sene de Sabancı Üniversitesi EDU, Deloitte ve Yüzyıllık Markalar Derneği ile iş birliğimiz kapsamında kurumsal dönüşüm sürecinde çok önemli olduğuna inandığımız marka konulu bir çalışma hazırladık.  Osmanlı döneminde filizlenip, Cumhuriyet’in kuruluşuna tanıklık eden aile şirketlerinin başarı ile yönettikleri marka olma süreçlerine ve tecrübelerine yer verdiğimiz “Yüzyıllık Marka Olmak” adlı bu ikinci araştırma raporumuzda bir asırlık deneyimleriyle markaları ele aldık. Araştırmadan yola çıkarak oluşturulan ve benzersiz kuruluş hikayelerini içeren ‘Yüzyıllık Marka Olmak’ kılavuz kitabının yeni girişimciler için de ilham verici bir çalışma olacağına inanıyoruz.”

“Aile şirketlerinin sağlıklı ve uzun ömürlü organizasyonlar hâline gelmesinin en önemli faktörlerinden biri başarılı markalaşma”

Deloitte Türkiye Kurucu Ortağı ve Denetim Hizmetleri Lideri Ali Çiçekli; Yüzyıllık Markalar Derneği, Akbank ve Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi EDU ile Türkiye’nin değerleri haline gelmiş ve yüz yılı aşkın süredir faaliyet gösteren markaların bu uzun süreli başarılarının ardında yatan nedenleri araştırdıkları çalışmayı sonuçlandırmaktan duydukları gururu vurguladı. “Yaptığımız bu çalışma ile amacımız, köklü firmalarımızın neyi doğru yaparak nesiller boyu süren bir başarıyı elde ettiklerini ortaya koymaktı. Günümüzde devamlı sürdürülebilirlikten bahsediliyor. Kurulan aile şirketlerinin sağlıklı ve uzun ömürlü organizasyonlar hâline gelmesinin en önemli faktörlerinden biri başarılı markalaşma ve bu markayı korumak. Özellikle ülkemiz ekonomisinin yüzde 90’ından fazlasını oluşturan aile şirketlerinin başarılarının arkasındaki nedenleri ortaya koyan “Yüzyıllık Marka Olmak” raporunun uzun ömürlü başarı isteyen şirketler için bir yol gösterici olacağına inanıyorum.”

Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi EDU Direktörü Dr. Cüneyt Evirgen ise araştırmayla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Ülkemizde kökleri Osmanlı İmparatorluğu dönemine uzanan asırlık markaların bugüne kadar gelirken neler yaptıklarına ve nelere dikkat ettiklerine yönelik bu araştırmanın bulguları geçmişten bugüne sürdürülebilirlik için öğretici örnekler içermektedir. Başarılı markalaşmanın ve bunu koruyarak geliştirmenin stratejik önemini göz önüne aldığımızda, bu konuda nasıl başarı elde edilebileceğine dair tespitlerin, öngörülerin ve deneyimlerin aktarıldığı söz konusu araştırmada Yüzyıllık Markalar Derneği, Deloitte ve Akbank ile paydaş olarak yer almaktan memnuniyet duyduk. Kendilerine ve araştırmaya katılan ülkemizin yüzyıllık markalarına katkılarından ötürü teşekkür eder, raporunun markalaşma yolunda ilerleyen kurumlarımıza gelişim yolculuklarında yararlanabilecekleri bir rehber olacağını umarız.”

Yüzyıllık Markalar Derneği olarak Akbank, Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi EDU ve Deloitte iş birliği ile ‘Yüzyıllık Marka Olmak’ konulu araştırmanın paydaşı olmaktan dolayı büyük mutluluk duyduklarını belirten Yüzyıllık Markalar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Engin Tuncer, “Kurumlar ve markaların temel işlevlerinden birisi topluma ve paydaşlarına değer katmak, değer yaratan dinamikleri üretmektir. Kurumları, markaları, değerleri oluşturmak ve geliştirmek emek, zaman, sabır, inanç, her koşulda çalışma kararlılığına dayalı devamlılık ile sağlanabilir. İçinde bulunduğumuz dönemde bilgi başta olmak üzere, içinde itibarı barındıran deneyimin öneminin arttığını görüyoruz. Bu rapor ülkemizdeki köklü yüzyıllık markaların yaşattığı ve geliştirdiği değerleri gelecek nesillere aktarmak ve ilham olmak için çalışan Yüzyıllık Markalar Derneği’nin üyelerinin, başta marka hikayeleri olmak üzere kararları, öncelikleri, değerleri, marka özü gibi birçok konuda kıymetli ipuçlarını ihtiva etmektedir. Geçmiş, bugün ve gelecek bağını kurmaya katkı sağlayan çalışmalarımızı farklı araştırmalar ve projeler ile geliştirmeye, içerik üretmeye devam edeceğiz” dedi.

