Ana içeriğe atla

Haziran 2016 ELAE Sonuçları

9 Haziran ELAE sonuçları ile ilgili açıklamalar aşağıdaki gibidir:

SL (Satisfactory in the ELAE): 9 Haziran 2016 ELAE’de yeterli başarıyı sağlayan öğrencilerimizi gösterir.

EL (Exempt from the ELAE): 9 Haziran 2016 ELAE’den muaf olan öğrencileri gösterir.

UL (Unsatisfactory in the ELAE): 9 Haziran 2016 ELAE’de yeterli başarıyı gösteremeyen adayları gösterir.

NA (Non-attendance): Sınava katılmayan adayları gösterir. NA notu, “UL” notu gibi değerlendirilir.

Not Baremleri aşağıdaki gibidir:

 

SL not baremleri

 

UL not baremleri

 A-SL:85-100
 B-SL:75-84
 C-SL:65-74

 D-UL:55-64
 E-UL:45-54
 F-UL: 0-44

 

9 Haziran 2016 ELAE’ ye giren lisansüstü adaylar, sınav sonuçlarını bağlı bulundukları fakültelerden öğreneceklerdir.

Bahar dönemi sonunda ve ELAE sonuçlarına göre Yaz Okulu’na gelme hakkı olan öğrenciler, Yaz Okulu’na otomatik olarak kayıt edilecektir.

Bahar dönemi sonunda Yaz Okulu’na gelme hakkı olan öğrencilerden,  Yaz Okulu TGY derslerine devam etmek istemeyenlerin “Dışarıda Hazırlanan Dilekçesi” ile en geç 15 Haziran, 2016  Çarşamba günü saat 12:00’ ye kadar dilekçelerini Diller Okulu Direktörlüğü’ ne elden teslim etmeleri ya da dilekçeyi doldurup, fotoğrafını çekip mail ile aslituan@sabanciuniv.edu’ya göndermeleri (daha sonra aslını vermek koşulu ile) gerekmektedir. 

Dışarıda Hazırlanan Öğrenci Başvuru Formu için tıklayınız.

ELAE sonucunuzu görmek için tıklayınız.

Başarılar dileriz,

Diller Okulu Direktörlüğü

Sakıp Sabancı'dan ilham veren sözler

Sabancı Üniversitesi Onursal Başkanı Merhum Sakıp Sabancı'nın yenilikçi ve girişimci vizyonu doğrultusunda, Sakıp Sabancı Ailesi ve Sabancı Üniversitesi, Türkiye için bir ilki gerçekleştiriyor. 

Sakıp Sabancı Kürsüsü ve Sakıp Sabancı Türkiye Çalışmaları Merkezi, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Columbia Üniversitesi’nde, 10.milyon dolar değerindeki bağışla kuruluyor. 

İpek Arnas'la "2 Ters 1 Düz"

Röportaj: SUmoda

Başarılı tasarımcı İpek Arnas'la kariyeri ve markası "2 Ters 1 Düz" hakkında konuştuk.


Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? İpek Arnas kimdir? 

İşletme eğitimimden sonra kariyerime farklı bir alanda yön vermek için moda tasarım eğitimi aldım, ardından sektörde tasarımcı olarak çalışmaya başladım. İlk olarak 2009'da  örgü markam '2 Ters 1 Düz' ile moda sektörüne girdim. Marka yarattığı özel konsept ve farklı duruşla kendini ayrıştırdı ve sektörde yeni bir soluk oldu. Türkiye ve dünya basınında pek çok mecrada haber oldu ve uluslararası Woolmark Prize platformunda yer aldı. 2013 den beri bunun yanında kendi ismimle yarattığım 'İpek Arnas' markamla içerisinde kumaşında kullanıldığı hazır giyim koleksiyonları yapıyorum. Her iki markanın koleksiyonlarını İstanbul Fashion Week'te tanıtıyorum. '2 Ters 1 Düz' yüzünü yenileyerek kendi konsept ve tarzında eşsiz tasarımlar ve özel koleksiyonlar hazırlamaya devam edecek.


