Zamanımızın en önemli ve yaratıcı sanatçılarından biri olarak kabul edilen David Hockney’nin eserleri, Baharın Gelişi, Normandiya, 2020 sergisi ile ilk defa Türkiye’ye geliyor.
Sakıp Sabancı Müzesi, Akbank iş birliğiyle 20. ve 21. yüzyılın en ilham verici sanatçılarından David Hockney’nin Baharın Gelişi, Normandiya, 2020 sergisine ev sahipliği yapacak. Daha önce Londra’daki Royal Academy’de ve Brüksel’deki Bozar’da sanatseverlerle buluşan serginin üçüncü durağı Sakıp Sabancı Müzesi olacak.
Kariyeri boyunca yeni teknolojileri ve sanat yapmanın farklı yöntemlerini araştıran Hockney, 2000’lerden itibaren iPhone ve iPad ile çizim yapıyor. Söz konusu teknolojik arayışının doruk noktası olan bu sergi, sanatçının baharın gelişini müjdeleyen iPad resimlerinin 116 tanesini içeriyor. Bunların tamamı 2020'de, Covid-19 salgınının ilk dönemi sırasında, Normandiya'daki evinde üretildi.
Bu “resimler”, Hockney'nin meyve ağaçları, çalılar, çiçek bahçeleri, gölet ve nehirler, tarlalar ve uzak tepelere uzanan bir manzarada çalıştığını, baharın senelik yolculuğunu çıplak ağaçlardan tomurcuk ve çiçeklere, bol yeşil yapraklara kadar yakaladığını gösteriyor. Sergi baharın başından sonuna bir hikayesi, adeta bir kutlaması niteliğinde ve doğal dünyanın mucizelerini, sürekli yenilenişini, yaşam döngüsünü bize hatırlatıyor.
Baharın Gelişi, Normandiya, 2020 sergisi, 11 Mayıs – 29 Temmuz tarihleri arasında Akbank’ın desteğiyle Sakıp Sabancı Müzesi’nde sanatseverlerle buluşacak.
Şu anda satışta olan Çok Girişli Biletler, Baharın Gelişi, Normandiya, 2020 ziyaretlerinde de geçerli olacak.
Sabancı Üniversitesi’nin çalışanlarına yönelik 2014 yılında başlattığı Toplumsal Duyarlılık Projeleri (TDP) kapsamında geçmiş dönemlerde gerçekleştirilen işaret dili eğitimlerinin devamı olarak pratik ve uygulama dersleri 10 Mayıs 2022 Salı günü başlıyor.
Uygulama derslerinde, daha önceki eğitimlerde öğrenilenlerin üzerinden geçerek pratik yapılması ve yeni kelimelerle birlikte işitme engelli bireylerle daha kolay iletişim kurulması hedefleniyor. Derslerde işaret dilinin yanı sıra beden dilinin ve mimiklerin de kullanılması öğretilecek. Derslere daha önce eğitim almış olan tüm Sabancı Üniversitesi çalışanları bekleniyor.
Eğitim süresince; 2 hafta geçmiş derslerin pratiği ve mimik kullanımı üzerine olacak. Sonraki 4 hafta yeni kelimelerin öğrenileceği bir dersler verilecek, ardından 1 hafta sürecek bir farkındalık videosu çalışması yapılacak.
Eğitimler 10 Mayıs Salı günü başlayacak olup, 6 hafta boyunca her Salı 13:30-14:30 saatleri arasında kampüste yüzyüze yapılacak.
Sabancı Üniversitesi Onursal Başkanı Sakıp Sabancı’nın vasiyeti üzerine 17 yıldır düzenlenen Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri, sosyal bilimler alanında değer katan çalışmaları ödüllendirmeyi sürdürüyor.
2022 yılı konusu “Küreselleşmenin Geleceği: Devletin Dönüşü mü?” olarak belirlenen Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nde Jüri Özel Ödülü, Harvard Üniversitesi’nde 30 yıldır Paul McGuire Öğretim Üyesi olarak karşılaştırmalı politika dersi veren Prof. Dr. Pippa Norris’e verildi. Yönetim sistemleri, seçim güvenliği, demokrasi gibi konularda 50 kitabı bulunan ve Google Scholar’a göre siyaset bilimi alanında en çok atıf alan ikinci bilim insanı Profesör Norris, aynı zamanda Harvard ve Sydney Üniversiteleri iş birliğiyle hayata geçen Seçim Bütünlüğü Projesi’nde de direktörlük görevini üstleniyor.
Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, çevrim içi düzenlenen törende yaptığı konuşmada, “Sakıp Sabancı Ailesinin çok değerli katkılarıyla, Sabancı Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen ve merhum Sakıp Sabancı’nın vasiyetiyle verilen Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri, sosyal bilimler dalında uluslararası alanda verilen Türkiye’deki ilk ve tek ödül programı olmasıyla bizler için çok kıymetli” dedi. Güler Sabancı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçtiğimiz yıl bu zamanlarda insanlığın ortak sorunu olan pandemiyle birlikte mücadele edebilmeyi konuşuyorduk. Bugünse devam eden bu küresel soruna uluslararası alanda yaşanan çatışma ortamı eklenmiş durumda. Sınırlarımızın biraz ötesinde yaşanan savaş hepimiz için kaygı verici. Tüm dünya için barış ve huzur ortamının tehdit altında olduğu bu dönemde sosyal bilimlerin yol göstericiliğine hiç olmadığı kadar ihtiyacımız var.”
Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nin, arkasına sosyal bilimlerin gücünü alarak, her yıl farklı bir konuda, bugünü anlama ve geleceğe ışık tutmada önemli bir iş başardığını vurgulayan Güler Sabancı; her geçen yıl başvuru aldığı ülke sayısını Amerika’dan Hindistan’a kadar geniş bir coğrafyada artıran programın güçlü bir uluslararası ödül programı olduğunu ortaya koyduğunu söyledi. Güler Sabancı, “Bu yıl da aldığımız başvurulara Jamaika, Meksika, Kuzey Makedonya, Macaristan gibi farklı ülkelerden çalışmaların eklenmiş olması ödül programımızın kapsayıcılığını yansıtıyor. Bu senenin ödül konusu olan “Küreselleşmenin Geleceği: Devletin Dönüşü mü?” başlığının, bulunduğumuz koşullar göz önüne alındığında hepimiz için büyük önem taşıdığına şüphe yok” dedi.
ÖNÜMÜZDEKİ YILIN ÖDÜL KONUSU: “TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN 100. YIL DÖNÜMÜ: TEORİ VE UYGULAMADA CUMHURİYETÇİLİK”
Sabancı Üniversitesi’nin sadece sosyal bilimler alanında değil; yönetim, mühendislik ve doğa bilimleri alanında da bilime ve araştırmacılara desteğini sürdüreceğini söyleyen Güler Sabancı, “Geçtiğimiz yıl hayata geçirdiğimiz Altunizade Dijital Kampüsümüz gibi eğitim alanındaki ilklere de devam edeceğiz. Üniversitemizin disiplinler arası duvarları kaldıran eğitim yapısı da ülkemizin başarılı girişimciler yetiştirmesine önemli katkı sunuyor. Birlikte yaratmak ve geliştirmek felsefemizi sadece bilimde değil; eğitimde, ekonomide, teknolojide ve daha birçok alanda yansıtabildiğimiz için mutluyuz” dedi.
Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nin bugünü anlamlandırarak geleceğe ışık tutmaya çalıştığını hatırlatan Güler Sabancı, şunları söyledi:
“Bildiğiniz gibi ülke olarak, önümüzdeki yıl Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde birlikte kurduğumuz ve geliştirdiğimiz Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlayacağız. Bundan hareketle Ödül Kurulumuz, önümüzdeki yılın konusunu “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yıl Dönümü: Teori ve Uygulamada Cumhuriyetçilik” olarak belirledi. Önümüzdeki yıl da ufuk açıcı çalışmaları ödüllendireceğimize inanıyorum. “
2022 Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri’nde Jüri Özel Ödülü’ne layık görülen Profesör Pippa Norris, çevrim içi ödül töreninde yaptığı konuşmada, “Sosyal bilimlerde mükemmelliği teşvik ve takdir eden dünyanın önde gelen ödüllerinden biri olan Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri'ne katılmaktan onur ve mutluluk duyuyorum” dedi.