Araştırmaya burayı tıklayarak ulaşabilirsiniz. 

İPM, Stiftung Mercator ve Ankara Enstitüsü Türkiye ortaklığıyla yeni webinar serisi: Eşikteki Türkiye

İPM, Stiftung Mercator ve Ankara Enstitüsü Türkiye ortaklığıyla yeni webinar serisi: Eşikteki Türkiye

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM), Stiftung Mercator ve Ankara Enstitüsü Türkiye ortaklığıyla “Eşikteki Türkiye” başlıklı yeni bir webinar serisi başlıyor. Webinar serisinin birincisi 12 Ekim Salı günü saat 15:00’te gerçekleşecek.

eşiktekitürkiye1

Moderatörlüğünü İPM Araştırma ve Akademik İlişkiler Koordinatörü Senem Aydın Düzgit’in yapacağı ilk bölümün konuşmacıları, Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İPM Direktörü Fuat Keyman, Araştırmacı Galip Dalay ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Hatem Ete olacak.

İnsanlık küreselleşme, yeni teknolojiler, iklim değişikliği gibi herkesi yatay kesen dinamiklerin yanı sıra her bir ülkeyi farklı şekillerde etkileyen göç, terör, radikalleşme, eşitsizlik, yoksulluk gibi gelişmeler üzerinden yeni bir tecrübe yaşıyor. Bu tecrübe, birbirinden farklı düzeylerde de olsa, her ülke ve toplumun bilgi, olgu ve değer ile ilişkilerini yapısal olarak dönüştürüyor.

“Eşikteki Türkiye” webinar serisinde Türkiye'nin de yakından hissettiği bu dönüşüm sürecinin toplumsal, siyasal ve ekonomik dinamiklerinin anlaşılması, bu dinamiklerin ulusal, bölgesel ve küresel gelişmelerle etkileşiminin değerlendirilmesi amaçlanıyor.

Kayıt linki: https://event.webinarjam.com/register/186/oyxpkhv0

Sabancı Üniversitesi, UniSAFE Araştırmasına Katılan 46 Üniversite Arasında

Sabancı Üniversitesi, UniSAFE Araştırmasına Katılan 46 Üniversite Arasında

Üniversitemiz, Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi (SU Gender) liderliğinde, 15 Avrupa ülkesinden 46 üniversitenin dahil olduğu UniSAFE araştırmasında yer alacak.  

Toplumsal cinsiyete dayalı şiddet alanında en uzun süreli ve geniş kapsamlı araştırma olan UniSAFE’in saha çalışmaları SU Gender’dan Hülya Adak ve Ayşe Gül Altınay tarafından yürütülecek. Çalışmalar Ocak 2022’de başlayıp Nisan 2022’e kadar devam edecek. Araştırmaya 46 üniversitenin çalışanları, lisans ve yüksek lisans öğrencileri katılacak.  

UniSAFE Bilimsel Koordinatörü Sofia Strid tarafından yapılan açıklamada “Akademide toplumsal cinsiyete dayalı şiddet konusunda giderek artan bir ilgi olmasına rağmen, Avrupa’daki araştırma dünyasında bilgi ve politika üretimindeki geri kalmışlık devam ediyor. Geniş ölçekte derinlemesine veri üretmek yalnızca farkındalığı artırmaya hizmet etmeyecek, aynı zamanda üniversiteler ve araştırma kuruluşlarının toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti ortadan kaldırmaya yönelik araçlar geliştirmeleri için sağlam bir temel sağlayacaktır” denildi.