Modacı ruhunuz çocukluğunuzda da kendini belli etmiş miydi?

 Biraz klişe olacak fakat bende küçükken anneannemle bebeklerime elbise dikerdim. Ama kendimi keşfetmeye başlayıp, çevremdeki insanların neler giydiğini dikkatlice incelemeye başlamamın, kariyerimdeki bu yönde daha etkili olduğunu düşünüyorum. Sizi hiç tanımayan birine hiç bir şey söylemeden sizin hakkınızda bir fikir verebilmenin tek yolu kişinin giydikleri ve tarzıdır.


"2 Ters 1 Düz" markası hakkında bilgi alabilir miyiz? 2 Ters 1 Düz adını seçmenizin nedeni kulağa aşina olması mı, özel bir nedeni var mı?

Markaya '2 Ters 1 Düz' adını vermeden önce çıkacak ilk koleksiyonun genel tarzını yansıtacak ilk parçalar hazırdı ve tümünü ortak noktası el örgüsü olması ve eşsiz olmasıydı. Bu özelliğini adıyla yansıtmasını ve ayrışmasını akılda kalmasını planlayarak, bir süre isim arayışından sonra '2 Ters 1 Düz' ismini buldum ve bu isimde karar kıldım. Markanın logosu ve kedi gibi tüm ikonlarını da buna paralel oluşturdum.

Biz kadınlar kıyafetlerimizi atmaya öyle kolay kıyamayız. Sizin yıllardır gardrobunuzdan çıkartamadığınız, atmaya kıyamadığınız bir parçanız var mı?

Aslında '2 Ters 1 Düz' bu anlamda zamansız bir marka ve ortaya çıkan tasarımların her biri özel olduğu için,aldığınız üründen modası geçtiğinde atıp kurtulmak yerine, saklayıp bir zaman sonra yeniden giymenin keyfini yaşayacağınız bir marka. Ürünlerin her biri hızlı üretilmediği gibi hızlı tüketilmeyecek türden. Ve benimde gardrobumda sakladığım parçalar arasındalar.

 

Gürsel Sönmez Araştırma Ödülleri kazananları belli oldu

2006 yılında vefat eden Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi öğretim üyemiz, değerli bilim insanı Gürsel Sönmez anısına verilen “Gürsel Sönmez Ödülleri” bu yıl 10. kez sahiplerini buldu.

Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından 8 Haziran 2016 Çarşamba günü düzenlenen etkinlik ile Gürsel Sönmez anılırken fakülte tarafından bu yılın ödül kazananları açıklandı. Etknilik sonrasında ödüle başvuran öğrencilerin poster sunumları da gerçekleşti.


Dr. Gürsel Sönmez Araştırma Ödülleri Komitesi, başvuran 12 adayın araştırma sonuçlarını ve referanslarını, her bir disiplinin mahiyetini ve Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi'nden aldıkları diploma derecelerini (MS/PhD) dikkatle gözeterek bir sonuca varmıştır. Komite, alanlarında yaptıkları önemli katkılardan ötürü Nima Tofighi, Jamal Seyyed Monfared Zanjani ve Beyza Vuruşaner'i ödüle aday göstermektedir. Ödülün üç aday arasında eşit bölüştürülmesi tavsiye edilmektedir.

Beyza Vuruşaner: Doktora çalışmaları, hücrelerde oksidatif stres sinyalleri ve reaktif oksijen kontrolünde ilerlemelere önemli katkıda bulunmuştur. Lipid oksidasyonu, insanlarda kanser, Alzheimer ve atheroskleroz gibi ciddi hastalıkların meydana gelmesinde rolü bulunduğu düşünülen çok önemli bir olgudur. Beyza, uluslararası hakemli ve etkili dergilerde kaliteli yayınlar yaparak bilimsel yetkinliğini ortaya koymuş bir araştırmacıdır. Doktora çalışmalarının ilk yılında bir uluslararası ve disiplinlerarası dergide yayımladığı makalesi, derginin en çok indirilen makaleleri arasında 6. sıraya yükselmiştir. Ayrıca bu makaleye Cell dergisi dahil olmak üzere 100'den fazla atıf yapılmıştır. Doktora teziyle bağlantılı iki araştırma makalesi, saygın hakemli dergilerde yayımlanmıştır. Moleküler biyoloji / moleküler tıp alanında yayımlanmış eserlerdeki işin %90 ila 95'i, birinci yazar tarafından yapılmış olur. Beyza da makalelerindeki çalışmanın tümünün hak sahibidir.

