SUOyuncuları, ÇEKOM bünyesindeki çocuklarla buluşuyor

SUOyuncuları, ÇEKOM bünyesindeki çocuklarla buluşuyor

Sabancı Üniversitesi Tiyatro Kulübü oyuncuları, Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi (ÇEKOM) bünyesindeki çocuklarla buluşuyor.                                 

Sabancı Üniversitesi Tiyatro Kulübü oyuncuları (SUOyuncuları), online platformda bir sosyal sorumluluk projesine imza attı. Balıkesir Çocuk Evleri Koordinasyon Merkezi (ÇEKOM) bünyesindeki çocuklar ile online platformda buluşan SUOyuncuları, yeterli sosyal desteğe ulaşamayan çocukların özgüvenini, kendilerini ifade edebilme becerisini ortaya çıkarmayı ve onlara tiyatroyu sevdirmeyi amaçlıyor. 

Geçtiğimiz yıllarda çocuklara yönelik tiyatro oyunları düzenleyerek binlerce çocuğun hayatına dokunan SUOyuncuları, pandemi sürecinin kendilerini engellemesine izin vermedi. ÇEKOM ile iletişim halinde olan SUOyuncuları, düzenledikleri haftalık etkinlikler ile çocuklar ile buluşuyor. 

12 Aralık 2020 Cumartesi günü Zoom platformu üzerinden gerçekleşen ilk tanışma buluşmasında tiyatro kulübü öğrencileri, çocuklara yönelik online oyunlar düzenledi ve kendilerini tanıttı. SUOyuncularının ÇEKOM bünyesindeki çocuklarla bir sonraki buluşması 26 Aralık 2020 Cumartesi günü gerçekleşecek.

The Future Seminar Serisi’nin yeni konuğu Ozan Biçen

The Future Seminar Serisi’nin yeni konuğu Ozan Biçen

Akademik Destek Programı tarafından organize edilen The Future Seminar Series, Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Ozan Biçen'in  “Computational Prototypes and Biomarkers for Physiological Monitoring and Biochemical Sensing” konulu semineri ile devam ediyor. 

"Computational Prototypes and Biomarkers for Physiological Monitoring and Biochemical Sensing" konulu seminer 25 Aralık 2020, Cuma günü saat 16.30'ta gerçekleşecek. Semineri izlemek için lütfen tıklayın.  

Subject Based Discussions'ın yeni konuğu Sinan Erensü

Subject Based Discussions'ın yeni konuğu Sinan Erensü

Akademik Destek Programı tarafından organize edilen "Subject-Based Discussions", 2019/20 Mercator-İPM Araştırmacısı Sinan Erensü’nün "What does Justice have to do with Climate Change?" konulu semineri ile devam ediyor. 

Güncel yerel ve küresel konuların tartışıldığı Subject-Based Discussions seminer serisi, sosyal bilimler (psikoloji, tarih, siyaset bilimi, iktisat, uluslararası ilişkiler vs.) alanında öğrencilerde farkındalık yaratmaya devam ediyor. "What does Justice have to do with Climate Change?" konulu seminer 24 Aralık Perşembe saat 18.40'ta online olarak gerçekleşecek. Semineri izlemek için lütfen tıklayın

 What does Justice have to do with Climate Change?

Sinan Erensü

2019/20 Mercator-IPC Fellow & Boğaziçi University, Sociology Department

Climate change is an immense global challenge calling for immediate action and radical transformation of the world economy. To address it successfully, however, requires recognition of past and contemporary injustices at multiple scales. While it is true that climate change targets the entire world, it is also true that its impacts will be distributed unevenly across the globe. What makes a solution even more complicated is the simple fact that humanity is not equally responsible for the dynamics that have caused climate change in the first place. The term climate crises points to the unequally and contradictory character of climate change as much as the social and ecological calamities it produces. This talk discusses the climate crisis from the climate justice perspective and points to the local and global struggles of climate justice activists.