UniSAFE araştırmasının ilk adımını Avrupa üniversitelerinde toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin yaygınlığı konusunda ölçümlenebilir kanıtlar toplamak ve sebep-sonuç ilişkisini anlamak oluşturacak. Sonraki adımda, sağlam ve karşılaştırılabilir veriler; toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti önleme, öğrencilerini ve personelini koruma, failleri kovuşturma ve mağdurlarına hizmet sağlama konusunda köklü bir değişiklik yaratmak isteyen tüm üniversiteler ve kuruluşlar için önerilere ve kılavuzlara dönüştürülecek.

Sonuçların Temmuz 2022’de açıklanacağı araştırma katılan tüm kurumlar şu şekilde:

  1. University of Namur (BE)
  2. University of Ghent (BE)
  3. University of Liège (BE)
  4. Institute of Czech Literature Czech Academy of Sciences (CZ)
  5. University of Ostrava (CZ)
  6. West Bohemian University (CZ)
  7. Tampere University (FI)
  8. University of Lapland (FI)
  9. University of Helsinki (FI)
  10. International Space University (FR)
  11. CNRS (FR)
  12. University of Paris-Est (FR)
  13. University of Cologne (DE)
  14. Technical University of Dresden (DE)
  15. Forschungszentrum Jülich (Helmholtz Association) (DE)
  16. University of Lübeck (DE)
  17. FH Aachen (DE)
  18. University of Akureyri (IS)
  19. University of Reykjavik (IS)
  20. University of Iceland (IS)
  21. TU Dublin (IE)
  22. Maynooth University (IE)
  23. University of Cagliari (IT)
  24. CNR (IT)
  25. University of Turin (IT)
  26. Vilnius Art Academy (LT)
  27. Vilnius University (LT)
  28. Kaunas University of Technology (LT)
  29. Wrocław University of Environmental and Life Sciences (PL)
  30. Nicolaus Copernicus University in Toruń (PL)
  31. Institute of Nuclear Physics (PL)
  32. Union University (RS)
  33. University of Belgrade (RS)
  34. University of the Basque Country (ES)
  35. University of Granada (ES)
  36. University Jaume I (ES)
  37. University of Deusto (ES)
  38. University of Gävle (SE)
  39. Halmstad University (SE)
  40. University West (SE)
  41. Ozyegin University (TR)
  42. Sabanci University (TR)
  43. Middle East Technical University (Ankara) (TR)
  44. Babraham Institute (UK)
  45. University of Warwick (UK)
  46. Brunel University (UK)

 

 

Altunizade Dijital Kampüs'ümüzün açılışını gerçekleştirdik

Altunizade Dijital Kampüs'ümüzün açılışını gerçekleştirdik

Sabancı Üniversitesi, eğitim teknolojileri açısından dünyada az sayıda örneği bulunan bir alt yapı yatırımıyla İstanbul Altunizade’deki Dijital Kampüs’ünün açılışını gerçekleştirdi. Yeni kampüsünde, iş dünyasının ihtiyaçlarını yakından takip ederek oluşturduğu yüksek lisans programlarında, tüm Türkiye’den iş insanları ve profesyonelleri ağırlayacak olan Sabancı Üniversitesi, öğrencilerine, eğitim alanında Türkiye’de ilk olarak kullanılan Hyflex teknolojisi sayesinde, birebir ya da sınıftaymış hissi yaratan bir dijital ortamla bulundukları yerden eğitim verebilecek. Dijital Kampüs, öğrencilerin iş dünyası temsilcileri ile buluşabileceği, projeler üretebileceği ve geliştirebileceği bir altyapıya ev sahipliği yapacak.

altunizade_dijital_kampüs_açılış

Sabancı Üniversitesi’nin dijital alanda yürüttüğü tüm çalışmaların odak noktası olacak şekilde kurgulanan Dijital Kampüs’ün açılışına, Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ve Sabancı Üniversitesi Rektörü Yusuf Leblebici katıldı. Açılışta, onur konuşmacıları olarak Amazon’un Teknolojiden Sorumlu Başkan Yardımcısı (CTO) Werner Vogels ile İsviçre Lozan Federal Teknoloji Enstitüsü (EPFL) Eğitimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Pierre Dillenbourg online olarak yer aldı.