Nima Tofighi: Sabancı Üniversitesi'ndeki doktora çalışmaları sırasında pürüzsüz parçacık hidrodinamiği (SPH) yönteminde karmaşık viskoelastik akış problemlerinin sayısal çözümüne önemli katkılarda bulunmuştur. Özellikle, SPH yöntemlerinin doğruluk sorunlarını etkili biçimde gideren sıkıştırılamaz bir yaklaşım geliştirmiş, bunu Newton sıvıları ve Newton olmayan sıvıların sıvı-katı etkileşimine, elektro hidrodinamiğe, çoğul fazlı akımlara ve sert kütlelerin durağan sıvılar içinde yerçekimi ve elektrik sahası gibi dış kuvvetler altındaki hareketlerine başarıyla uygulamıştır. Karmaşık sorunlara çözüm stratejileri geliştirerek, sorunların çözümü için yoğun emek gerektiren adımları tamamlayarak ve katkılarını dikkatli yazılmış bildirilerle belgeleyerek akademik altyapısının sağlamlığını, entelektüel kapasitesini ve araştırma kabiliyetini sergilemiştir. Araştırmalarının sonuçlarından biri olarak, önemli bilimsel dergilere (beşi yayımlanmış) on bir makale ve makale bölümü sunmuş, ayrıca uluslararası hakemli konferans kitaplarında on dokuz bildirisi yer almıştır.

Jamal Seyyed Monfared Zanjani: Malzeme Bilimi ve Mühendisliği doktorası sırasında kompozit malzeme geliştirme ve yapısal sağlamlık takibi alanlarında çalışmıştır. Sabancı Üniversitesi'ndeki çalışmaları sırasında farklı karbon esaslı nano-malzemelerin sentezi ve karakterizasyonu ile bunların kompozitlerde kullanılan farklı polimer matrisleri üzerindeki etkilerine ilişkin araştırmalar yürütmüştür. Çoğul ölçekte takviye olarak karbon fiber/seçici entegre grafen içeren yüksek performanslı epoksi matris kompozitlerin nano-mühendislikle tasarımı ve üretimine ilişkin literatüre önemli katkılarda bulunmuştur. Bu çalışmalarının ardından, grafen esaslı boş ve dolu kürelerin çekirdek-kabuk elektrosprey yöntemiyle tasarlanması ve üretimi için bir teknik geliştirmiştir. Jamal bu görevleri sırasında karmaşık deney verilerinin analizi için işlem sonrası kodlar ve bilgisayar protokolleri geliştirmiş, ayrıca Sabancı Üniversitesi'ndeki dört yılı boyunca 8 dergi yayınının yazarlığını veya eş yazarlığını üstlenmiştir.

2015-2016 Dr. Gürsel Sönmez Araştırma Ödülleri Komitesi

Özgür Gürbüz (Koordinatör)

Semih Onur Sezer

Deniz Sezer

Serhat Yeşilyurt

Burç Mısırlıoğlu

Fevzi Cebeci

Nilay Noyan

Selim Balcısoy

Selim Çetiner

2016 Gürsel Sönmez Ödülü kazananlarına ödülleri geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi mezuniyet törenimizde takdim edilecek.

Gürsel Sönmez ve ödül hakkında

Dr. Gürsel Sönmez 2004 Eylül ayında Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi'nde öğretim üyesi olarak göreve başladı. Çok kısa bir süre sonra, 16 Ocak 2006 tarihinde elim bir trafik kazası sonucunda aramızdan ayrıldı. Bu kısa fakat oldukça parlak ve verimli akademik hayatına ise bilim dünyasına büyük katkılar yapan çalışmalar sığdırmayı başardı.