Norris konuşmasında 2022 ödül konusundan hareketle “Küreselleşme, küresel ve karmaşık bir olgu. Batılılaşmayla veya Amerikanlaşma ile karıştırılmamalı. Küresel camiaya öncülük eden ülkelerin çoğu; Hollanda, Belçika gibi Avrupa’daki ülkeler veya örneğin Asya’da yer alan Singapur gibi ülkeler. Bu ülkeler, ABD örneğinde olduğu gibi dünya ekonomisiyle son derece entegre durumda. Türkiye şu anda 2021 KOF Küreselleşme Endeksinde 208 ülke arasında ortalamada 58. sırada yer alıyor” açıklamasında bulundu.
“ULUSLARARASI İZOLASYON VE ULUSLARARASI İŞ BİRLİĞİ ARASINDA KIRILMA NOKTASINDAYIZ”
Küreselleşmenin geldiği noktada yirmi birinci yüzyılın başlarında, eski milliyetçilik güçlerine doğru bir geri çekilme yaşandığını gösteren işaretler olup olmadığı sorusunun basit bir cevabı olmadığını belirten Pippa Norris şöyle konuştu:
“Geçmiştekinden bile daha bağımlı ülkelerden oluşan bir dünyaya doğru gittiğimizi gösteren gelişmeler var. Bunlardan birincisi Covid pandemisi. Covid yapay sınırları veya harita üzerine çizilmiş çizgileri tanımıyor. İkincisi, uluslararası çatışmanın canlanmasına şahit oluyoruz. Hepimiz pek çok sebepten dolayı Avrupa kıtasında tekrar büyük bir savaş olmayacağını ümit etmiştik. Ama Ukrayna olayı tüm bunlara meydan okudu. Büyük bir nükleer güç olan Rusya’nın kendi liderinin kaprisiyle komşusu olan bir devleti tanklarla ve füzelerle işgal etmesi, hepimizim gördüğü o görüntüler, sivillerin yerle bir edilmiş evleri, büyük can kayıpları, harabeye dönen hastaneler, bombalanan tren istasyonları, can kaybı ve tahribat açısından 1945’ten beri Avrupa’da yaşanan en büyük anlaşmazlık olan bu durum Avrupa’nın rahat davrandığını gösteriyor. Son olarak, küreselleşmenin çıkış noktası olan düşünceye meydan okuyan bir konu da küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle ilgili sorunlar. Paris Anlaşması dünyaya bu soruna birleşik bir yanıt vermeye doğru bir adım attırdı. Almanya'daki seller, ABD’deki kasırgalar ve tayfunlar, Avustralya'daki orman yangınları ve seller bu durumun örnekleri. 21. yüzyılda işbirliği geçmiştekinden çok daha önemli hale geldi. Benim gönlümden geçen, bu mücadelede iş birliğinin galip gelmesi. Umarım küreselleşmenin etrafındaki sorunları daha iyi anlarız ve umarım Sakıp Sabancı Uluslararası Araştırma Ödülleri ile desteklenen çalışmalar bu sorunları anlamamızı daha da kolaylaştırır.”
Sabancı Üniversitesi bünyesinde, Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi ve İstanbul Politikalar Merkezi liderliğinde yürütülen ödül programında makalelerin değerlendirmesi, bağımsız ve uluslararası bir jüri tarafından gerçekleştiriliyor. Ödül programı kapsamında ekonomiden politikaya, tarihten psikolojiye, sosyal bilimlerin tüm alanlarından her yıl farklı bir tema belirleniyor. Uluslararası ödül programı bu yıl Amerika’dan Hindistan’a, Jamaika’dan Makedonya’ya 12 farklı ülkeden başvuru aldı.