GÜLER SABANCI: “Amerika’nın IVY Ligi’ne baktığınızda DA, bu tip dijital kampüs örnekleri çok az görünüyor. bu kampüsümüzle böyle bir lige de girmiş oluyoruz.”

Açılışta konuşan Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, “Böylesine yenilikçi ve donanımlı bir kampüsü hayata geçirmekten dolayı Üniversite adına gurur duyduğumu belirterek başlamak istiyorum. Bu projeye pandemiden önce başlamıştık. Proje daha başındaydı ve pandemiyle beraber tamamen yenilendi. Çok daha hızlı hayatımıza giren ve artık vazgeçilmez olan ‘hyflex’ (yüksek esneklik) çalışma metodunu yansıtan ve metodunun gerektirdiği tüm dijital altyapıyı gerçekleştirdiğimiz Altunizade Dijital Kampüs’ü hayata geçirdik” dedi.

güler_sabancı_dijital_kampüs

Sabancı DX’in de Altunizade’de aynı kampüs içinde yer aldığını vurgulayan Sabancı, şöyle konuştu: “4 sene önce açılan Sabancı DX, Sabancı Holding’in dijital dönüşümünün liderliğini yapan bir şirket. Sabancı DX ile Sabancı Üniversitesi Dijital Kampüs’ün aynı yerde birbirine komşu olması, bir tesadüf değil; bilinçli bir karar. Eminim ki burada Sabancı Üniversitesi bu kampüs ile Sabancı DX dahil tüm iş dünyasına daha yakın olacak. 

Ancak birlikte çalışır, birlikte yaratır, birlikte geliştirirsek bu dünyada birçok soruna birlikte cevap bulabiliriz diye düşünüyorum. Ben başarı üçgenine çok inanıyorum. Bu da bunun en iyi örneklerinden birini gerçekleştirecek diye düşünüyorum. Ülke için, ülkenin yüksek öğrenimi, eğitimi için, bugüne dek hep iyi örnekler hayata geçirdik. Bu da ülkemiz için yeni ve ilktir. Bu kampüsün dünyada da örneği az, iş birliğimiz olan Columbia Üniversitesi gibi. Amerika’nın IVY Ligi’ne baktığınızda, bu tip bir dijital kampüs örnekleri de çok az görünüyor. Dolayısıyla bu kampüsümüzle böyle bir lige de girmiş oluyoruz.

Leblebici: “Üniversite-sanayi iş birliğinde buluşma noktası olacak”

Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Leblebici ise konuşmasında, dijital teknolojilerin eğitim ve bilimsel araştırma dünyasına yönelik uygulamalarının hayata geçirileceği, Türkiye’de ilk ve tek olan Dijital Kampüs binasını hizmete açmanın gurur verici olduğunu söyleyerek, “Sabancı Üniversitesi olarak her zaman yeniliklere öncülük yapıyor olmamızın getirdiği özgüvenle, bu ortamın eğitim ve iş dünyasına çok değerli katkılar sağlayacağından eminiz” dedi.

yusuf_leblebici_altunizade

“Kuruluşumuzdan bu yana bize yol göstermekte olan ‘birlikte yaratmak ve geliştirmek’ ilkesinin ışığında, en yeni dijital eğitim teknolojilerinin geliştirileceği ve uygulanacağı yer olan bu kampüsün, geleceğin üniversite ortamının şekillendirilmesinde öncü bir rol oynayacağına inanıyoruz” şeklinde konuşan Leblebici, şöyle devam etti: “Bugün Tuzla ana kampüsümüzde bulunan 70’in üzerinde sınıf ve amfi, dijital teknolojilerin sağladığı tüm avantajları öğrencilerimize sunacak şekilde donatılmış bulunuyor. İçinde bulunduğumuz Altunizade Dijital Kampüs binası ise bu deneyimi bir adım daha ileriye taşımayı hedefleyen, hyflex gibi yeni geliştirilmekte olan teknolojilerin eğitim alanındaki kullanımını bir üst düzeye çıkaran, gerçek anlamda bir laboratuvar ortamıdır. Sabancı Üniversitesi olarak, en güçlü ve iddialı olduğumuz alanlardan olan dijital teknolojiler ve bilgisayar bilimlerini, eğitim alanındaki köklü deneyimimizle birleştirerek, bu alanda öncülük yapacağımıza inanıyoruz. Dijital Kampüs, bize aynı zamanda sanayi partnerlerimizle de birlikte çalışmak ve yeni uygulamalar geliştirmek için ideal bir ortam sağlayacak, üniversite-sanayi iş birliğini daha da güçlendirecek bir buluşma noktası olacaktır.”

