Ana içeriğe atla

Erdem İnanç 360TV'de Birol Güven'in sorularını yanıtladı

Collaboration Space Yöneticisi Erdem İnanç, "Birol Güven ile Gelecek Geliyor" programında maker hareketi ve Collaboration Space ile ilgili Birol Güven’in sorularını yanıtladı.

22 Aralık 2018 tarihinde 360 TV'de yayınlanan programın yayın kaydını bu linkten izleyebilirsiniz.

İyi örnekler toplumsal tansiyonu düşürür

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM)-Sabancı Üniversitesi-Stiftung Mercator Girişimi, “Türkiye’deki Suriyeliler” panelinde konuşan İPM Direktörü Prof.Dr. Fuat Keyman: 

İyi örnekler toplumsal tansiyonu düşürür 

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM)-Sabancı Üniversitesi-Stiftung Mercator Girişimi, “Türkiye’deki Suriyeliler” paneli ve “Çoğulculuğun Teşvikinde Sivil Toplumun Rolü” raporunun tanıtımı Minerva Han’da gerçekleşti. Türkiye'deki Suriyeli göçmenlerin mevcut durumu ve gelişlerinin başlangıcından bu yana uygulanan politikalar ele alındı. 

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM)-Sabancı Üniversitesi-Stiftung Mercator Girişimi, “Türkiye’deki Suriyeliler” paneli ve “Çoğulculuğun Teşvikinde Sivil Toplumun Rolü” raporunun tanıtımı Minerva Han’da yapıldı.  Panelin ilk bölümünde, Türkiye'deki Suriyeli göçmenlerin mevcut durumu ve gelişlerinin başlangıcından bu yana uygulanan politikalar ele alındı. Moderatörlüğünü Mercator-İPM Araştırma Bursu Programı Koordinatörü Pelin Oğuz’un yaptığı oturumda ise İPM Araştırmacıları Souad Osseiran ve Kristen Biehl ile INGEV Başkanı Vural Çakır konuşmacı olarak yer aldı. Panelde, Türkiye'deki Suriyelilerin sağlık, iş gücü, sivil toplum ve toplumsal kaynaşma başlıklar ve Türkiye'deki ev sahibi toplulukların Suriyelilerle karşılaştıkları farklı deneyimler üzerine konuşuldu. 

Uyum için verilen eğitim kurslarında verimlilik için koordinasyon şart

Ayrımcılığın önlenmesinde üniversite ve liselerdeki uyum gruplarının çok önemli olduğunu ifade eden INGEV Başkanı Vural Çakır, “Uyumla ilgili verilen hizmetlerin birbiriyle bağlantılı olmaması ve koordinasyonsuzluk verimsizlik ve israf yaratıyor. Eğitim kurslarında uzun dönemli bir bakış açısı ve iş fırsatının olduğu alanda eğitimin verilmesi çabalara anlam katacaktır” dedi.

IPM Direktörü Prof. Dr. Fuat Keyman ise mülteci konusuna ilişkin olarak, şu değerlendirmeyi yaptı:

"İyi örnekleri ön plana çıkartırsak toplumdaki tansiyonu da düşürmüş oluruz. O yüzden Türkiye bir taraftan iyi iş yapıyor, öbür taraftan da Suriyeli mülteci sorunu çok rahatlıkla manipüle edilebilecek, toplumda rahatsızlık yaratabilecek bir sorun olabilir. Dengenin iyi tutulması lazım. Suriyeli mültecilerin buraya kendi rızalarıyla değil, zorunlu olarak yani yaşamlarını idame ettirmek için geldikleri ve bu anlamda da geldikten sonra Türkiye'nin nüfusuyla farklı kimlikleriyle bütünleştikleri zaman esaslı bir artı değer, bir zenginlik yaratacağı anlatılmalıdır." 

Raporda, Göç İdaresi Genel Müdürlüğünden alınan verilere göre, Türkiye'de 210 bin 177'si kamplarda olmak üzere 3 milyon 541 bin 572 Suriyeli'nin yaşadığı kaydedildi. Fuat Keyman bu istatistiki veriye ilişkin olarak, “Yapılan araştırmalar mültecilerden yaklaşık yüzde 55-60'ının burada kalacağını gösteriyor. Bu yüzden artık misafirperverlik değil, buranın iyi yönetilmesi lazım. Çünkü yeni bir kitle Türkiye nüfusuna eklemlenmiş oluyor ve 81 milyon nüfusumuz esasında şu an en az 83,5 milyon. Bu süreç iyi yönetilmezse sorunların olacağı bir döneme giriyoruz. Eğitim, iş gücü, ekonomi, kadın-erkek eşitliği, gençlik, sosyal bütünleşme alanlarında Türkiye'de birlikte yaşama dair bir çalışmanın yapılması gerekiyor" dedi. 

