COVID-19 Pandemisi Sürecinde Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları İzleme Raporu

COVID-19 Pandemisi Sürecinde Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları İzleme Raporu

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi (SU Gender) asistanları Aslı Aygüneş ve Oğuz Can Ok’un kaleme aldığı “COVID-19 Pandemisi Sürecinde Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları İzleme Raporu”, 2020 yılı Mart-Eylül ayları arasında SU Gender tarafından yapılan izleme çalışmasının bir sonucu olarak ortaya çıktı.

Ulusal ve uluslararası kaynaklar taranarak hazırlanan raporda, COVID-19 pandemisi döneminde toplumsal cinsiyet temelli eşitsizler ile ilgili yapılan araştırmaların görünür kılınmasının, bu konuda küresel ve yerel olarak veri toplanmasının, izlenmesinin ve bu veriler ışığında savunuculuk yapılmasının önemi vurgulandı. Rapor içerisinde dört bölümde sunulan araştırmalara göre, Türkiye’de pandemi döneminde kadına yönelik şiddet artış gösterdi; sağlık, eğitim gibi temel haklara erişimde aksamalar yaşandı; istihdama katılım ve ekonomik eşitsizlikler olumsuz seyrini sürdürdü. 

Hazırlanan çalışmayla ile tüm kamuoyunu çözümün bir parçası olmaya davet eden SU Gender Direktörü Hülya Adak, yaptığı değerlendirmede “COVID-19 döneminde raporlardan ve gözlemlediğimiz örneklerden biliyoruz ve görüyoruz ki, evlere çekildiğimiz dönemlerde kadına yönelik şiddet, cinsiyete dayalı şiddet ve taciz katlanarak artmış durumda. 2007 yılında Türkiye içinde ilk cinsel taciz yönergesinin yazılmasına ve ilk Cinsel Taciz Komitesi’nin kurulmasına ev sahipliği yapmış kurumlardan biri olan Sabancı Üniversitesi’ne bağlı SU Gender olarak böylesi bir dönemde bu duruma dikkatleri çekmek istedik. Ayrıca içinde bulunduğumuz durumu tüm paydaşlarımızla birlikte kavramsallaştırabilmek için ‘Cinsel Taciz ve Cinsiyete Dayalı Şiddet, Pandemi, Hafıza ve Cinsiyet, Dijital Tiyatro, Sinema ve Sanat temelli Cinsiyet Adaleti’ üzerine konuşmalar, webinar serileri ve festivaller düzenlemeye başladık. Bu raporla da pandemi sürecinde yaşanan deneyimleri, sorunlara karşı üretilen çözümleri ve hali hazırda çözüm/dayanışma bekleyen alanları incelemeye çalıştık.” 

İZLEME RAPORU DÖRT BÖLÜMDEN OLUŞUYOR

“COVID-19 Pandemisi Sürecinde Toplumsal Cinsiyet Çalışmaları İzleme Raporu” dört temel bölümden oluşuyor. Pandemi Gölgesinde Toplumsal Cinsiyet Temelli Eşitsizlikler başlıklı bölümde pandemi döneminde toplumsal cinsiyete bakışın, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine dair deneyimlerin ve toplumsal cinsiyet eşitliği savunuculuğunun farklı boyutları inceleniyor. Raporun diğer bölümlerinde -ilk bölümden farklı olarak- izleme çalışması sürecinde erişilen çalışmalarda ortaklaşan konulara Türkiye odaklı veriler ve raporlar ışığında yakından bakılıyor. 