werner_vogels

WERNER VOGELS: “DİJİTAL ÖĞRENME ÇAĞI BAŞLADI”

“Öğrencilerin öğrenmesini ve deneyimlerini geliştirmek için teknolojideki gelişmeler” başlıklı konuşmasında, dijital öğrenme çağının başladığını söyleyen Amazon CTO’su Werner Vogels, “Dijital teknolojilerdeki gelişmeler öğrencilere geçmişte hiç olmadığı kadar çeşitli öğrenme fırsatları sunuyor. Sabancı Üniversitesi’nin Dijital Kampüsü de önümüzdeki yıllarda kurumlarımızı ve yaşamlarımızı şekillendirecek değişimin, önemli itici güçleri olarak gördüğüm çeşitli trendlerin aslında bir birikimi olacak” dedi. Konuşmasında, eğitimde yapay zeka kullanımına da değinen Vogels, “Yapay zekayı ödev ya da sınav okuma konusunda, takviye edici bir araç olarak düşündüğünüzde, hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin daha verimli çalışarak yorgunluktan kurtulduğunu göreceksiniz” diye konuştu. Vogels, şöyle devam etti: “Ödevlerle ve derslerle ilgili olarak toplanan verileri kullanarak, öğrencilerin ne noktada akışı takip edebildiğini, nerelerde geride kaldığını analiz etmenin mümkün olabileceğini düşünün. Örneğin yapay zekayı ve makine öğrenmesini kullanarak öğrencilerin ilerlemelerini izlemeyi sağlayan ve sorunlu durumlara karşı öğretmenleri ve idarecileri otomatik olarak uyaran ve erken müdahaleye destek olan bir sisteme ne dersiniz? İnanıyorum ki teknolojide yeni bir çağa girerken, Sabancı Üniversitesi Dijital Kampüs’te yapılacak olan inovasyonlar eğitimi, sanayiyi ve toplumu geliştirmede,önemli rol üstlenecek..”

Pierre_Dillenbourg

“Artırılmış gerçekliğin pedagojik değeri gerçeklikten kaçmaktır”

EPFL Eğitimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Pierre Dillenbourg da konuşmasında Artırılmış gerçekliğin pedagojik değeri gerçeklikten kaçmaktır” diyerek, şunları söyledi: “Artırılmış gerçekliğin eğitimlerde kullanımı ise artık simülasyon yardımı ile oluyor. Dijital bilgi kullanılarak, fiziksel objeler üzerine bir simülasyon kurgulanıyor. Sonra masa başında bu simülasyonun dışarıdan gelebilecek yük ve sorunlara karşı dayanıklılığı test ediliyor. Artırılmış gerçeklik özellikle mimar ya da mühendislik eğitimlerinde daha çok kullanılır hale geldi.”

cüneyt_evirgen

ONLİNE VE HİBRİT EĞİTİM ALTYAPISI ALTUNİZADE DİJİTAL KAMPÜS’TE BİRLEŞTİ

Sabancı Üniversitesi Altunizade Dijital Kampüs, 2020-2021 Güz Dönemi’nde faaliyetlerine başladı. Online ve hibrit alt yapısıyla hizmet verecek olan kampüste, yüksek teknik donanıma sahip 9 hibrit sınıf, 2 profesyonel kayıt stüdyosu, 2 grup çalışma odası, bilimsel showroom, konferans salonu ile dinlenme ve yemek salonları yer alıyor.

Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi – EDU’nun kurumsal ve açık eğitimleri ile Profesyonellere Yönelik Tezsiz Yüksek Lisans Programları’nın eğitimleri Altunizade Kampüsü’nde gerçekleştiriliyor.