2016/17 Mercator-İPM araştırmacısı Kristen Biehl ise Suriyelilerin gelişinden önce Türkiye'de göç alanında çalışan STK sayısının çok az olduğunu aktararak, "Bu sayede STK'larda çoğalma ve çeşitlenme oldu. Suriyeli mülteciler, Türkiye'de sivil toplumun gelişmesine olumlu anlamda gelişmesine ve çeşitlenmesine katkı sağladı. Hem kurumlar kendilerini geliştirdi hem de aktörler çeşitlendi" diye konuştu. 

Göç ve mülteci sorunu dönemsel düşünülmeyecek kadar ciddi ve kalıcı bir sorundur 

Toplantının ikinci bölümünde ise “Sivil Toplumun Çoğulculuğun Teşvik Edilmesindeki Rolü” raporu tanıtıldı. Oturum Başkanlığını İPM Kıdemli Uzmanı ve Akademik İşler Koordinatörü Senem Aydın Düzgit’in yaptığı oturuma konuşmacı olarak; Trent Üniversitesi Siyasi Bilimler ve Uluslararası Kalkınma Çalışmaları Departmanları Öğretim Üyesi Feyzi Baban, 2015/16 Mercator-İPM Araştırmacısı Hande Paker ve Uluslararası Göç Araştırma Merkezi Direktör Yardımcısı Kim Rygiel katıldı. Raporun tanıtımında, yerel ve sivil toplum inisiyatiflerinin topluluklara yeni gelenlere açılmasında oynadığı rol üzerine odaklanarak, farklılıklarla birlikte nasıl yaşayacağına dair güncel meseleler ele alındı. Saha araştırmaları ışığında tartışmacılar, aşağıdan yukarıya yaklaşımların vaatlerini üç iyi örnek üzerinden açıkladı: “İtalyan Riace Köyü, Gaziantep'te bir Türk kültür merkezi ve Berlin doğumlu mutfak projesi.” 

Raporda, sivil ve yerel inisiyatiflerin yerel halkla yeni gelenler, vatandaş olan ve olmayanlar ve en genelde içerde olanlarla dışardan gelenler arasındaki engellerin azaltılmasında ve sınırların yumuşatılmasında önemli bir rol oynadığı karşılaştırmalı örneklere dayanarak ortaya konduğu ifade edildi. Göç ve özellikle mülteci sorununun dönemsel düşünülmeyecek kadar ciddi ve kalıcı bir sorun olduğu, yapılan çalışmaların gösterdiği gibi küreselleşen dünyada göç ve mülteci hareketleri süreceği ve var olan politikalara en önemli meydan okumalardan biri olmaya devam edeceği ifade edildi. Çözüm olarak da; hükümetler ve yerel yönetimlerin bu soruna dönemsel bakmak yerine bütüncül yaklaşarak sorunun çözümüyle ilgili katkı sağlayan sivil ve yerel inisiyatiflere desteklerini kalıcı hale getirmesi gerektiği vurgulandı.

Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi Hakkında

İstanbul Politikalar Merkez (İPM) demokratikleşmeden iklim değişikliğine, transatlantik ilişkilerden çatışma analizi ve çözümüne kadar, önemli siyasal ve sosyal konularda uzmanlığa sahip, çalışmalarını küresel düzeyde sürdüren bir politika araştırma kuruluşudur. İPM araştırma çalışmalarını üç ana başlık altında yürütmektedir:

  • İPM-Sabancı Üniversitesi-Stiftung Mercator Girişimi
  • Demokratikleşme ve Kurumsal Reform
  • Çatışma Çözümü ve Arabuluculuk

2001 yılından bu yana İPM, karar alıcılara, kanaat önderlerine ve paydaşlara uzmanlık alanına giren konularda tarafsız analiz ve yenilikçi politika önerilerinde bulunmaktadır.