Aynı zamanda küresel olarak toplanan verilerle yerel verileri destekleyerek daha bütüncül çıkarımlar ortaya konuyor. Toplumsal Cinsiyet Temelli Şiddet ve Pandemi başlıklı bölümde kadınlara ve LGBTİ+’lara yönelik şiddet ile ilgili yürütülen veri toplama çalışmalarının sonuçlarına yer verilerek bu eşitsizlikleri görünür kılınıyor.  Haklara Erişim ve Pandemi başlığı altında kişilerin sağlık ve eğitim haklarına erişimleri sırasında karşılaştıkları toplumsal cinsiyet kaynaklı sorunlara, bu sorunların çözümü için üretilen hızlı çözümlere ve bu sorunların kalıcı olarak çözülmesi için ortaya konan politika önerilerine değiniliyor. Son olarak Ekonomik Özgürlükler ve Pandemi başlıklı bölümdeyse toplumsal cinsiyet temelli eşitsizliklerin ekonomik yansımaları yakından inceleniyor. 

İzleme raporunda yer verilen araştırmalarda öne çıkan bulgular:

  • Pandemi döneminde şiddet, eşitsizlikler ve hak ihlalleri azalmadığı gibi savunuculuk alanında bu ihlallere karşı çıkan faaliyetler de, bu faaliyetlere duyulan ihtiyaç da azalmadı. Tam aksine, pandeminin getirdiği yeni şartlarla birlikte bu ihtiyaç giderek arttı.
  • Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin Mayıs 2020’de yayınladığı “İçgörüden Aksiyona: COVID-19 Döneminde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” başlıklı raporuna göre karantina uygulanan ülkelerde, 2019-2020’de yaklaşık 243 milyon kadın şiddete maruz kaldı ve bu sayının pandemiden dolayı oluşabilecek olası güvenlik, sağlık ve ekonomi temelli sıkıntılara paralel olarak artması bekleniyor. 
  • Sosyo Politik Saha Araştırmaları Merkezi'nin (SAHA) 28 şehirde yaşayan 1.843 kadın katılımcıyla yürüttüğü araştırma raporuna göre Türkiye’de pandemi döneminde kadına yönelik şiddet %27,8 artış gösterdi. Kadınların %43’ü karantinada şiddete uğradığını belirtti.
  • SAHA’nın araştırmasında çocukların uğradıkları şiddet de kadınlara soruldu. Kadınların %19,3’ü çocuklarının şiddete uğradığını belirtti. Katılanların %45,9’u karantina sürecinin çocuklara ve kadınlara şiddeti tetiklediğini söylediler.
  • Bianet’in verilerine göre Nisan-Eylül arasındaki 6 aylık sürede 140 kadın öldürüldü, 135 şüpheli ölüm gerçekleşti, 51 kadın tecavüze ve 84 kadın tacize uğradı. 445 kadın ise şiddet gördü.
  • Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF)’nun Ağustos ayında yayımladığı rapora göre dünya çapında okul çağında olan çocukların en az üçte biri, yaklaşık 463 milyon çocuk, uzaktan eğitime erişim sağlayamadı.
  • Türkiye’de ise uzaktan eğitime geçilmesiyle dezavantajlı çocukların ve kız çocukların eğitime erişiminde sıkıntılar yaşandığı farklı araştırmalar ile raporlandı. Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV), Mayıs ayında yayınladığı “COVID 19 Döneminde TEGV Çocukları Uzaktan Eğitim Durum Değerlendirme Raporu”na göre eğitime erişmek için çocukların %59’u cep telefonu ve %50’si bilgisayar kullanırken, %4’ü hiçbir araç kullanmıyor. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD)’nün COVID-19 döneminde eğitime erişim ile ilgili yayımladığı raporda ise Türkiye’de her 4 öğrenciden birine bir bilgisayar düştüğü rapor edildi.
  • Türkiye’de KONDA’nın yürüttüğü araştırmalarda 2018 ve 2020 verileri kıyaslandığında kadınların ev içi işlere ayırdıkları emeğin 2 katından fazla arttığı görüldü. Buna paralel olarak, BM Kadın Birimi’nin Nisan ayında Türkiye’de 1.508 kişiyle yürüttüğü çalışmada kadınların %77,6’sı evin temizliğine ve düzenine, %28,7’si yaşlılara destek vermeye, %60’ı yemek yapmaya, %41’i ev alışverişine pandemi öncesi döneme göre daha fazla zaman ayırdıklarını belirttiler.