Öğretim Üyelerimizin projesine TÜBİTAK 1001 desteği

Öğretim Üyelerimizin projesine TÜBİTAK 1001 desteği

Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi (SSBF) Öğretim Üyeleri Zeynep Gülru Göker ve Cenk Özbay’ın birlikte yürütücüsü olduğu proje, TÜBİTAK 1001 programı kapsamında destek almaya hak kazandı.

GülruGöker_CenkÖzbay

Zeynep Gülru Göker ve Cenk Özbay’ın projesi, “Türkiye’de Akıllı Kent Uygulamaları ve Gençlik: Kurumlar, Söylemler ve Deneyimler” başlığını taşıyor.

Projede Türkiye’de birçok büyükşehirde karşımıza çıkan “Akıllı Kent” söylemi ve bununla bağlantılı politika ile uygulamaları bölgesel-küresel bir bağlama oturtmak ve karşılaştırmalı bir açıdan incelemek, bu örneklerin katılımcı ve kapsayıcı şehir yönetimi ilkeleri ile ilişkisini ortaya koymak ve bu kentlerde yaşayan gençlerin “Akıllı Kent” ilkesi etrafındaki dönüşümleri nasıl tecrübe ettiklerini anlamak hedefleniyor.

Projede ayrıca, neoliberal kentleşme deneyiminin yarattığı toplumsal ve mekânsal eşitsizlikleri azaltmakta ve kentsel adalet, toplumsal içerilme ve kapsanma ile katılımcılığın arttırılmasında “Akıllı Kent” ekseninde geliştirilen/geliştirilecek politika ve uygulamalarının katkısı incelenecek.

Araştırma kapsamında Adana, Antalya, Bursa, Eskişehir, Kayseri ve Konya’da mülakatlar ve anket çalışması yapılacak. Ayrıca Ankara, İstanbul ve İzmir’de de ek mülakatlar gerçekleşecek. Projenin son 2 ayında Sabancı Üniversitesi’nde paydaşları bir araya getiren bir çalıştay düzenlenecek ve araştırma bulguları sunulup tartışmaya açılacak. 18 ay sürecek araştırmada 3 yüksek lisans öğrencisi araştırma asistanı / bursiyer olarak yer alacak.

Projenin önemine değinen Zeynep Gülru Göker, “Araştırmanın, Türkiye’deki birbirinden farklılık arz eden “Akıllı Kent” söylemi ve uygulamalarını kapsamlı ve karşılaştırmalı bir biçimde inceleyecek olması, “Akıllı Kent” mefhumunun 2020’ler Türkiye’sindeki kentlerde ne gibi biçimlerde ve hangi kentsel politika amaçlarıyla kullanılmakta olduğunun analizini yapacak olması açısından özgün değere sahip olduğunu düşünüyoruz. Bu bağlamda, kentin paydaşları arasında teknolojik dönüşümün hem yaratıcısı hem de kullanıcıları olarak özel bir yere sahip olan gençlerin akıllı kent tecrübesinin ve akıllı kent olma yolunda dönüşüme dahil olma biçimlerinin araştırılması önem kazanıyor” dedi.

Sabancı Üniversitesi Altunizade Dijital Kampüs açılıyor

Sabancı Üniversitesi Altunizade Dijital Kampüs açılıyor

Sabancı Üniversitesi, dünyada çok az sayıda üniversitede bulunan ve Türkiye’de ilk olan, en üst düzey teknolojik alt yapı yatırımıyla hayata geçirdiği Altunizade Dijital Kampüsü’nün açılışını gerçekleştiriyor.

altunizade_dijital_kampüs_açılıyor

Sabancı Üniversitesi’nin yürüttüğü dijital teknoloji çalışmalarının odağı olacak Dijital Kampüs’te, iş dünyasının ihtiyaçları yakından takip edilerek oluşturulan programlarla, tüm Türkiye’den iş insanları ve profesyoneller eğitim alacak. Tüm öğrenciler için bir dijital eğitim merkezi görevi görecek olan Dijital Kampüs, aynı zamanda ulusal ve uluslararası birçok etkinliğe de ev sahipliği yapacak.

Teknoloji, iş dünyası ve akademiyi birleştiren bir odak noktası olması hedefiyle yatırımına pandemi öncesinde başlanan ve öğrencilerine dünyanın her yerinden, tam anlamıyla sınıfın içindeymiş gibi eğitim alabilme imkânı tanıyan Dijital Kampüs’ün açılışı, hibrit bir etkinlik ile yapılacak.