http://ipc.sabanciuniv.edu

http://ipc.sabanciuniv.edu/about/history/

http://twitter.com/ipc_ipm

http://www.facebook.com/IstanbulPolicyCenter 

CDP Türkiye Yöneticisi Mirhan Köroğlu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Paneli’nde konuştu

Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu CDP Türkiye Yöneticisi Mirhan Köroğlu Göğüş, 19 Aralık 2018 tarihinde Ankara’da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen Piyasalara Hazırlık Ortaklığı (PMR) Projesi’nin 1. Fazı’nın kapanışı, 2. Fazı’nın da açılışının yapıldığı toplantı kapsamındaki İklim Değişikliği ile Mücadele ve Karbon Fiyatlandırma panelinde konuşmacı oldu. 


Mirhan Köroğlu Göğüş dahili karbon fiyatlandırması hakkında konuştu. Mirhan Köroğlu Göğüş, Türkiye’de henüz yeni yeni uygulanmaya başlayan fakat özellikle Paris Anlaşması’ndan sonra tüm dünyada özel sektörün İklim değişikliğinin etkilerini ölçebilmek adına uygulamaya başladığı dahili karbon fiyatlandırması CDP’nin gündemindeki en önemli maddelerden biri olduğunu söyledi.

Mirhan Köroğlu Göğüş CDP’nin şirketlere yönelik yürüttüğü, dahili karbon fiyatlandırması araştırmasının sonuçlarını aktardı. 2014 yılından bu yana dahili karbon fiyatlandırmasında artış olduğunu söyleyen Mirhan Köroğlu Göğüş konuşmasında “Dahili karbon fiyatlandırması şirketlerin iklim değişikliği ile ilgili riskleri ve fırsatları değerlendirebilmeleri için en önemli araçlardan biri.  İklim değişikliğinin tehlikeli etkilerini azaltmak ve yatırımları daha temiz, daha verimli alternatiflere yönlendirmek için kilit bir mekanizma olarak karşımıza çıkıyor. Şirketler dahili karbon fiyatlandırması ile risklere parasal bir değer atfederek, bunları tek bir metrik haline getirebiliyor. Bu da şirket içindeki finansal karar vericilerin, düşük karbonlu ekonomiye geçişteki süreçleri çok daha sağlıklı bir şekilde değerlendirmesini sağlıyor. Yani temel olarak Karbon fiyatlandırması İklim değişikliğinin sosyal maliyetlerini, kirliliğin kaynağına kaydırmakta, kirleticileri emisyonları azaltmaya ve temiz enerji ve düşük karbonlu büyümeye yatırım yapmaya teşvik etmektedir.” dedi.

Piyasalara Hazırlık Ortaklığı (PMR) Projesi

Dünya Bankası; gelişmekte olan ülkeler ile yükselen ekonomilerin karbon piyasası mekanizmalarından etkin olarak yararlanmalarını sağlamaları için gerekli kapasite gelişimini sağlamak amacıyla, Türkiye’nin de içinde bulunduğu gelişmekte olan dokuz ülkeye PMR kapsamında teknik destek sağlamaktadır.

Türkiye, Dünya Bankası ile hibe anlaşmasını ilk imzalayan ülke oldu. 2013 yılından bu yana Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen PMR, izleme, raporlama ve doğrulama mevzuatının uygulanması ile karbon fiyatlandırma mekanizmaları hakkındaki çalışmaların yapılmasına ülkemizde öncülük etmektedir.

Proje kapsamında, emisyon ticaret sistemi, karbon vergisi gibi karbon fiyatlandırma mekanizmalarının yanı sıra beyaz ve yeşil enerji sertifikaları, genişletilmiş kredilendirme mekanizmaları (scaled-up crediting mechanism), sonuç odaklı finansman gibi emisyon azaltım mekanizmaları da analitik olarak detaylı bir şekilde çalışılmaktadır.

Proje süresince, karbon fiyatlandırma mekanizmaları ile ilgili kapasite geliştirme, farkındalık yaratma ve eğitim çalışmaları tüm ilgili paydaşlar ile koordinasyon içerisinde gerçekleştirilmektedir. Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Formu ve CDP Türkiye PMR projesini yakından takip etmekte ve Bakanlık tarafından süreçlere dahil edilmektedir. 