Raporun tamamına erişmek için burayı tıklayın.

Tam Zamanlı MBA Programı Online Tanıtım Toplantısı 23 Ocak'ta Gerçekleşecek

Tam Zamanlı MBA Programı Online Tanıtım Toplantısı 23 Ocak'ta Gerçekleşecek

Yönetim uygulamaları ile teoriyi birleştiren 12 ay süreli Sabancı Üniversitesi Tam Zamanlı MBA programı, kariyerine doğru noktadan başlamak ve hızla yükselmek isteyen geleceğin genç lider ve yöneticileri için tasarlandı.

Program, müfredatı içerisinde iş tecrübesi kazandırırken, uluslararası sınıf profili ve yaz döneminde yurtdışında hiçbir eğitim ücreti ödemeden sadece yaşam masraflarınızı karşılayarak katılabileceğiniz değişim (exchange) programları ile öğrencilerine uluslararası bir tecrübe sunuyor.  

Full-time MBA programıyla ilgili tüm bilgiler, 23 Ocak 2021, Cumartesi günü düzenlenecek online tanıtım toplantısında paylaşılacak. 

Toplantıya kayıt olmak için lütfen tıklayın

Tarih: 23 Ocak 2021, Cumartesi

Saat: 10:00 – 11:00

Yer:  Linki tıklayarak kayıt olabilirsiniz.

Daha fazla bilgi için, mba@sabanciuniv.edu adresine mail iletebilirsiniz!

Öğretim Üyemiz Ünal Ertan’ın projesine TÜBİTAK 1001 desteği

Öğretim Üyemiz Ünal Ertan’ın projesine TÜBİTAK 1001 desteği

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi (MDBF) Öğretim Üyesi Ünal Ertan’ın yürütücüsü olduğu proje TÜBİTAK 1001 desteği almaya hak kazandı.

 

Ünal Ertan’ın, 1001 Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında desteklenmesine karar verilen projesi "Kütle Aktaran Nötron Yıldızlarının Dönme Fazları Üzerine" başlığını taşıyor.

Söz konusu bu projenin ana hedefi bazı nötron yıldızı sistemlerinin henüz açıklanamamış, bazı ışıma ve dönme özelliklerinin yeni geliştirilen kuramsal model çerçevesinde açıklanmasıdır.    

Nötron yıldızları

Nötron yıldızları evrende doğrudan gözlenebilen en büyük kütle yoğunluğuna, en güçlü manyetik alanlara ve en yüksek dönme hızlarına sahip cisimleridir. Yaklaşık bir Güneş kütlesi ve 10 km'lik yarıçapa sahip bu cisimler dönme eksenleri etrafında saniyede yüzlerce kez dönebilirler. Nötron yıldızları, bu ekstrem koşullarda fiziğin çalışılıp, test edilebileceği müthiş bir laboratuvar sunarlar. Bu yıldızların bir kısmı çift yıldız sistemlerinde bulunmakta ve Güneş gibi normal bir eş yıldızdan üzerlerine madde akmaktadır. Çok yoğun olduklarından, kütle aktaran nötron yıldızları çok güçlü X-ışını kaynaklarıdır.

Bu ikili sistemler X ışını çift yıldızları olarak adlandırılırlar. Aktarılan kütleyle nötron yıldızının dipol manyetik alanının etkileşimi nötron yıldızının dönmesini hızlandırabilir, yavaşlatabilir ve elektromanyetik ışıma özelliklerini belirler. Bu projede, X-ışını çift yıldızlarının geleneksel modellerle açıklanamayan bazı karakteristik dönme ve eşlik eden ışıma davranışlarının kuramsal ve sayısal çalışmalara dayalı olarak açıklaması hedeflenmektedir.     