Dr. Gürsel Sönmez'in anısını yaşatabilmek ve önemli başarılarını bizlere ve öğrencilerimize tekrar hatırlatarak örnek almamızı sağlayabilmek amacıyla, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından her sene bir veya daha fazla lisansüstü öğrencisine gerçekleştirdikleri araştırma çalışmaları baz alınarak "Dr. Gürsel Sönmez Araştırma Ödülü" verilmektedir. Hem yüksek lisans hem de doktora öğrencileri ödüle aday gösterilebilirler. Adaylar sadece mezun oldukları/olacakları akademik yıl için başvuru yapabilirler. Öğrenciler kendilerini aday gösterebildikleri gibi, bir Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi tarafından da aday gösterilebilirler.

2. Kadın Direktörler Buluşması

Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından 2013 yılında başlatılan, şirketlerin yönetim kurullarını kadın üyelerle güçlendirmeyi amaçlayan “Bağımsız Kadın Direktörler Projesi” (BKD) kapsamında “2. Kadın Direktörler Buluşması”, 1 Haziran 2016, Çarşamba akşamı, Conrad Oteli terasında gerçekleşti.

Kadınlar arasında ilişki ağını zenginleştirmeyi ve yönetim kurullarında kadın oranını arttırmaya yönelik önerileri tartışmayı amaçlayan toplantının açılış konuşmasını 2015 yılında Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından geliştirilen “Kadınlarla Güçlendirilmiş Yönetim Kurulları” endeksinde birinci sırada yer alan Türk Tuborg CEO’su Damla Birol yaptı. Damla Birol konuşmasında, cam tavanlarla ilgili farkındalığının nasıl geliştiğini ve bu farkındalığın gelişmesinden sonra, bu durumun değişmesi için ne tür faaliyetlerde bulunduğu anlattı. Damla Birol üst düzey yönetime yükselmiş kadınlara, kendilerinden sonra geleceklere yolu açmaları tavsiyesinde bulundu.

Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu Direktörü Melsa Ararat Bağımsız Kadın Direktörler Platformu ile ilgili gelişmeleri ve planlanan çalışmaları kısaca aktardı. Melsa Ararat, “Türkiye’de Halka Açık Şirketlerde Kadın Direktörler 2015” raporundan önemli noktaları hatırlattı. Melsa Ararat, Türkiye’de Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu tarafından hayata geçirilecek “Yüzde 30 Kulübü”nün(%30 Club) çalışmalarındaki gelişmelere de değindi.

Konuşmaların ardından yapılandırılmış sohbetlerin yer alacağı kokteyle geçildi. Kokteylde; Kadın Direktörler Projesi veri tabanında yer alan kadın yöneticilere, aralarında Ahmet Dördüncü, Attila Köksal, Erdal Aksoy, Erol Bilecik, Halil Nalçaoğlu, Tayfun Bayazıt, Coşkun Yılmaz, Murat Kolbaşı, Murat Yeşildere ve Markus C. Slevogt bulunan erkek liderler, yönetim kurulu başkanları ve CEO’lar ile sohbet fırsatı sunuldu. Sohbetler önceden belirlenen sorulara yanıt vermek üzere gerçekleştirildi. Etkinlik kadın direktörler arasındaki iletişimi güçlendirirken aynı zamanda bilgi üretmek de amaçlandı.

IICEC 7. Uluslararası Enerji ve İklim Forumu

“Paris İklim Zirvesi (COP21): Enerji Sektörüne Yansımalar”

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi’nin (IICEC) her yıl düzenlediği "IICEC Uluslararası Enerji Forumu”, bu yıl 10 Haziran 2016 tarihinde Conrad Hotel İstanbul’da gerçekleştirilecektir.