 

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) Enerji Konferansı

Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı: 

“Sektörün sermaye yapısının yeniden gözden geçirilmesine ve yapılandırılmasına ihtiyaç vardır; elektrifikasyon büyük fırsatlar getiriyor; enerji sektöründe kadınların rolünü çok önemsiyoruz” 

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi’nin (IICEC) ev sahipliğinde Dünya Enerji Görünümü 2018 Raporu’nun (World Energy Outlook 2018) Türkiye tanıtımının da yapıldığı enerji konferansı 20 Aralık 2018 Perşembe günü Conrad Hotel Istanbul’da gerçekleştirildi.

Konferansın açılışında konuşan Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Uluslararası Enerji Ajansı’nın her sene hazırladığı, dünya liderlerinin ve sektörün başucu kitabı olan Dünya Enerji Görünümü’nün (World Energy Outlook) Türkiye lansmanına,IICEC’in bir kez daha ev sahipliği yapmasından mutlu olduklarını belirtti. Güler Sabancı, IICEC’in “Uluslararası Araştırma Merkezi” kimliği kazanmaya yönelik çok önemli adımlar attığını vurguladı.

IICEC Onursal Başkanı Doktor Fatih Birol’un liderliğinde Uluslararası Enerji Ajansı’nın son üç yılda çok önemli adımlar attığını söyleyen Güler Sabancı, kazandığı yeni üyelerin yanısıra, üye olmayan ülkelerle de işbirliğini süratle geliştirmesini yakından memnuniyetle takip ettiklerini belirtti. Türkiye enerji sektöründe son 16 yılda çok önemli gelişmeler yaşandığını belirten Güler Sabancı, şunları söyledi:

“Ülkemiz için çok stratejik olan bu sektörü kamu ve özel sektör, hep birlikte, yoğun gayretlerle, önemli bir noktaya getirdik. Artan enerji talebinin karşılanmasına yönelik olarak, büyük bölümü özel sektör tarafından olmak üzere, sadece elektrik ve doğal gaz sektörlerinde 100 milyar dolar üzerinde yatırım gerçekleştirildi. Bunun neticesinde, elektrik sektöründe, üretim kapasitemiz üç katın üzerinde büyüdü. Aynı zamanda yerli teknolojiyi de içeren YEKA modeli ile önemli bir büyüme ve gelişim fırsatı yakalandı. Dağıtım sektörü tümüyle özelleştirildi. Özel sektör yatırımları ve verim odaklı operasyonlar neticesinde; kayıp-kaçak oranlarında, arz kalitesinde, tüketici memnuniyetinde çok çarpıcı gelişmeler yaşandı.”

 “SEKTÖRÜN SERMAYE YAPISININ YENİDEN GÖZDEN GEÇİRİLMESİNE VE YAPILANDIRILMASINA İHTİYAÇ VARDIR”

Son dönemde, “Son Kaynak Tedarik Tarifesi” ile ilgili atılan adımların da piyasanın rekabetçiliği bakımından önemli rol üstlendiğini söyleyen Güler Sabancı, şöyle konuştu:

“Tüm bunların üstüne, teknolojinin dönüştürücü etkisi de sektöre eşsiz fırsatlar sunmaya başladı. Ancak bu sektörün, daha verimli işlemesi ve tüm paydaşlar için daha fazla değer yaratılabilmesi için çok önemli bir şart var. O da, finansal sürdürülebilirliğin temin edilebilmesidir. Bugün enerji sektörümüz bu bakımdan zorlu bir süreçten geçiyor. Enerji sektörümüzü, bütüncül bir yaklaşım ile, mali sürdürülebilirlik bakımından daha iyi bir noktaya taşımamız gerekiyor. Bunun için öncelikle, sektörün sermaye yapısının yeniden gözden geçirilmesine ve yapılandırılmasına ihtiyaç vardır."

“ELEKTRİFİKASYON BÜYÜK FIRSATLAR GETİRİYOR”

Enerji sektörünü daha ileriye taşımanın tüm paydaşların ortak hedefi olması gerektiğine dikkat çeken Güler Sabancı, “Çünkü çok çarpıcı olan elektrifikasyon trendinin fırsatlarını, genç nüfus, artan kentleşme, ulaşım sektörü ve inovasyon bakış açısıyla etkin şekilde değerlendirmeliyiz” dedi. 