Ünal Ertan projenin önemine ilişkin şunları söyledi: “Başarılı olması durumunda, proje çalışmalarının yüksek enerji astrofiziğinde, nötron yıldızları ile ilgili uzun yıllardır anlaşılamayan bazı önemli problemlere çözüm getirebilme potansiyeli vardır. Bu çerçevede geliştirdiğimiz geniş kapsamlı kuramsal modelin ise sonraki bilimsel çalışmalara katkı sağlayacak nitelikte olması bakımından önemli olduğunu düşünmekteyiz.” 

MDBF Öğretim Üyesi Ünal Ertan’ın yürütücüsü olduğu ve iki yıl sürecek projede Sabancı Üniversitesi’nden üç doktora öğrencisi görev alacak. Ayrıca İstanbul Üniversitesi ve Ege Üniversitesi’nden birer öğretim üyesi araştırmacı olarak projeye destek verecektir.   

IICEC Haberleri Kasım & Aralık 2020

IICEC Haberleri Kasım & Aralık 2020

Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) faaliyetleri hakkında en son haber ve manşetlerin yer aldığı "IICEC Haberleri Kasım & Aralık 2020" yayında.

Okumak için lütfen tıklayın.

Yakın Galakside Magnetar Keşfi

Yakın Galakside Magnetar Keşfi

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Ersin Göğüş’ün de dahil olduğu araştırmacıların “Yakın Galakside Magnetar Keşfi” ile ilgili araştırmaları üzerine hazırladıkları bilimsel makale, Nature dergisinin 14 Ocak 2021 tarihli sayısında yayınlandı. 

Credit: NASA’s Goddard Space Flight Center/Chris Smith (USRA)

Dünya yörüngesindeki gama ışını uyduları 15 Nisan 2020 tarihinde çok kısa süren ancak muazzam miktarda enerji yayan bir olayı kaydetti. Verileri inceleyen ekipler patlamanın yakınlarda bir galakside bulunan ve çok yüksek manyetik alana sahip bir nötron yıldızından kaynaklandığı konusunda hem fikir. Bu çok kısa süreli bir gama ışını patlaması NASA'nın Fermi ve Swift gama ışını uydu teleskopları ile gözlendi.  

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Ersin Göğüş’ün de mensubu olduğu uluslararası konsorsiyum tarafından yapılan detaylı incelemeler, söz konusu patlama tayfının saniyenin binde biri gibi kısa zaman ölçeklerinde ani değişimlerini ortaya çıkardı. Magnetar patlaması ile yayılan yüksek enerjili ışımanın, çok şiddetli manyetik alanda bulunan rölativistik plazmadan kaynaklandığını öne sürülüyor. Araştırmanın tüm ayrıntıları Nature dergisinin 14 Ocak sayısında yayınlanan makalesinde ele alınıyor. 

Magnetar 

Magnetarlar evrenin en şiddetli manyetik alanlarına sahip yapıları. Bunlar aslında nötron yıldızları, fakat sıradan bir nötron yıldızından farklı. Bir magnetarın manyetik alan şiddeti Güneş'teki manyetik alanın bir trilyon katı seviyesinde. Bu şiddette manyetik alanlar nötron yıldızı yüzeylerinin parçalanmasına, yani bir nevi yıldız depremlerine yol açıyor. Meydana gelen bu depremler ise kısa süreli X-ışını ve gama ışını patlamaları ile muazzam miktarda enerjinin yayılmasına sebep oluyor. Bunlara magnetar patlaması da deniyor. Oldukça nadir gözlenen devasa magnetar patlamaları ile, Güneş'in yaklaşık 10 milyar yıllık ömrü boyunca yayabileceği toplam enerji sadece saniyeler içinde açığa çıkıyor. 