Dijital Kampüs’ün açılışı Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı; Sabancı Üniversitesi Rektörü Yusuf Leblebici ve İsviçre Lozan Federal Teknoloji Enstitüsü (École Polytechnique Fédérale de Lausanne - EPFL) Eğitimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Pierre Dillenbourg’ün canlı online bağlantı; Amazon Teknolojiden Sorumlu Başkan Yardımcısı (Chief Technology Officer – CTO) Werner Vogels’in ise online video mesajı katılımıyla gerçekleşecek. Açılış töreni, Sabancı Üniversitesi'nin YouTube kanalından canlı yayınlanacak.

altunizade_dijital_kampüs_program

Mezunumuz Rabia Yazıcıgil, GRAND Decoder Projesi’ni GazeteSU’ya anlattı

Mezunumuz Rabia Yazıcıgil, GRAND Decoder Projesi’ni GazeteSU’ya anlattı

Sabancı Üniversitesi Elektronik Mühendisliği Programı 2009 mezunumuz ve Boston Üniversitesi Öğretim Üyesi Rabia Tuğçe Yazıcıgil, GRAND (Guessing Random Additive Noise Decoding) adlı projenin detaylarını GazeteSU ile paylaştı. Rabia Yazıcıgil ile gerçekleştirdiğimiz röportajı aşağıda okuyabilirsiniz.

RabiaYazıcıgil

Proje hakkında detay verebilir misiniz?

Bir cihazdan ötekine aktarılan bütün veriler, çevredeki gürültünün bilgiyi bozma etkisine karşı korunabilmek için verinin sonuna eklenen bir kod kullanır. Alınan mesaj, kullanılan kodun yapısına spesifik olarak geliştirilen karmaşık bir decoder algoritmasından geçer. Boston Üniversitesi’ndeki araştırmacıların MIT ve İrlanda’daki Maynooth Üniversitesi ile birlikte geliştirdiği yeni çip, kod spesifik decoder ihtiyacını ortadan kaldırıyor, ve her tür datayı decode edebilecek evrensel bir çözüm sunuyor. Bu çip yakın zamanda geliştirilen Guessing Random Additive Noise Decoding (GRAND) adlı algoritmanın ilk kez hayata geçirilmiş hali. 

GRAND decoder, oluşabilecek gürültüleri ihtimallerine göre sıralar ve sırayla bunları kullanarak verinin doğru bir şekilde düzeltilebildiğini test eder. Decoder kanaldaki gürültüyü modeller ve azalan olasılık sırasında denemeler yapar. Örneğin, en olası ihtimal verinin hiç bozulmaması olacağı için ilk önce veride bozunum olmadığını kabul ederek bunu kontrol eder. Eğer kontrol başarısız olursa, sonraki en yüksek olasılık veride bir bitlik bozunum olduğudur. Bu sırada devre bir bit hata olan diziler oluşturur ve bunları tek tek kontrol eder. Eğer hala bulunamadıysa aynı şekilde iki bit hatalı olasılıkları dener, ve böyle devam eder. Bu metod sadece gürültünün kendisine odaklandığı için, hangi kod yapısının kullanıldığından bağımsızdır ve dolayısıyla evrenseldir.

Projede neyi hedefliyorsunuz ve geliştirdiğiniz çipin ne tür avantajları olacak?

Projedeki hedef bir kanaldan gönderilen her türlü veriyi yüksek performans ile decode edebilecek tek bir evrensel sistem donanımı tasarlamak. Bu çip, herhangi bir kod yapısında hata düzeltme kapasitesini dinamik olarak arttırmayı sağlayacak. Kod yapısına uygulamaya göre sonradan karar verebilme özelliği ile GRAND decoder sisteme esneklik kazandırmıştır. Tek bir çip koda özgün çiplerin yerini alacak ve böylece daha küçük alanda, yüksek enerji verimliliği sağlayacaktır.

GrandChip

ESSCIRC 2021

Projedeki sizin göreviniz nedir? Sizin dışınızda bu çalışmada kimler görev alacak?