Dr. Fatih Birol, Orhan Kaldırım, Mehmet Acarla, Denis Lohest, Bora Tuncer

“ENERJİ SEKTÖRÜNDE KADINLARIN ROLÜNÜ ÇOK ÖNEMSİYORUZ”

Diğer pek çok alanda olduğu gibi enerjide de sanayi-üniversite işbirliklerini çok önemsediklerini söyleyen Güler Sabancı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“IICEC’te ortaya koyduğumuz yapı ile de öncü uygulamalara imza atıyoruz. Önümüzdeki dönemde de yüksek katma değerli, bilgi ve teknoloji yoğun proje ve işbirliklerine odaklanmaya devam edeceğiz. Bunların yanında, enerji sektöründe kadınların rolünü de çok önemsiyoruz. Bu çerçevede Üniversitemizde; IICEC ve Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezimiz (SU Gender) arasında çok önemli bir işbirliği gelişiyor. Uluslararası Enerji Ajansı’nın da desteklediği bu önemli platform; enerji alanında çalışan kadınların global anlamda desteklenmesini hedefleniyor.”

Güler Sabancı, “Daha güvenli, verimli ve rekabetçi bir enerji ekosisteminin oluşabilmesi için finansal sürdürülebilirliği güçlenmiş, odağında teknoloji olan bir enerji sektörüne ihtiyaç vardır. Böylece, enerjinin Türkiye’nin ekonomik ve sosyal gelişmesine de katkısı artacaktır” dedi.

Dünya Enerji Görünümü 2018’in Yönetici Özeti’ni bu linkten okuyabilirsiniz.

IICEC Enerji Konferansı canlı yayın kaydını bu linkten izleyebilirsiniz. 

 

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) Hakkında : https://iicec.sabanciuniv.edu/about

Hakan Orbay Araştırma Ödülleri Sahiplerini Buldu

Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimleri Fakültesi tarafından, öğretim üyesi Hakan Orbay anısına bu yıl beşincisi gerçekleşen “Hakan Orbay Araştırma Ödülü” töreni, 19 Aralık 2018'de Sabancı Üniversitesi’nde düzenlendi.

Hakan Orbay Araştırma Ödülü’ne bu yıl Genç Araştırmacı Ödülü’ne, “Network Hazard & Bailouts” başlıklı çalışmasıyla Tepper School of Business, Carnegie Mellon University’den Yard. Doç. Dr. Selman Erol layık görüldü. Doktora Öğrencisi Ödülü ise “Activist Settlements” başlıklı çalışmasıyla The Wharton School, UPENN’den (Finance Department) doktora adayı Adrian Ayvan Çorum’un oldu.

Ödül töreninin açılış konuşmasını Sabancı Üniversitesi Yönetim Bilimleri Fakültesi Dekanı Nihat Kasap yaptı. Nihat Kasap, Hakan Orbay’ın mikroekonomi alanında benzersiz çalışmalar yaptığını söyledi. Ödüle bu yıl Türkiye’nin ve dünyanın önemli üniversitelerinden başvurular olduğunu belirten Nihat Kasap, Genç Araştırmacı Ödülü’ne 8, Doktora Öğrencisi Ödülü’ne ise 11 başvuru olduğunu sözlerine ekledi.

Hakan Orbay’ın eşi Benan Zeki Orbay bir konuşma yaptı. Benan Zeki Orbay “Bu ödül ailemiz için çok değerli. Bu yıl Türkiye’den ve dünyadan önde gelen üniversitelerden başvuru olması bizim çok önemli. Bu ödül ile ailemizin her geçen gün daha da büyüdüğünü hissediyorum” dedi.

Konuşmaların ardından, Genç Araştırmacı Ödülü’ne layık görülen Tepper School of Business, Carnegie Mellon University’den Yard. Doç. Dr. Selman Erol makalesi ile ilgili bir sunum yaptı. Sunumun ardından dinleyicilerden gelen soruları yanıtladı.

Ödül jürisinde bu yıl; İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden Benan Zeki Orbay ile Sabancı Üniversitesi’nden öğretim üyeleri Aziz Şimşir, Eren İnci, İzak Atiyas, Melsa Ararat, Nakiye Boyacıgiller, Yiğit Atılgan ve Crummer Graduate School of Business, Rollins College’dan Koray Deniz Şimşek yer aldı.

 

Okul Liderliği Sertifika Programı Başlıyor

Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi – EDU, Eğitim Reformu Girişimi (ERG) işbirliğiyle hayata geçirilen Okul Liderliği Sertifika Programı 11 Ocak 2019’da başlıyor!