IICEC Uluslararası Enerji Forumu serileri “Küreselleşen Enerji ve Türkiye’nin Rolü” (2013), “Küresel Enerji Yatırımları: Zorluklar ve Fırsatlar” (2014) ve “G-20 Antalya Zirvesi Yolunda: Küresel Enerji Güvenliğinin Bugünü ve Yarını” (2015), yerel ve küresel boyutta yeni strateji ve çözümlerin tartışıldığı bir fikir alışverişi platformu oluşturarak medyada geniş yankı uyandırdı ve çok olumlu geri bildirimler aldı.

“Paris İklim Zirvesi (COP21): Enerji Sektörüne Yansımalar” konulu IICEC 7. Uluslararası Enerji ve İklim Forumu’nda bir kez daha dünya genelinde en üst düzey devlet adamları ve enerji sektörünün küresel lider kuruluşlarının CEO’ları ile, önde gelen üniversitelerin, politika merkezlerinin ve düşünce kuruluşlarının değerli temsilcileri ağırlanacaktır.

Forum programı için lütfen tıklayınız:  http://iicec.sabanciuniv.edu/sites/iicec.sabanciuniv.edu/files/pictures/7th.pdf

LCV: Olgun Demirkol, iicec@sabanciuniv.edu, 0212 381 46 34

Eğitimde Sosyal Medya ve Kişisel Verilerin Korunması

Eğitimde Sosyal Medya ve Kişisel Verilerin Korunması konferansı 10 Haziran Cuma günü, Karaköy Minerva Palas'ta düzenlenecek. Konferansın açılış konuşmasını Berkeley Üniversitesi Hukuk Fakültesinden profesör Chris Jay Hoofnagle yapacak.

Konferansa Sabancı Üniversiteliler davetlidir.

DİKKAT! Lisansüstü Programlara Kayıtta Geçerli “İngilizce Yeterlilik” Sınavlarında Yeni Düzenlemeler

DİKKAT! Lisansüstü Programlara Kayıtta Geçerli “İngilizce Yeterlilik” Sınavlarında Yeni Düzenlemeler

Değişen YÖK mevzuatı gereğince;

a)      Geçerli Sınavlar

Eşdeğerliliği YÖK tarafından kabul edilen ve Sabancı Üniversitesi lisansüstü programlara kayıtta geçerli olan sınavların listesinde güncelleme yapılmıştır; geçerli sınav listesine ulaşmak için lütfen tıklayınız. Bu sınavların, web sayfalarında belirtilmiş olan geçerlilik sürelerinin; programın kayıt tarihlerinde dolmamış olması gerekmektedir.

IELTS, TOEFL-PBT ve TOEFL-CBT sınavlarının eşdeğerliği, YÖK tarafından tanınMAmakta olup; lisansüstü programlara kayıtlarda geçerli olmayacaklardır.

b)     Sınav Merkezleri

Yukarıdaki (a) bendinde belirtilen, eşdeğerliliği YÖK tarafından kabul edilen ve Sabancı Üniversitesi lisansüstü programlara kayıtta geçerli olan uluslararası eşdeğer sınavların; Türkiye’de yapılıyor olması halinde; devlet üniversitelerine ait binalarda yapılmış olması koşulu aranmaktadır.

Bu yeni düzenlemenin duyurulduğu tarihe kadar (duyuru tarihi: 26 Şubat 2016) yapılmış sınavlara ilişkin belgeler ile devlet üniversiteleri dışındaki yabancı dil sınavı kurumlarına (Türkiye içinde), duyuru tarihinden önce yapılmış başvurularda ise duyuru tarihini takip eden günden başlamak üzere 30 gün içerisinde yapılacak sınavlara ilişkin belgelerin; (b) bendindeki koşula uygun olarak verilmiş olduğu kabul edilecektir.

 

 

 

 

Gürsel Sönmez Ödüllerini kazananlar açıklanıyor!

2006 yılında vefat eden Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi öğretim üyemiz, değerli bilim insanı Gürsel Sönmez anısına düzenlenen “Gürsel Sönmez Ödülleri” bu yıl 10. kez sahiplerini buluyor.  