Ersin Göğüş yapılan araştırma ile ilgili şu değerlendirmede bulundu: “Çok nadir gözlenen devasa magnetar patlamaları o kadar yüksek enerjili olaylar ki, kendi galaksimizde gerçekleşirse, yani binlerce ışık yılı mesafeden gelse bile Dünya yörüngesindeki gama ışını teleskoplarını paralize ediyor. 11 milyon ışık yılı uzaklıktaki galaksiden gözlenen bu olay çok önemli bir kapı araladı. Çünkü bu olayların en fazla enerji yayılan ilk safhasını bu kadar yüksek çözünürlükle ilk defa gözlemiş olduk. Bu sayede aşırı şiddette manyetik alana maruz kalan plazmanın radyasyon özellikleri hakkında kapsamlı bilgiye ulaşabildik.”

SU Gender Dördüncü UFUK2020 Projesine Başlıyor

SU Gender Dördüncü UFUK2020 Projesine Başlıyor

SU Gender 2021’e dört farklı UFUK2020 projesiyle giriyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği mekanizmalarını güçlendirmeyi amaçlayan GEARING-Roles (2019-2022) ile farklı kentsel ölçek ve katmanlarda göç ve entegrasyonu inceleyen Re-ROOT (2021-2024) ve WHOLE-COMM (2021-2025) projelerinin yanına Ocak 2021 itibariyle yeni bir proje eklendi. UFUK2020 COVID-19 araştırma çağrısı kapsamında 162 başvuru arasından 5. sıraya yerleşerek fonlanmaya hak kazanan RESISTIRE’nin (RESpondIng to outbreaks through co-creaTIve sustainable inclusive equality stRatEgies / Salgınlarla Ortak, Yaratıcı, Kapsayıcı ve Sürdürülebilir Stratejilerle Baş Etme) toplam bütçesi 5,2 milyon Euro, Sabancı Üniversitesi bütçesi ise 247,975 Euro olacak.

European Science Foundation (Fransa) koordinatörlüğünde yürütülecek olan RESISTIRE, 9 farklı ülkeden 10 kurumu çok disiplinli ve çok sektörlü bir konsorsiyumda bir araya getiriyor: Örebro Üniversitesi (İsveç), Yellow Window (Belçika), Oxford Brookes Üniversitesi (İngiltere), Knowledge & Innovation (İtalya), Dublin Teknik Üniversitesi (İrlanda), Sabancı Üniversitesi (Türkiye), Deusto Üniversitesi (İspanya), Çek Cumhuriyeti Bilim Akademisi Sosyoloji Enstitüsü (Çek Cumhuriyeti), Sciensano (Belçika).

Halk sağlığı, beşerî bilimler, sosyal bilimler ve STEM alanlarını bütünleyen konsorsiyum, antropoloji, tasarım, ekonomi, eğitim, iş araştırmaları, çevre bilimleri, toplumsal cinsiyet çalışmaları, sağlık bilimleri, hukuk, yönetim bilimleri, siyaset bilimi, ürün geliştirme, psikoloji, sosyal sağlık çalışmaları, sosyoloji ve istatistik gibi alanlardan uzmanları bir araya getiriyor. Toplam 30 ülkeyi kapsayacak araştırma, 8 ülkede konsorsiyum üyeleri tarafından, 22 ülkede ise Ulusal Araştırmacı Ağı tarafından yürütülecek. Sabancı Üniversitesi ayağında Ayşe Gül Altınay ve Kristen Sarah Biehl’in yürütücülüklerini yapacakları projeyi Aslı İkizoğlu, Ayşecan Terzioğlu, Gülru Göker ve Hülya Adak’ın da yer aldığı çok disiplinli bir araştırma ekibi hayata geçirecek.

RESISTIRE’in iki temel amacı bulunuyor. Birincisi, COVID-19 salgınının yarattığı sosyal eşitsizliklerin 30 ülkedeki davranışsal, toplumsal ve ekonomik sonuçlarını ve bunlara karşı geliştirilen politikaları incelemek. İkincisi ise, eşitsizlikleri azaltmaya, bireysel ve toplumsal dayanıklılığı artırmaya yönelik etkin ve yaratıcı politikaların ve uygulamaların tasarlanmasına, geliştirilmesine ve (karar alıcılar, sivil toplum kuruluşları ve paydaşlar tarafından) farklı politika alanlarında hayata geçirilmesine ön ayak olmak.