Bir okulun başarısını belirleyen öğretmenler midir? Bütçesi ya da yöneticisi midir? Eğer bir okul, öğrencisiyle, kaynaklarıyla, öğretmenleri ve öğretim programlarıyla bir orkestra ise, ortaya güzel bir konseri çıkaran da orkestra şefi; yani okul lideridir. Okul yöneticileri ve yönetici adayları için geliştirilen Okul Liderliği Sertifika Programı, Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi - EDU ve Eğitim Reformu Girişimi işbirliğiyle, 11 Ocak 2019’da başlıyor. Karaköy Minerva Palas’ta ve Sabancı Üniversitesi Tuzla Kampüsü’nde düzenlenecek eğitim programı, yöneticilerin 21. yüzyılın eğitimine liderlik etmek için ihtiyaç duyduğu bilgi ve yetkinlikleri geliştirmeyi amaçlıyor. Okulun bir yaşam, öğrenme ve yönetim alanı olmasından hareketle tasarlanan modüller, katılımcıların bütünsel bir bakış açısı kazanarak en yüksek faydayı sağlayacakları zengin bir içerik sunuyor.

Okul Liderliği Sertifika Programı, “Öğretimsel Liderlik”, “Operasyonel Liderlik” ve “Dönüşümsel Liderlik” olmak üzere üç farklı liderlik patikası üzerinden, uluslararası güncel örneklerle, sınıf içinde etkileşimli; takım çalışmaları ve simülasyonlarla uygulamaya dönük bir yapıda sürdürülecek.

Eğitimlerde, etkin bir eğitim lideri olmak için; program liderliği, öğretimin planlanması, başarı hedeflerinin belirlenmesi, başarıyı izleme ve değerlendirme, öğretmenlere koçluk, vb. yetkinliklerin geliştirilmesine odaklanılacak. Katılımcılara, kaynakların yönetiminden değişim yönetimine, kriz ve çatışma yönetimi, iletişim ve yaratıcı problem çözme gibi konulara kadar pek çok başlıkta temel yeterliliklerin kazandırılması hedefleniyor.

Farklı alanlarda uzman yedi eğitmenin dört modül üzerinden sürdüreceği programa, eğitim kurumlarının genel müdürleri ve yardımcıları, okul müdürleri ve yardımcıları katılabilecek.

Programın içeriği ve başvuru için:
https://edu.sabanciuniv.edu/tr/okul-liderligi-sertifika-programi

Osman Hamdi Bey’in Çalışma Tekniklerinin Keşfine Dair Bulgular

Sakıp Sabancı Müzesi, 21 Aralık 2018 Cuma günü Atlı Köşk’te devam eden “Görünenin Ötesinde Osman Hamdi Bey” sergisi kapsamında Tablo Konservasyon Uzmanı Filiz Kuvvetli’nin konferansına ev sahipliği yapıyor.

Osman Hamdi Bey’in Çalışma Tekniklerinin Keşfine Dair Bulgular” başlıklı etkinlikte, sergide sonuçları sunulan ve iki yıllık bir sürece yayılan “Osman Hamdi Bey Tablolarının Bilimsel Analizleri ve Konservasyonu” projesinin aşamaları aktarılıyor. Proje yürütücüleri arasında yer alan Filiz Kuvvetli’nin araştırma sürecinin ayrıntılarını paylaşacağı konferansta Osman Hamdi Bey’in boya uygulama teknikleri, kullandığı malzemeler ve eserlerinin geçirdiği restorasyon çalışmalarına dair bilgilere de yer verilecek. Etkinlik, bilimsel araştırma ve konservasyon süreçlerinin sanat tarihindeki önemini yansıtan bir içerikle gerçekleştirilecek ve konuşma sonrasındaki rehberli turda araştırmanın aşamaları tablolar üzerinden izlenebilecek.