“Sabancı Üniversitesi’nin öğrenci ve akademisyenlere alan açarak verdiği desteği önemli buluyorum”

“Sabancı Üniversitesi’nin öğrenci ve akademisyenlere alan açarak verdiği desteği önemli buluyorum”

"Feminist Harekette Duygu/Duygulam, Zamansallık ve Güvenli Mekan: 2000'lerde İstanbul'daki Feminist Aktivistler Arası İlişkiler Örneği” çalışmasıyla Şirin Tekeli 2020 Araştırma Ödülü kazanan mezunumuz Yonca Cingöz, “Bu ödül saha çalışmamın ilk aşamasında pandemi nedeniyle duraksadığım ve doktoradaki pek çok arkadaşım gibi tez çalışmamın akıbetiyle ilgili karamsarlığa düşmek üzere olduğum bir zamana denk geldi ve motivasyonumu artıran çok değerli bir destek oldu” diyor. Ayrıca “Mezunu olduğum Sabancı Üniversitesi’nin de hem SU Gender ve ilgili program ve dersleri sürdürmesiyle hem de güvenli bir kampüs yaratma çabasında öğrenci ve akademisyenlere alan açarak verdiği desteği önemli buluyorum” açıklamasında bulunuyor.

Mezunumuz Yonca Cingöz ile Şirin Tekeli 2020 Araştırma Ödülü vesilesiyle özel bir söyleşi gerçekleştirdik. 

Öncelikle kısaca kendinden bahsedebilir misin? 

Elbette. Ankara’da doğup büyüdüm, üniversiteyi kazanınca İstanbul’a geldim. Sabancı Üniversitesi’nde tam burslu olarak okudum, 2004 yılında Toplumsal ve Siyasal Bilimler programından mezun oldum. İstanbul Bilgi Üniversitesi Kültürel İncelemeler Programı’nda yüksek lisansa başladım fakat babamın vefatı, koşullarımın değişmesi ve akademisyenlerle yaşadığım bazı olumsuz deneyimler üzerine iş hayatına girdim. Akademik çalışmama uzun bir ara verdim. Gazetecilik, editörlük yaptım. Yayıncılık alanında bir dernekte koordinatörlük yaptım. 2013’te “Feminist Felsefe ve Deleuze” başlıklı tezimi vererek yüksek lisansımı tamamladım. Ertesi yıl anne oldum. 2017’de Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Genel Sosyoloji ve Metodoloji Bölümü’nde doktoraya başladım. Şu anda bir vakıfta koordinatörüm ve doktoramın tez aşamasındayım. Aynı zamanda birkaç yıldır serbest olarak kurmaca dışı çeviriler yapıyorum. İki çevirim yayımlandı.              

Şirin Tekeli Araştırma Ödülü'ne başvurmaya nasıl karar verdin? Süreç nasıl ilerledi? 

Güncel feminist çalışmalarla yakından ilgilendiğim için Şirin Tekeli Araştırma Ödülü’nü alan çalışmaları da takip ediyordum. Doktora tez aşamasına geldiğimde başvurmayı düşünüyordum. Tasarladığım gibi oldu aslında. Dolayısıyla ödül alan araştırma önerim, doktora tez çalışmama dayanıyor. Onun saha çalışmasının bir bölümünü kapsıyor. Başvuru sürecinde bir ay kadar yoğun çalışarak araştırma önerimi olgunlaştırdım. Böylece aynı zamanda doktora tezimin literatür incelemesini ve saha araştırması planını da gözden geçirip güncellemiş oldum. 

Araştırma konundan biraz bahsedebilir misin? Araştırma süreciyle ilgili şu anda ne aşamadasın? 