Bu yılın ödül kazanan 3 makalesi ise şunlar oldu:
Ufuk Akçiğit(ABD - Chicago Üniversitesi) & Sina Ateş(ABD – Federal Reserve Board – Bu çalışmadaki görüşler, tamamen yazarların şahsî görüşlerini yansıtmaktadır ve hiçbir şekilde “Board of Governors of the Federal Reserve System” kurumunun resmî görüşü veya “Federal Reserve System” ile ilintili başka kişilerin görüşleri olarak yorumlanmamalıdır.-)
Makale Adı: “Ekonomik Politika ve Küreselleşen Dünyada Hükümetin Rolü”
Mert Moral (Türkiye - Sabancı Üniversitesi) & Evgeny A. Sedashov (Rusya Ulusal Araştırma Üniversitesi Ekonomi Yüksek Okulu)
Makale Adı: “Seçim Talihinin Tersine Dönmesi: Popülizm ve Küreselleşme Çağında Anti-Elitist Tutumlar”
Paula D. Ganga (ABD -Columbia Üniversitesi)
Makale Adı: “Devleti Geri Getirmek. Popülizm, Ekonomik Milliyetçilik ve Avrupa'da Küreselleşmenin Araçsallaşması”
Makale ödüllerinin değerlendirme sürecinde Jüri Başkanlığını Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Oya Yeğen üstlenirken, jüri heyetinde Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İstanbul Politikalar Merkezi Direktörü Prof. Dr. Fuat Keyman, Sabancı Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meltem Müftüler-Baç, Boston Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Prof. Dr. Houchang Chehabi, Kolombiya Üniversitesi Siyaset Bilimi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sheri Berman, City University of London Karşılaştırmalı Politikalar Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Kutlay, Bocconi Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Kerim Can Kavaklı yer aldı.
Sabancı Üniversitesi’nin kamu ve özel sektör yöneticilerini bilim ve teknoloji ile buluşturmak üzere düzenlediği “Teknolojinin Gücüyle Geleceğe” Webinar Serisi’nin dördüncüsü “Toplumsal Fayda için Veri Bilimi” başlığı altında gerçekleşti.
Sabancı Üniversitesi’nin, bilim ve teknoloji alanındaki bilgi ve deneyimlerini kamu ve iş dünyası ile paylaşmak üzere gerçekleştirdiği webinar serisinin dördüncüsü yapıldı.
“Toplumsal Fayda için Veri Bilimi”konusunda düzenlenen webinarda Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyeleri Berrin Yanıkoğlu ve Onur Varol ile Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Mehmet Kuru, son yıllarda hızla gelişen ve birçok farklı alanda kullanılan veri biliminin önemini vurguladılar, disiplinler arası yaklaşım ile sürdürdükleri araştırma projelerinden bahsettiler.
Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Onur Varol, webinarda veri biliminin açıklanabilirlik, öngörülebilirlik ve veriye dayalı olma şeklinde üçlü bir sisteme bağlı olduğunu belirtti. Sosyal medyada doğru bilgi ile yanlış bilgiyi ayırt edebilme ve bu sayede topluma destek olarak medya okuryazarlığı kazandırmak üzere çalışmalar yürüttüğünü dile getiren Varol, sahte hesapların ve sahte takipçilerin analizlerini yaptıklarını da belirtti. Geçtiğimiz yaz Türkiye’de aşı karşıtlığı söylemlerini sosyal medyada kimlerin yaydığı ve bunların arkasındaki mekanizmaları inceleyerek kimlerin bu söylemlerden fayda elde etmeye çalıştıkları üzerine incelemeler yaptıklarını söyleyen Varol, özellikle Türkiye’nin girmekte olduğu seçim döneminde de dezenformasyon ve sosyal bot aktivitelerinin artacağını bekledikleri için şimdiden Hesaplamalı Sosyal Bilimler laboratuvarında çalışmalara başladıklarını ve seçim dönemi yaklaştıkça bulgularını paylaşmaya başlayacaklarını belirtti. Diğer taraftan veri bilimi ile insanların duygu durumlarını anlama ve sosyal medyanın üzerinde yapılan araştırmalar ile duygu durumunu etkileyen faktörlerin analiz edilmesi üzerine çalıştıklarını ifade eden Varol, Türkiye’deki toplumsal olayların duygu durumunu etkilemesi, bir insanın mesajlarından duygu durumundaki değişimi anlayabilme, yaz saati uygulamasının duygu durumuna etkisi üzerine çeşitli projeleri olduğunu dile getirdi.
Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Berrin Yanıkoğlu ise yaygın etkili büyük çalışmaların işbirlikçi ve disiplinler arası çalışmalarla yapılabileceğini ve bunun Sabancı Üniversitesi`nin önem verdiği prensiplerinden olduğunu vurguladı. Çok farklı alanlardan araştırmacılarla VERİM`de yapılan çalışmalar yapıldığını söyleyen Yanıkoğlu, sosyal medyada nefret söylemi tespiti ile sosyal medyanın daha kapsayıcı olabileceğini; Covid-19 tespiti için geliştirdikleri yazılım ile bulaşmanın azaltılabildiğini; ve bitki hastalıklarının tespiti için geliştirdikleri görüntü tanıma sistemi ile tarım alanında önemli fayda sağlanabileceğini söyledi.
Sabancı Üniversitesi Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Mehmet Kuru Osmanlı Türkçesi ile yazılmış metinlerin Latin harflerine aktarımı için Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi ile disiplinler arası bir çalışma yürüttüklerini belirterek, şunları söyledi:
"Dijital ve beşerî bilimlerde kullandığımız yazılımlar ağırlıklı olarak haritalandırma ve toplumsal ağ analizleri üzerine. Ülkemizde, Osmanlı çalışmaları sahasında yapay zekâ teknolojisi kullanılarak geliştirilmiş bir yazılım henüz mevcut değil. Bizim üzerinde çalıştığımız projenin amacı yapay zeka teknolojisinden faydalanarak Osmanlı Türkçesi metinleri Latin harflerine aktarmak. Böylece bu metinleri, araştırmacılar ve akademi dışından kullanıcılar için daha erişilebilir hale getirmek. Proje çerçevesinde yapay zekâ alanında çalışan akademisyenler ile Eski Türk Edebiyatı ve Tarih alanında çalışan araştırmacılardan oluşan çok disiplinli bir ekip kurduk."
Teknolojinin Gücüyle Geleceğe Webinar programı 10 Mayıs 2022 Salı günü, “Yeni Nesil Sürdürülebilir Enerji Teknolojileri ”konulu webinar ile devam edecek.
Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi (MDBF) Mekatronik Mühendisliği doktora öğrencisi Ali Hosseinpour Shafaghi’nin "On the Effect of the Respiratory Droplet Generation Condition on COVID-19 Transmission” başlıklı makalesi Akışkanlar Mekaniği alanında önemli dergilerden olan Fluids dergisinde yayınlandı. Geniş ilgi uyandıran makale kısa sürede aldığı atıflar ile Editörün Seçimi olarak belirlendi.
Sabancı Üniversitesi Nano Tanı İçin Fonksiyonel Yüzeyler ve Arayüzler Mükemmeliyet Merkezi (EFSUN) ve Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi (SUNUM) Araştırmacısı Morteza Ghorbani, MDBF öğretim üyesi, SUNUM Seçkin Araştırmacısı ve EFSUN Eş Direktörü Ali Koşar ve MDBF Mekatronik Mühendisliği doktora öğrencisi Farzad Rokhsar Talabazar’ın da yazarları arasında bulunduğu makeleye bu linkten erişebilirsiniz. Makaleye konu olan çalışma EFSUN merkezi bünyesinde yapılan disiplinlerarası araştırmalara güzel bir örnek teşkil etmektedir.
Columbia Üniversitesi çatısı altında çalışmalarını sürdüren Sakıp Sabancı Türkiye Çalışmaları Merkezi, 22 Nisan 2022, Cuma günü, “Antikalar, Müzeler, İmparatorluklar” üzerine Sakıp Sabancı Lecture gerçekleştirecek.
Columbia Üniversitesi’nde Türk çalışmaları üzerine Sakıp Sabancı Konuk Öğretim Üyesi Zeynep Çelik’in ana konuşmacısı olacağı seminer dersinin sunuşu Columbia Üniversitesi Orta Doğu Çalışmaları William B Ransford Profesörü Timothy Mitchell tarafından yapılacak.