Filiz Kuvvetli:

Danimarka Müzeleri Ortak Konservasyon Merkezi’nin Tablo Konservasyon Uzmanı Filiz Kuvvetli, bu merkezle bağlantısı olan 52 müze için konservasyon çalışmaları yapmaktadır. Aynı zamanda Sakıp Sabancı Müzesi sergilerinde Resim ve Çağdaş Sanat Konservasyon Uzmanı olarak hizmet veren Kuvvetli, 1998’de Danimarka Kraliyet Güzel Sanatlar Akademisi Sanat Konservasyon Bölümü’nden mezun oldu. 2004’te yine aynı okulun Tablo Konservasyon Bölümü’nden yüksek lisans derecesini aldı. Konservasyon alanında dünyanın en önemli eğitim kurumlarından The Getty Conservation Institute (Getty Konservasyon Enstitüsü) dahil olmak üzere birçok kuruluşta konservatör ve araştırmacı olarak çalıştı; Hollanda, İtalya, Fransa, Almanya ve Türkiye'de gerçekleşen projelerde yer aldı. Hacı Ömer Sabancı Vakfı ve Vehbi Koç Vakfı koleksiyonlarının konservasyon danışmanlığını yaptı.

*Etkinlik müze ziyaretçilerine ücretsizdir.

Program:

21 Aralık 2018 Cuma

16:30 – 17:00: Konferans

17.00 – 17.30: Sergi turu

Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü Minerva Palas'ta Yapılıyor

Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi ile Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi (SU Gender) tarafından, akademisyen ve aktivist Dicle Koğacıoğlu adına düzenlenen makale ödülü, 22 Aralık 2018, Cumartesi günü, Minerva Palas’ta gerçekleşecek konferans ve ödül töreni ile sahiplerini buluyor.


Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi ile Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi (SU Gender) tarafından verilen “Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü”, 22 Aralık 2018, Cumartesi günü Minerva Palas’taki konferansın ardından gerçekleşecek törenle dokuzuncu kez sahiplerini bulacak.

Konferansın açılış konuşmasını Boğaziçi Üniversitesi’nden Umut Türem yapacak. Açılış konuşmasının ardından panellere geçilecek.

Konferansın ilk panelinin tartışmacılığını Kadın Eserleri Kütüphanesi’nden Füsun Ertuğ üstlenecek. Panelde; Rutgers University’den Fulya Pınar “İstanbul’daki Feminist Avukatlar: Hukukun İçinden ve Ona Karşı”, Koç Üniversitesi’nden Mine Egtaban "Ulus”un Makbul Kadınları: Rövanşist Kent Politikaları Bağlamında Bir Değerlendirme” ve Koç Üniversitesi’nden Pelin Kılınçarslan Borçlu ve Borçla Yaşamak: Yunanistan ve Türkiye Örnekleri Üzerinden Kadın Deneyimleri” üzerine konuşacaklar.

İkinci panelin tartışmacılığını Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Seval Şahin yürütecek. Panelde; Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’den Seran Demiral Hiç-Bedenler: “Kara”nlıktan “Hiç”liğe Suat Derviş Karakterlerinin Cinsiyetli Bedenleri, Bedenleşmiş Duyguları”, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Özlem Şimşek Militarizmi Giyinmek mi,  Eşit Yurttaşlık Talebi mi?: Bir Cross-Dressing Pratiği Olarak Askeri Üniforma Giyerek Poz Kesme: 1930-1940’lar” ve Marmara Üniversitesi’den Okan Şeker “Suriyeli Mültecilerin Değişen Toplumsal Cinsiyet Rolleri” başlıklı birer konuşma yapacaklar.

Program

Tarih:             22 Aralık 2018, Cumartesi

Yer:                Minerva Palas, Bankalar Caddesi No:2 Karaköy

Saat:

14.00-14.30     Açılış konuşması Umut Türem, Boğaziçi Üniversitesi

14.30-16.00     Panel I

Tartışmacı Füsun Ertuğ, Kadın Eserleri Kütüphanesi

İstanbul’daki Feminist Avukatlar: Hukukun İçinden ve Ona Karşı, Fulya Pınar, Rutgers University

"Ulus”un Makbul Kadınları: Rövanşist Kent Politikaları Bağlamında Bir Değerlendirme, Mine Egtaban, Koç Üniversitesi

Borçlu ve Borçla Yaşamak: Yunanistan ve Türkiye Örnekleri Üzerinden Kadın Deneyimleri, Pelin Kılınçarslan, Koç Üniversitesi

16.00-16.15     Ara

16.15-17.45     Panel II

Tartışmacı Seval Şahin, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

Hiç-Bedenler: “Kara”nlıktan “Hiç”liğe Suat Derviş Karakterlerinin Cinsiyetli Bedenleri, Bedenleşmiş Duyguları, Seran Demiral, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