Araştırma konumun başlığı, "Feminist Harekette Duygu/Duygulam, Zamansallık ve Güvenli Mekan: 2000'lerde İstanbul'daki Feminist Aktivistler Arası İlişkiler Örneği”. Araştırmamda 2000’lerde Türkiye’de feminist harekette yer almış aktivistler arasındaki ilişkileri duygu/his/duygulam (affect), zamansallık ve güvendelik (safety) bağlamında inceleyeceğim. Bu dönemde İstanbul’da faal olan bağımsız feminist örgütlerde yer almış aktivistlerle derinlemesine görüşmelere ve belge taramasına dayanacak olan çalışmam, anlatı analizi ve söylem analizi yöntemlerinden ve feminist aktivist hafızanın paylaşılması ve aktarımına, aktivizm duygularının hatırlanmasına bakan güncel literatürden beslenecek. İlk olarak literatür taramamı yaptım ve üç görüşmeyi tamamladım. Dergi taraması ve görüşmelerle devam edeceğim. 

Araştırmanla ilgili beklenti ve hedeflerini paylaşabilir misin?

Araştırmamın sonunda feminist “güvenli mekan”lar (safe space) yaratmanın olanakları üzerine ilk sonuçlara ulaşmayı ve sunumda ilgili araştırmacılarla paylaşıp tartışarak bu analizi geliştirmeyi bekliyorum. Sunumun hemen ardından doktora tez çalışmamın analiz sürecine geçeceğim. 

Ödülle ilgili duygu ve düşüncelerini alabilir miyiz? 

Bu ödül saha çalışmamın ilk aşamasında pandemi nedeniyle duraksadığım ve doktoradaki pek çok arkadaşım gibi tez çalışmamın akıbetiyle ilgili karamsarlığa düşmek üzere olduğum bir zamana denk geldi ve motivasyonumu artıran çok değerli bir destek, ömürlük bir hatıra oldu. Bu vesileyle bu ödülün sürmesinde, bu sayede her yıl pek çok ufuk açıcı araştırma sürecinden haberdar olmamızda emeği olan SU Gender ekibine ve önerimi ödüle layık gören jüri üyelerine tekrar teşekkür etmek istiyorum.

Türkiye'de yürütülen toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmalarını nasıl görüyorsun? Bu kapsamda SU Gender'ın yürüttüğü çalışmaları değerlendirebilir misin? Genel anlamda Sabancı Üniversitesi'nin bu alana katkısını ele alabilir misin? 

Türkiye’de toplumsal cinsiyet ve kadın çalışmalarını feminist öznellikleri biçimlendiren ve feminist aktivizmi besleyen en temel damarlardan biri olarak görüyorum. Pek çok genç kadın bu bölümlerde okuyarak ve bu bölümlere hayat veren hocalarından öğrendiklerinin heyecanıyla sokak aktivizmine katıldı veya feminist fikirleri ve tutumları gündelik hayata yansıtarak çevresindekileri etkiledi, değiştirdi. Bugün dünyada toplumsal cinsiyet karşıtı hareketlerin yükseldiği; toplumsal cinsiyet, kadın ve cinsellik çalışmaları bölümlerinin, araştırma merkezlerinin bütçelerinin kesildiği ve seslerinin kısılmaya çalışıldığı bir dönemde varlık ve etkinlik sürdürmelerinin önemi daha da büyük. SU Gender çalışkan ekibi sayesinde bu alanda akademik program ve yayınlarla sınırlı kalmayıp, ödüller vererek, eğitimler, hafıza yürüyüşleri gibi çeşitli etkinlik biçimlerini benimseyerek çok farklı gruplara bilgi ve deneyimi yayma çabası gösterdiğinden bu alandaki merkezler arasında çok değerli bir konumda bana göre. Mezunu olduğum Sabancı Üniversitesi’nin de hem SU Gender ve ilgili program ve dersleri sürdürmesiyle hem de güvenli bir kampüs yaratma çabasında öğrenci ve akademisyenlere alan açarak verdiği desteği önemli buluyorum.  