8 Haziran 2016 Çarşamba günü saat 13.40’ta FENS G035’de düzenlenecek etkinlik ile Gürsel Sönmez anılırken fakülte tarafından bu yılın ödül kazananları açıklanacak ve sonrasında poster sunumları gerçekleşecek. Etkinliğe tüm Sabancı Üniversiteliler davetlidir.

Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından her yıl oluşturulan Dr. Gürsel Sönmez ödül komitesinin detaylı değerlendirmeleri sonucu sahiplerini bulan ödüle, şimdiye kadar 131 başvuru alındı, 30 öğrencimiz ödüllendirildi. 

2016 Gürsel Sönmez Ödülü kazananlarına ödülleri geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi mezuniyet törenimizde takdim edilecek.

Gürsel Sönmez ve ödül hakkında

Dr. Gürsel Sönmez 2004 Eylül ayında Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi'nde öğretim üyesi olarak göreve başladı. Çok kısa bir süre sonra, 16 Ocak 2006 tarihinde elim bir trafik kazası sonucunda aramızdan ayrıldı. Bu kısa fakat oldukça parlak ve verimli akademik hayatına ise bilim dünyasına büyük katkılar yapan çalışmalar sığdırmayı başardı.

Dr. Gürsel Sönmez'in anısını yaşatabilmek ve önemli başarılarını bizlere ve öğrencilerimize tekrar hatırlatarak örnek almamızı sağlayabilmek amacıyla, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından her sene bir veya daha fazla lisansüstü öğrencisine gerçekleştirdikleri araştırma çalışmaları baz alınarak "Dr. Gürsel Sönmez Araştırma Ödülü" verilmektedir. Hem yüksek lisans hem de doktora öğrencileri ödüle aday gösterilebilirler. Adaylar sadece mezun oldukları/olacakları akademik yıl için başvuru yapabilirler. Öğrenciler kendilerini aday gösterebildikleri gibi, bir Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi tarafından da aday gösterilebilirler.

Üzgünüm Leyla / I'm sorry, Leyla

Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı 2010 Mezunumuz Sinan Tuncay'ın New York'taki kişisel sergisi Üzgünüm Leyla / I'm sorry, Leyla üzerine

Röportaj: Şule Yalçın


ABD, New York Mezunlar Buluşması için Newyork’a henüz varmıştım ki mezunumuz Sinan Tuncay beni aradı. Sesindeki enerji ve heyacan bana da bulaşmış olmalı ki beni sergisini gezmeye davet ettiğinde yol yorgunu olmama rağmen kendisini kıramayıp hemen teklifini kabul ettim. Sinan’la buluştuk ve sergisini birlikte gezdik. O kadar gurur duydum ki hemen sizleri de bundan haberdar etme isteği ile Sinan’la New York’taki ilk kişisel sergisi “Üzgünüm Leyla / I’m Sorry Leyla” üzerine bir sohbet gerçekleştirdik.

Kişisel sergi projesi nasıl gelişti Sinan, bize biraz bahseder misin?

Geçtiğimiz yıl, New York Times tarafından düzenlenen Lens Blog Portfolyo değerlendirmesine başvurdum. 3500 fotoğrafçı arasından seçilen 150 kişiden biri oldum. Bu sayede çeşitli kürator, editor ve galericiye işlerimi gösterme şansını yakaladım. Onların birebir yorumlarını almak gerçekten ufuk açıcıydı. New York'taki bu ilk kişisel sergimi açtığım United Photo Industries ekibiyle de orada tanıştım. İşlerimle yakından ilgilendiler ve bir kaç ay sonra da sergi teklifinde bulundular.  

Açılış ne zaman oldu, neler hissetin?