COVID-19 üzerine yapılan ilk araştırmalar, pandeminin cinsiyet ve toplumsal cinsiyet ekseninde eşit olmayan etkilerine dikkat çekiyorlar: Farklılaşan ölüm oranları, gerek karantinaların sonucu olarak, gerekse sağlık işgücünün kadın ağırlıklı olması sebebiyle eşit dağılmayan bakım yükü ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin artması gibi. Toplumsal cinsiyete dayalı eşitsizliklerin ekonomik sınıf, yaş, engellilik durumu ve (ırk, etnik köken, din, inanç, cinsellik, cinsiyet kimliği gibi) diğer eşitsizliklerle kesiştiği yaklaşımını esas alan RESISTIRE, pandeminin etkilerini toplumsal cinsiyet ve diğer eşitsizliklerin kesişim noktalarına odaklanan 'gender+' perspektifinden incelemeyi hedefliyor. Son yıllarda, sağlık politikalarının eşit olmayan etkilerini anlayabilmek ve kapsayıcı, sosyal adalete dayalı politikalar tasarlayabilmek amacıyla geliştirilen “kesişimselliğe dayalı politika analizi çerçevesi” RESISTIRE’nin analitik temelini oluşturuyor. Uygulama bağlamında ise proje, Avrupa Cinsiyet Eşitliği Stratejisi (EC 2020), temel insan hakları ve (Pekin Platformu’nun geliştirdiği) çevresel adalet anlayışına dayanıyor.  

2021-2023 yılları arasında toplam 24 ay sürecek olan RESISTIRE, birlikte yaratma, çözüm üretme ve inovasyona dayalı tasarım-odaklı bir metodoloji benimsemekte. Projenin temelini oluşturan katılımcı yaklaşımla, sivil toplum kuruluşları ve paydaşlar gerek danışma gerekse birlikte yaratma süreçlerinde etkin rol alacaklar, projeye başından sonuna dahil olacaklar. Projenin çalışma planı (6-8 aylık) üç döngüden oluşacak şekilde tasarlandı. Her bir döngüde salgın politikalarının etkileri (hem nicel hem nitel olarak) araştırılacak, araştırma sonuçlarını daha derinden anlamak, iç görüler geliştirmek ve uygulamaya yönelik araçlar tasarlamak üzere tüm paydaşların katılacağı ortak tasarım atölyeleri düzenlenecek, üretilen bilgi yaygınlaştırılacak, politika önerileri geliştirilecek ve üretilen politika ve araçları hayata geçirecek paydaşların güçlendirilmesi için çalışmalar yürütülecek.

Antropoloji, sosyoloji, siyaset bilimi, edebiyat, coğrafya, kültürel çalışmalar, ve toplumsal cinsiyet çalışmalarını içeren çok disiplinli araştırma ekibiyle SU Gender, bu proje kapsamında, pandeminin Türkiye’de yarattığı veya derinleştirdiği eşitsizlikleri kesişimsel toplumsal cinsiyet bakış açısıyla inceleme, toplumun farklı kesimlerinde bu sürecin nasıl deneyimlendiğini anlama ve alanda çalışan tüm paydaşlarla birlikte yaratıcı stratejiler ve etkin politikalar geliştirme yolunda çalışmalar yürütecek.

 

SU-IMC Tematik Seminer Serisi'nin yeni konuğu Spilios Fassois

SU-IMC Tematik Seminer Serisi'nin yeni konuğu Spilios Fassois

SU-IMC Tematik Seminer Serisi, Spilios Fassois'in "Vibration Based Robust Structural Health Monitoring (SHM) Under Varying Operating Conditions & Uncertainty: Principles & Advances" konulu semineri ile devam ediyor. 

Kayıt olmak için lütfen tıklayınız.