GRAND algoritması teorik olarak MIT’den Muriel Medard ve Maynooth Üniversitesi’nden Ken Duffy tarafından sunulmus ve gelistirilmistir. Asistan Profesör Rabia Tuğçe Yazıcıgil’in Boston Üniversitesi’ndeki araştırma grubunda bulunan Arslan Riaz ve Vaibhav Bansal, Profesör Yazıcıgil öncülüğünde GRAND algoritmasını kullanan bir çipi başarılı bir şekilde tasarlamıştır. Bu tasarım 40 nm CMOS teknolojisi kullanılarak üretilmiş ve yüksek performans ve enerji verimliliğini gösteren ölçümleri yapılmıştır.  

Projeniz şu an hangi aşamada? Ne zaman hayata geçmesi bekleniyor?

Çipin ilk jenerasyon tasarımı hali hazırda test edilmiş ve sonuçları IEEE European Solid-State Circuit Conference’da sunulmuştur. Takım şimdi alıcıdan gürültü hakkında bilgi alan ve daha verimli bir algoritmayla daha doğru sonuçlar üretmeyi hedefleyen yeni jenerasyon çip üzerinde çalışıyor. Bu çip 5G, nesnelerin interneti ve veri saklama sistemleri gibi pek çok haberleşme uygulamalarında kullanılabilecek.

Bu çalışmanın önemine dair düşüncelerinizi ve değerlendirmelerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Geleneksel decoderlara karşı GRAND decoder kod yapısından bağımsız, iletişim sistemlerinde devrim yaratacak tamamen farklı bir yaklaşım kullanıyor. Veri aktarımı tek bir çip ile pek çok farklı uygulamayı destekleyen herhangi bir kod yapısı kullanarak hızlı ve düşük enerjili bir şekilde yapılabiliyor. Üstelik yeni keşfedilecek kod yapılarını da destekleyecek şekilde, geleceğe uyumlu bir tasarım! Tasarlanan çip, tüm uygulamalarda yaygın olarak kullanılan ancak ihtiyaç duyduğu donanımlardan dolayı kullanımı limitlenen bazı kod yapılarının hata düzeltme yeteneğini de geliştirecek.

İPM’den “Salgın ve Toplum” webinar serisi: "Geçmiş Dönemin Muhasebesi: Salgın, Toplum ve Siyaset"

İPM’den “Salgın ve Toplum” webinar serisi: "Geçmiş Dönemin Muhasebesi: Salgın, Toplum ve Siyaset"

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM)’nin, koronavirüs salgını sebebiyle bu süreçte karşılaşılan sorunlara birlikte çözüm bulmak, olası ortak zeminleri analiz etmek ve akademik araştırmalarla desteklenen fikir alışverişi için başlattığı “Salgın ve Toplum” webinar serisi devam ediyor.

salgın_ve_toplum_5Ekim

5 Ekim Salı saat 15.00'te yapılacak webinar toplantısının bu bölümünün başlığı, Geçmiş Dönemin Muhasebesi: Salgın, Toplum ve Siyaset”.

Moderatörlüğünü İPM Araştırma ve Akademik İlişkiler Koordinatörü Senem Aydın Düzgit’in yapacağı bu bölümün konuşmacıları, Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İPM Direktörü Fuat Keyman, İPM Toplumsal Psikoloji Çalışmaları Koordinatörü Nebi Sümer, İPM İklim Değişikliği Çalışmaları Koordinatörü Ümit Şahin ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi Selim Badur olacak.

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM), 2001 yılından bu yana küreselleşmenin çoklu krizlerinin tartışılması amacıyla iklim değişikliğinden kutuplaşmaya, göçten çatışma çözümüne, demokratikleşmeden transatlantik ilişkilere kadar birçok alandaki soru ve sorunları ele almak amacıyla nitelikli ve kanıta dayalı araştırmalar gerçekleştiriyor. Bu çalışmalar ışığında akademisyenler, uzmanlar, STK’lar ve öğrencilere yönelik bir tartışma platformu sağlamak, topluma ve karar alıcılara sağlam politika önerileri sunmak için bağımsız çalışmalar yürütüyor.

Kayıt linki: https://event.webinarjam.com/register/183/3v8m9a7v

Abone ol