Sergi 7 Nisan'da başladı. Fazla adrenalinden olsa gerek, açılışı parça parça hatırlayabiliyorum. Her işle birlikte, kendi iç dünyanızı, sizi belki de hiç tanımayanların önüne serdiğinizi, kalabalığın içindeyken daha da iyi farkediyorsunuz. Aynı anda hem çok açık hem de çok utangaç hissedebildiğiniz tuhaf bir an. Özellikle en son hazırladığım video işlerinin nasıl okunacağı konusunda oldukça heyecanlıydım. Beklediğimin üzerinde olumlu geri dönüşler almak; en önemlisi de işler arasındaki diyalogun izleyiciye geçtiğini görmek müthiş bir tatmindi.

Serginin ismi ilginç gerçekten, neden I'm sorry, Leyla? 

Yeşilçam melodramlarının bir etkisi olsa gerek, Leyla, bana melankolik bir duyguyu çağırıştırıyor; istenen ama asla ulaşılamayan nostaljik bir arzu nesnesini simgeliyor. Sergi için hazırladığım 'Leyla, Otoportre'den esinlenerek, serginin ismini 'Üzgünüm Leyla' koymaya karar verdim. Bu şarkı aynı zamanda Zeki Müren'in yarı-mahrem sesi demek benim için. Zaten serginin hikayesini oluştururken de zihnimde onun sesi vardı. Serginin tümü, tıpkı şarkının kendisi gibi, biraz dert yanma, biraz da günah çıkarma şeklinde okunabilir.

Sergi hazirlik süresince ne gibi zorluklarla karşılaştın, bunları nasıl aştın?

Projelerin oluşmundan sergi kurulumuna kadar her aşama çetrefilli geçiyor. En baştan itibaren kafamda işe dair bir görüntü oluşuyor ve de tüm süreç ona ulaşmaya çalışmak ama asla tatmin olamamakla geçiyor. Ne kadar plan program oluştursam da teknik aksaklıklar ve son dakika değişiklikleri kaçınılmaz oluyor. Bu sergiyi hazırlarken, tüm bu iniş çıkışları sürecin gerekli bir parçası olarak kabul etmeye başladım.

Sergiyi kimler ziyaret ediyor?

Birbirinden çok farklı profilde ziyaretçinin geldiğine tanık oluyorum. Bu biraz da New York'un büyüsü olsa gerek. Ders icin School of Visual Arts'dan öğrenciler de geldi; mezunlar buluşmamız için New York ta bulunan sevgili Güler Sabancı da ziyaret etti. 

işlerinde nasıl bir teknik kullanıyorsun?

Gerçek ölçekle minyatür arasında gidip gelen fotoğraf ve video kolajları yapıyorum. Kimi zaman kendi yaptığım maketler, kimi zaman da çektiğim ya da bulduğum fotografik imajlar üzerinden gerçeküstü mekanlar oluşturuyorum. Ayrıca görüntülediğim figürleri de bu kurgusal alanlara dahil ediyorum. Mekan ve insan arasındaki bu görsel gerilim üzerinden de kültür ve cinsiyete dair anlar/durumlar sunmayı amaçlıyorum.

Ele aldığın konular nedir?

İşlerim de, tıpkı Türkiye'nin kendisi gibi, kamuyla özel, moderniteyle gelenek arasındaki çelişkilere paralel şekilleniyor. Bireyin, kadın bekareti ve heteronormatif erkeklik imajına indirgenen cinsiyet kavramıyla olan çatışmasını yansıtmayı amaçlıyorum.

Peki son olarak Türkiye'de yakın bir zamanda sergi açacak mısın?

İstanbul'daki ilk kişisel sergim Eylül aynın sonunda C.A.M Galeri'de açılacak. Bu sıralar da onun üzerinde çalışıyorum.

Bu keyifli sohbet için çok teşekkürler Sinan, mezunlarımızın adını böyle güzel işlerle duyunca çok mutlu oluyoruz, başarılarının devamını dilerim.

Sinan Tuncay, Sabancı Üniversitesi Görsel Sanatlar ve Görsel İletişim Tasarımı lisans programından 2010 yılında mezun oldu. Yüksek lisans öğrenimini ABD New York’ta bulunan School of Visual Arts’ta tamamladı. 

http://www.sinantuncay.com/


 

 

 

 

 

 

Abone ol