Çevrimiçi çocuk atölyeleri yeni yılda da devam ediyor

Çevrimiçi çocuk atölyeleri yeni yılda da devam ediyor

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi Öğrenme Programları, farklı yaş gruplarından çocuklara yönelik etkinliklerine yeni yılda da devam ediyor. Ocak ayı boyunca hafta sonları gerçekleştirilecek çevrimiçi atölyeler, resimden grafitiye, felsefeden satranca geniş bir yelpazeden temalar içeriyor.

 

Doodle Atölyesi

Doodle Atölyesi’nde çocuklar, karalama veya gelişigüzel çizme olarak da tanımlanabilecek doodle çizimleriyle kendi karakterlerini oluşturacak.

Felsefe Atölyesi

Çocuklara eleştirel bakış açısı, yaratıcı düşünce ve ifade güçlerini geliştirmeleri için araçlar sunan Felsefe Atölyesi, felsefi soruların rehberliğinde gerçekleştirilen çalışmalar içeriyor. Çocuk edebiyatı metni, kısa film veya şarkı formatında eserler üzerinden kavram ve olayları irdelemenin amaçlandığı çalışmada, çocuk kitapları yazarı Leo Lionni’nin Pezzetino adlı kitabı parça ve bütün ilişkisi, birey olma, ait olma/olmama, kimlik konuları ele alınacak.

Grafiti Atölyesi

Grafiti üzerine interaktif bir sunum içeren Grafiti Atölyesi’nde dünyanın önde gelen grafiti sanatçılarından Eduardo Kobra’nın çalışmaları incelenecek. Grafiti türleri ve terimlerine dair bilgilendirilecek katılımcılar aynı zamanda kendi grafiti tasarımlarını gerçekleştirecek.

Hayalimdeki Şehir Atölyesi

İlk şehir ne zaman kuruldu? Bu şehirde nasıl evler vardı? Yaşadığınız şehri nasıl görüyorsunuz? Geçmişten bugüne şehirlerin tartışılacağı Hayalimdeki Şehir Atölyesi’nde katılımcılar aynı zamanda kendi şehirlerini de tasarlayabilecek.

Ressamlarla Renklerin İzinde Atölyesi

Ressamlarla Renklerin İzinde Atölyesi’nde çocuklar Mondrian, Gauguin, Picasso ve Van Gogh’un da aralarında bulunduğu ressamların eserleri rehberliğinde renk kavramı üzerine düşünecek, sonrasında da bu çalışmadan hareketle kendi tablolarını oluşturacak.

Satranç Atölyesi

Satranç Atölyesi’nde çocuklar satranç taktiklerini ve klasik oyunları inceleyecek; dikkat, plan yapma ve problem çözme becerisini artırmaya yönelik oyunlara katılacak. Böylece satrancın kontrollü zaman kullanımı, farklı işlevlere sahip taşlardan hareketle organizasyon becerisi ve empati yeteneği gibi unsurlara katkılarından faydalanabilecekler.

Zoom servisi üzerinden gerçekleştirilecek çevrimiçi atölyeler Sakıp Sakıp Müzesi web sitesi üzerinden satın alınabilecek.

Sabancı Üniversitesi’ne Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü Desteği

Sabancı Üniversitesi’ne Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü Desteği

Sabancı Üniversitesi Araştırmadan Sorumlu Rektör Yardımcısı, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi (MDBF) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Yıldız ve SU-IMC Araştırmacısı Doç. Dr. Burcu Saner Okan’ın Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Bertan Beylergil ile birlikte kurguladıkları ve sundukları proje, BOREN (Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü) “Organobor Bileşikleri ve Borlu Polimerlerin Üretimi ve Uygulamaları” çağrısı kapsamında desteklenmeye hak kazandı. 