Sabancı Üniversitesi Tümleştirilmiş Üretim Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (SU-IMC), yeni nesil bütüncül imalat süreçlerinin en son kurumsal, organizasyonel ve teknik gelişmelerini anlamak ve bunları önceliklendirmek için akademi ve endüstrinin farklı seviyelerinde tematik çevrimiçi bir seminer dizisi başlatıyor.

SU-IMC Tematik Seminer Serisi programı aşağıdaki gibidir:

Rekabet Öncesi Araştırma Platformu NANOSİS’E 64.6 milyon TL destek

Rekabet Öncesi Araştırma Platformu NANOSİS’E 64.6 milyon TL destek

Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin (SUNUM) liderliğini yaptığı NANOSIS Platformu’na TÜBİTAK’tan 64.6 milyon TL destek sağlandı. TÜBİTAK 1004 Programı kapsamında kurgulanan Rekabet Öncesi Araştırma Platformu, 6 araştırma programından oluşuyor. 

Liderliğini Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Merkezi SUNUM’un yaptığı Rekabet Öncesi Araştırma Platformu NANOSIS, sağlıkta takip ve tanıya yönelik nanoteknolojik bileşen, ürün ve sistemler için TÜBİTAK tarafından 64.6 milyon TL ile desteklendi. TÜBİTAK 1004 Programı kapsamında kurgulanan platform; SUNUM, Sabancı Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesi ile KORDSA A.Ş. ve Arçelik A.Ş.’nin yöneticiliğini yaptığı 6 Araştırma Programını kapsıyor. 

SUNUM Direktörü Prof. Dr. Fazilet Vardar, program ile ilgili yaptığı açıklamada “NANOSIS Platformu’nun teması kurgulanırken, COVID-19 öncesi dönemde olunmasına rağmen, önemli bir öngörü ile günümüzde enfeksiyon hastalıklarının birincil öncelikli sağlık tehdidi haline geleceği görüşüne dayandırılmıştır. SUNUM olarak farklı yetkinliklere sahip kurumların yöneticiliğini yaptığı 6 Araştırma Programı ile ülkemiz için örnek olabilecek nitelikte bir Rekabet Öncesi Stratejik İş Birliği Platformunun öncülüğünü yapmaktan memnuniyet duyuyoruz” dedi. 

NANOSIS Platformu’nun teması COVID-19 öncesi dönemde oluşturuldu. Gelecek öngörüsü ile günümüzde enfeksiyon hastalıklarının birincil öncelikli sağlık tehdidi haline geleceği görüşüne dayandırılarak, “sağlık için takip ve tanıya yönelik hızlı, ekonomik ve özgün nanoteknolojik bileşen, ürün ve sistemlerinin geliştirilmesi” alanını odağına aldı. Platform böylelikle; kaliteli, yaygın ve ekonomik sağlık hizmetlerine yönelik erken tanı ve önleyici yaklaşım ihtiyacını karşılayacak projeleri ve prototipleri kapsaması ile daha da önem kazandı. 

NANOSIS Platformu, 4 yıl boyunca TRL 6 düzeyinde 23 prototip üretmeyi amaçlıyor. Buna göre; nano-malzemelere dayanan, minyatürleştirilebilir, kullanımı kolay, sağlam, endüstriyel süreçlere uygun, değişik hassasiyet seviyelerinde ve düşük maliyetli algılayıcılar geliştirilmesi nihai hedefine yönelik 15 teknik proje hayata geçirilecek. Araştırma Platformu’nun Toplumsal ve sosyo-ekonomik etkileri ayrı bir proje ile ölçülecek. Projelerin 1 Şubat 2021’de  başlaması bekleniyor. 

Projelerin çıktıları; tanı kitleri, biyosensörler ve evde sağlık kavramları gibi önleyici tıp çalışmaları ve kontaminasyon çeşidinin moleküler yöntemlerle saptanması gibi uygulamaları içeriyor. Proje çıktılarının uygulama alanları olarak hasta başı test (Point Of Care POC) sensörleri, tanı kitleri ve biyoçipler, çevre ve halk sağlığına yönelik algılayıcılar, ilaç ve kimya endüstrisinde ürün geliştirme, ürün bileşen analizleri ve kalite kontrolleri, gıda güvenliği ve biyolojik/kimyasal saldırı önlenmesi konuları önceliklendirildi. 