Columbia Üniversitesi Sakıp Sabancı Türkiye Çalışmaları Merkezi’nin ilk Sakıp Sabancı Konuk Öğretim Üyesi Dr. Zeynep Çelik, bölgenin mimarisi ve şehirleşmesi konusundaki derin uzmanlığı ve benzersiz tarihsel bakış açısına sahip.
Columbia Üniversitesi Lerner Hall’da düzenlenecek seminer dersi bit.ly/SSCLecture2022 linki üzerinden online olarak da takip edilebilir.
TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) - 2236 Uluslararası Deneyimli Araştırmacı Dolaşım Programı kapsamında Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi (MDBF) ile Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi (SSBF) bünyesinde sunulan iki proje desteklenmeye hak kazandı.
2236 Uluslararası Deneyimli Araştırmacı Dolaşım Programı, Avrupa Birliği Komisyonu Ufuk 2020 Marie Sklodowska-Curie Aksiyonları kapsamında AB Yürütme Ajansı ile yapılan sözleşme kurallarına göre yürütülmektedir. Program kapsamında alanında tecrübeli araştırmacıların araştırma projelerini Türkiye’nin önde gelen akademi veya sanayi kurum ve kuruluşlarında yürütmeleri ve ülkemizin tecrübeli araştırmacılar için cazibe merkezi haline getirilmesi için destek verilmektedir.
Destek alan projeler:
MDBF TÜBİTAK Destekli Doktora Sonrası Araştırmacısı Mohammad Farhadian’ın proje yürütücüsü, MDBF Öğretim Üyesi Christopher Mayack'ın danışman olduğu ''An Integrative analysis of mRNAs, lncRNAs, amd miRNAs based on weighted gene co-expression network analysis and variant calling involved Turkish honey bees under Varroa mite and disease resistance'' başlıklı proje
Araştırmacı Yahya Nurgat’ın proje yürütücüsü, SSBF Öğretim Üyesi Abdurrahman Atçıl’ın danışman olduğu “Rebuilding the House of God: sacrality, law, and power in Ottoman Mecca, c. 931-1039 (1524-1640)” başlıklı proje
SSM Öğrenme Programları, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Çocuk Şenliği’ne ev sahipliği yapıyor. 23 Nisan Cumartesi ve 24 Nisan Pazar günleri hem müzede hem de çevrimiçi olarak gerçekleştirilecek SSM Çocuk Şenliği’nde çeşitli sanat atölyelerinin yanı sıra çocukların aileleriyle birlikte deneyimleyeceği Karagöz gösterisi ve dans etkinliği yer alıyor.
“Çöp Canavarı” başlıklı Karagöz gösterisi 23 Nisan Cumartesi günü saat 13.00’te SSM the Seed’te düzenlenecek. Çevre bilincinin aşılanmasını amaçlayan gösteriye 7-12 yaş grubundaki çocuklar aileleriyle birlikte katılabilecek.
Çocukların yine aileleriyle birlikte katılabileceği Caz ve Dans etkinliği ise 23 Nisan Cumartesi günü saat 17.00’de SSM Fıstıklı Teras’ta gerçekleştirilecek. İstanbul Lindy Hoppers eğitmenleri eşliğinde solo caz dansının adımlarının keşfedileceği atölye, Jazz Matiz konseri ile sonlanacak.
SSM bahçesindeki rengârenk çiçeklerden ilhamla kartondan vazo tasarımlarının yapılacağı Vazodaki Çiçekler atölyesi ise 24 Nisan Pazar günü, SSM Sera Atölye’de 6-10 yaş grubundaki çocuklar için düzenlenecek.
Çocukların, SSM Resim Koleksiyonu’ndaki natürmortları inceleyerek kendi tablolarını yapacağı Rengârenk Çiçekler veyine koleksiyondaki portrelerden ilhamla kendi maskelerini tasarlayacakları Renkli Kahramanlar atölyesi ise çevrimiçi olarak gerçekleştirilecek.
Etkinliklerin ücretsiz olacağı SSM Çocuk Şenliği’ne katılmak için SSM’nin web sitesi üzerinden kayıt yaptırmak gerekmektedir.