Sabancı Üniversitesi’nin yürütücü olduğu “Havacılık ve uzay sistemlerinin ısıl yönetiminde kullanılabilecek çok-fonksiyonlu hekzagonal bor nitrür (h-BN) takviyeli termoset ve termoplastik esaslı hibrit kompozitlerin tasarımı ve geliştirilmesi” başlıklı projede, Eurotec Mühendislik Plastikleri firması sanayi paydaşı ve İspanya’dan Plastik Araştırma Merkezi AIMPLAS altyüklenici olarak yer alıyor. Ayrıca projeyi destekleyen kuruluşlar BOEING, TUSAŞ ve ROKETSAN da proje boyunca üretilen malzemelerin sahip olması gereken özellikleri paylaşacak ve yönlendirici bir rol üstlenecekler. 

İki yıl sürecek olan proje, havacılık sektöründeki ısıl yönetim uygulamalarında kullanılabilecek sektöre yönelik ticarileşme potansiyeli olan h-BN katkılı termoset ve termoplastik kompozit sistemlerin ve farklı ara ürünlerin üretim ve karakterizasyonunu kapsıyor.

SU-IMC Tematik Seminer Serisi'nin yeni konuğu Yiğit Karpat

SU-IMC Tematik Seminer Serisi'nin yeni konuğu Yiğit Karpat

SU-IMC Tematik Seminer Serisi, Yiğit Karpat'ın "Model based investigation of cutting tool-workpiece interactions during machining of CFRPs" konulu semineri ile devam ediyor. 

Kayıt olmak için lütfen tıklayınız.

Sabancı Üniversitesi Tümleştirilmiş Üretim Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (SU-IMC), yeni nesil bütüncül imalat süreçlerinin en son kurumsal, organizasyonel ve teknik gelişmelerini anlamak ve bunları önceliklendirmek için akademi ve endüstrinin farklı seviyelerinde tematik çevrimiçi bir seminer dizisi başlatıyor.

SU-IMC Tematik Seminer Serisi programı aşağıdaki gibidir:

“Sharing Experiences” Serisinin yeni konuğu Erhan Budak

“Sharing Experiences” Serisinin yeni konuğu Erhan Budak

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi (MDBF) içinde bulunduğumuz güz döneminde Sharing Experiences isimli yeni bir etkinlik serisi başlattı.

Öğretim üyelerimizin seçtikleri bir konuda önemli ve ilham verici buldukları deneyimleri diğer öğretim üyeleri ile paylaştığı etkinlik serisi, interaktif olması dolayısıyla katılımcılara yeni ve heyecan verici bir ‘birbirinden öğrenme ortamı’ yaratıyor.

Sharing Experinces Serisi, MDBF Öğretim Üyesi Kamer Kaya’nın 25 Kasım 2020 tarihinde gerçeleştirdiği  “High Performance Computing Center of Turkey” başlıklı konuşma ile başladı.

Kamer Kaya, bu seminerde hibe başvuru süreçlerinde edindiği deneyimleri ve önemli bilgileri katılımcılar ile paylaştı.

Sharing Experinces Serisi’nin ikinci konuşması 23 Aralık 2020 tarihinde MDBF Öğretim Üyesi Erhan Budak tarafından ‘A Short Story of Manufacturing Research Lab’ başlığı ile gerçekleşecek.

Seminerde Erhan Budak, uzun ve zorlu bir süreç olan laboratuvar kurma deneyiminden ve çıkardığı derslerden bahsedecek.

Sharing Experiences serisi, 2020-2021 akademik yılında farklı öğretim üyeleri ve birbirinden ilginç konularla ilham vermeye devam edecek. Beklemede kalın…

Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü Konferansı ve Ödül Töreni, 26 Aralık 2020

Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü Konferansı ve Ödül Töreni, 26 Aralık 2020

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Mükemmeliyet Merkezi‘nin (SU Gender) 2009 yılında hayatını kaybeden akademisyen ve aktivist Dicle Koğacıoğlu anısına düzenlediği “Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü”nü kazananlar 26 Aralık 2020, Cumartesi düzenlenecek çevrimiçi (online) konferansta açıklanacak.