Militarizmi Giyinmek mi,  Eşit Yurttaşlık Talebi mi?: Bir Cross-Dressing Pratiği Olarak Askeri Üniforma Giyerek Poz Kesme: 1930-1940’lar, Özlem Şimşek, Yıldız Teknik Üniversitesi

Suriyeli Mültecilerin Değişen Toplumsal Cinsiyet Rolleri, Okan Şeker, Marmara Üniversitesi

17.45-18.00     Ara

18.00-18.30     Ödül Töreni

Kış Güneşi 23 Aralık Pazar Günü SGM'de

Sabancı Üniversitesi ‘Kış Güneşi’ etkinliği ile 23 Aralık Pazar günü, yüzlerce çocuğu bir araya getiriyor.

Sabancı Üniversitesi'nin kuruluşundan bu yana sürdürülen Toplumsal Duyarlılık Projeleri, öğrencilerle birlikte, sosyo-ekonomik açıdan dezavantajlı gruplarla yıl boyunca 70 farklı sosyal sorumluluk projesi hayata geçiyor. Bu projeler kapsamında her hafta çocuk yetiştirme yurtlarında, ilk ve ortaokullardaki çocuklarla, engelli destek projesi kapsamında ise iyileştirme merkezlerindeki engelli çocuklarla çalışılıyor. Her grubun ihtiyacına yönelik farklılaşmakla birlikte; her hafta sürdürülen projelerde sanat ve yaratıcılık, yazma becerileri, eğitsel drama, bilimsel deneyler ve sayısal beceriler gibi çok geniş bir yelpazeye yayılan etkinlikler uygulanıyor.

Her dönemin sonunda, bu projeler kapsamında dönem boyu çalışılan 1100 kişilik davetli grubu için Sabancı Üniversitesi Tuzla kampüsünde, gönüllü öğrencilerle birlikte unutulmaz bir kapanış şenliği düzenleniyor. 

Bu yıl 23 Aralık Pazar günü düzenlenecek olan Kış Güneşi etkinliğinde gün boyunca minik konuklarımız Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi’nde dans gösterileri, tiyatro ve skeçler, müzikli eğlenceler, sihirbaz, jonglör ve çeşitli sahne şovları ile bol müzikli, eğlenceli bir gün yaşayacak. 

Bry Birey Yayıncılık ana sponsorluğunda düzenlenen Kış Güneşi etkinliği sırasında Eti, Ohbe, CarrefourSA, Adel, Groupmedya, Nestle ve Homer Kitabevi’nin katkılarıyla çocuklara çeşitli hediye ve ikramlar dağıtılacak.

Sizleri de Kış Güneşi etkinliğimizde aramızda görmekten büyük mutluluk duyacağız.

Tarih: 23 Aralık Pazar 2018

Saat: 11.00 – 13.00

Yer: Sabancı Üniversitesi, Orhanlı, Tuzla

KTMM Projesine En İyi Poster Ödülü

Sabancı Üniversitesi Tümleştirilmiş Üretim Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (SU-IMC) araştırmacılarından Burcu Saner Okan’ın, Kordsa Kompozit Teknolojileri İş Birimi’nden Proje Lideri Elçin Çakal Saraç ile birlikte yürüttüğü termoplastik kompozitler ile ilgili çalışmanın sonuçları 10-13 Aralık 2018 tarihleri arasında Paris’te düzenlenen Smart Nanomaterials 2018 Konferansı’nda sözlü ve poster sunumu olarak paylaşıldı.

 

Smart Nanomaterials 2018 Konferansı kapsamında hakemlerin yaptığı detaylı değerlendirmeler neticesinde termoplastik kompozitler ile ilgili çalışma en iyi poster ödülüne layık görüldü. 

Termoplastik kompozitler ile ilgili yürütülen çalışmaya Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Yusuf Menceloğlu ve Fevzi Çakmak Cebeci ile SU-IMC’den Leila Haghighi Poudeh ve Twente Üniversitesi’nden Jamal Seyyed Monfared Zanjani destek vermiştir.  

Smart Nanomaterials 2018 Konferansı hakkında

Smart Nanomaterials 2018 Konferansı Avrupa’nın seçkin üniversitelerinden katılımcıların katıldığı ve genellikle ileri teknolojiler ve yeni uygulamalı araştırma konularına odaklanan prestijli bir konferanstır.

https://www.snaia2018.com/

Abone ol