NANOSIS Platformu ve TÜBİTAK 1004 Programı Hakkında: 

NANOSIS Platformu, üyeleri olan 24 kurum ve kuruluş ortak bir FMH ve yönetişim sözleşmesi üzerinde mutabakat sağlayabilmiş, ülkemiz için örnek olabilecek nitelikte bir Rekabet Öncesi Stratejik İş Birliği Platformu’dur. TÜBİTAK 1004 Programı, yükseköğretim kurumları araştırma altyapılarının, Ar-Ge/Tasarım merkezleri ve kamu Ar- Ge birimleri ile iş birliği yaparak ihtisaslaşması ve mükemmeliyet merkezi haline gelmesi için ulusal hedef ve politikalar kapsamında belirlenen öncelikli alanlarda, yurt içinde yapılan, izlenebilir hedefleri olan, bilimsel nitelikli, ticarileşme potansiyeli yüksek araştırma programlarını desteklemeyi amaçlamaktadır.

Ali Koşar’a Applied Thermal Engineering dergisinde konu editörlük görevi

Ali Koşar’a Applied Thermal Engineering dergisinde konu editörlük görevi

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve SUNUM Araştırmacısı Ali Koşar, Elsevier bünyesindeki Applied Thermal Engineering dergisinde Konu Editörü olarak üç sene boyunca görev yapacaktır.  

Ali Koşar Applied Thermal Engineering dergisine gönderilecek makalelerin hakem değerlendirme süreçlerini spesifik konular için yönetecektir. 

Applied Thermal Engineering

Applied Thermal Engineering dergisi Termal Bilimler alanında en prestijli dergilerden biridir ve CiteScore değeri 8.8’dir. Enerji Mühendisliği ve Güç Teknolojisi (18/216) ve Endüstriyel ve İmalat Teknolojisi (15/340) kategorilerindeki dergilerin ilk % 10'luk diliminde yer almaktadır. 

"Türkiye'de ve Dünyada Kadın"

"Türkiye'de ve Dünyada Kadın"

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM)’nin, koronavirüs salgını sebebiyle bu süreçte karşılaşılan sorunlara birlikte çözüm bulmak, olası ortak zeminleri analiz etmek ve akademik araştırmalarla desteklenen fikir alışverişi için başlattığı “Salgın ve Toplum” webinar serisi devam ediyor.

 

12 Ocak Salı saat 15.00'te yapılacak webinar toplantısının bu bölümünün başlığı "Türkiye'de ve Dünyada Kadın". Moderatörlüğünü İPM Araştırma ve Akademik İlişkiler Koordinatörü Senem Aydın Düzgit’in yapacağı bu bölümün konuşmacıları, Işık Üniversitesi’nden Doğu Durgun ve Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesinden Ayşe Betül Çelik ile Zeynep Gülru Göker’den oluşuyor. 

Salgın ve Toplum webinarına bekliyoruz. 

12 Ocak Salı 15:00 

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM), 2001 yılından bu yana küreselleşmenin çoklu krizlerinin tartışılması amacıyla iklim değişikliğinden kutuplaşmaya, göçten çatışma çözümüne, demokratikleşmeden transatlantik ilişkilere kadar birçok alandaki soru ve sorunları ele almak amacıyla nitelikli ve kanıta dayalı araştırmalar gerçekleştiriyor. Bu çalışmalar ışığında akademisyenler, uzmanlar, STK’lar ve öğrencilere yönelik bir tartışma platformu sağlamak, topluma ve karar alıcılara sağlam politika önerileri sunmak için bağımsız çalışmalar yürütüyor. 

Kayıt linki: https://event.webinarjam.com/register/138/oyxpkhn0

Abone ol