Dicle Koğacıoğlu Makale Ödülü, Mor Sertifika, Cins Adımlar, Dönüştürücü Aktivizm, Cinsiyet Eşitliği gibi programlarıyla 10 yıldır Türkiye‘de toplumsal cinsiyet alanında farkındalık yaratmak için çalışan SU Gender tarafından Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi’nin desteğiyle 2010 yılından bu yana veriliyor. Ödüller, Türkiye toplumu ve kültürü üzerine toplumsal cinsiyet odaklı araştırmaları desteklemeyi ve genç araştırmacıları teşvik etmeyi amaçlıyor.

Aşağıdaki linkten kayıt olarak konferans ve ödül törenine katılabilirsiniz. 

Tarih: 26 Aralık 2020, Cumartesi
Saat: 13.30-17.00
Kayıt linki: www.bit.ly/DicleK2020 (Zoom uygulaması üzerinden düzenlenecektir.)

KONFERANS PROGRAMI

13.30-14.30 AÇILIŞ SOHBETİ

14.30-16.30 PANEL

  • Kolaylaştırıcı: Aslı İkizoğlu
  • Biray Anıl Birer, “Kadınların Modernleşme Deneyimlerinden Fragmanlar: Bir Maden Kenti Değirmisaz”
  • Burcu Hatipoğlu, “Taşra Sıkıntısı ve Taşrayı Sevmek: Kütahya'daki Somalili Mülteci Kadınlar Örneği”
  • Begüm Üstün, “Erken Cumhuriyet Dönemi Kadın Cinayetlerinin İstanbul Gazetelerine Yansıma Biçimleri (1923-1945)”
  • Şeyma Gümüş, “Tecavüzcü Ötekiler, Ötekileştirilen Kadınlar: Ömer Seyfettin’in Hikayelerinde Cinsel Şiddet ve Kadın Bedeni”
  • İpek Bozkaya, “Belirlenimsizliğin Siyasi Potansiyeli ve Queer Soybilimci Olarak Reşat Ekrem Koçu”

16.30-16.45 ARA

16.45-17.00 ÖDÜL TÖRENİ

"Paris Anlaşması'nın 5. Yılında COVID-19 Pandemisi ve İklim Krizi"

"Paris Anlaşması'nın 5. Yılında COVID-19 Pandemisi ve İklim Krizi"

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM)’nin, koronavirüs salgını sebebiyle bu süreçte karşılaşılan sorunlara birlikte çözüm bulmak, olası ortak zeminleri analiz etmek ve akademik araştırmalarla desteklenen fikir alışverişi için başlattığı “Salgın ve Toplum” webinar serisi devam ediyor. 

 
22 Aralık Salı saat 15.00'te yapılacak webinar toplantısının bu bölümünün başlığı "Paris Anlaşması'nın 5. Yılında COVID-19 Pandemisi ve İklim Krizi". Moderatörlüğünü İPM İklim Değişikliği Çalışmaları Koordinatörü Ümit Şahin’in yapacağı bu bölümün konuşmacıları, 2015/16 Mercator-İPM Araştırmacısı Hande Paker, Avrupa İklim Ağı’ndan Gökşen Şahin ile 2019/20 Mercator-İPM Araştırmacısı ve Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Sinan Erensü’den oluşuyor. 

Salgın ve Toplum webinarına bekliyoruz. 

22 Aralık Salı 15:00  

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM), 2001 yılından bu yana küreselleşmenin çoklu krizlerinin tartışılması amacıyla iklim değişikliğinden kutuplaşmaya, göçten çatışma çözümüne, demokratikleşmeden transatlantik ilişkilere kadar birçok alandaki soru ve sorunları ele almak amacıyla nitelikli ve kanıta dayalı araştırmalar gerçekleştiriyor. Bu çalışmalar ışığında akademisyenler, uzmanlar, STK’lar ve öğrencilere yönelik bir tartışma platformu sağlamak, topluma ve karar alıcılara sağlam politika önerileri sunmak için bağımsız çalışmalar yürütüyor.  

Kayıt linki: https://event.webinarjam.com/register/134/2zok3t84

Abone ol