Ana içeriğe atla

Şule Yalçın: Runtalya Maratonu Anılarım…

6 Mart Pazar günü…

Sabancı Üniversitesi gönüllü koşu ekibi olarak Avrasya Maraton’unun ardından katıldığımız RUNTALYA Maratonu ile SU Burs Fonu’na destek olmaya devam ettik ve dostlarımıza çağrıda bulunarak bu misyonumuzda bize destek olmalarını istedik.

Sonunda hem güzel bir amaç için koştuk hem de ekip olarak bir işe beraber gönül koymanın keyfini yaşadık.

5 Mart, Cuma günü Üniversite’den çıkıp havaalanına doğru yol aldım. Bu ikinci koşumuz olmasına rağmen içimi bir heyecan kapladı tabiî ki…. Çünkü uçaktaki birçok yolcu, yabancılar da dahil olmak üzere, maraton için Antalya’ya gidiyordu. Maratona 1000 yabancı koşucu kayıt yaptırmıştı.

Antalya’ya geldiğimizde güneşli, yaza yakın bir hava beklerken, bulutlu ve her an yağmura dönüşecek bir hava bizi karşıladı.

Cumartesi günü Maraton çantamızı almak üzere buluşma noktasındaydık. Çantadan göğüs numaramız çıktı: 3998. Çantada ayrıca, parkuru gösteren harita, chiplerimiz ve en önemlisi yağmurluklar bulunuyordu.

Ertesi sabaha dinlenmiş olabilmek için, akşam hafif yemekler yiyerek erkenden yattık.

Sabahın erken saatlerinde güneşi göreceğimizi ümit ederken yoğun bir sağnak yağışla karşılaşmak beni çok şaşırttı. Sanki Maraton olduğu zamanlarda havanın daha güzel olması gerekiyormuş gibi düşündüm :)

Koşuya 10 km. ve yarı maraton olarak 2 ekip şeklinde katıldık. 10 km’de Ülkü Köknel, ben ve Nihat Kasap yarışırken, yarı maraton da ise Burcu Taşoluk ve Tevhide Altekin bulunuyordu.

10 km. koşusu saat 09:30’da başlayacaktı. 10 km. ekibi olarak saat: 09:00’da Antalya müzesi önünde buluştuk. Yoğun bir sağanak yağış nedeniyle herkes Müzenin içinde saklanıyordu, üzerimizdeki o kalın yağmurluklar bile fayda etmiyordu. Spor ayakkabılarımızın içi daha koşu başlamadan sularla dolmaya başlamıştı. Sürekli kapalı yerde durmaya başlıyorduk ama zaten 20 dk. sonra bu yağmurun altında koşmaya başlayacaktık. Neden kaçıyorduk ki :)

Bazıları, sağanak arttıkça bir hayat mücadelesi vereceğini anlayarak, daha yarış başlamadan, koşudan ayrıldı. Ama biz ekip olarak aynı kararlılıkla koşunun başlamasını bekliyorduk. “START” verilip koşmaya başladık ki daha ilk metrelerde çok büyük bir su birikintisinin içinde bulduk kendimizi… Bundan sonra, daha fazlasının olamayacağını düşünerek kendimizi bıraktık.

Koşunun başlamasıyla belli bir tempoya adapte olduk. Etrafımızda ayrı amaçlar için koşan, her yaştan ve ülkeden yabancı koşucular vardı. Sağanak yağış rüzgarla birlikte artmaya devam ediyor ve yağmurluklar yetersiz kalıyordu. Biz aynı azimle koşumuza devam ediyorduk. Bir ara rüzgarda yaşam mücadelesi verdik ama sonra hemen toparladık.

Koşunun 5. km.sinde su dağıtımı başladı. Zaten suyun içinde gidiyorduk ama yine vücudumuz su kaybediyordu. Hemen suyumuzu aldık, yolumuza devam ettik.

O sıra 2006 mezunumuz Zeynep’i gördüm, ikimizde birbirimize inanamadık dünya küçük !!!! İkimizde çok şaşırdık ama bir o kadarda sevindik. Nedendir bilinmez ama mezunlarımızla aynı yolda yürümek, aynı amaç için hizmet etmek çok mutluluk verdi.

Şekerimizin düşmemesi için elma ikramları başladı. Çeyrek elmamızı aldık ve yolumuza devam ettik. Sonra bir baktık dönüş yolundayız. Son 3 km’deydik ve yağmur hala devam ediyordu. Bitiş noktasına yaklaştıkça heyecanımız artıyordu. “Kale göründü” dedim Ülkü’ye. İşte spor salonu, renkli bayraklar, alkışlayanlar, bravo diyenler etrafımızda….

Birinciliği kazanamasak bile hedefe ulaşmak çok heyecan veriyor insana. Bu maratonda aklıma bir hikaye geldi: Karınca bir gün yola çıkmış gidiyormuş. Yolda sormuşlar, “Nereye gidiyorsun?” diye. “Hacca gidiyorum” demiş. “ Eee karınca senin ömrün yetmez ki Hacca ulaşmaya” demiş halk.  Karınca da demiş ki “Ulaşamasamda bu yolda ölürüm en azından”

Biz de birinci olamasak bile koşmaya devam ederek, SU Burs fonumuza destek olmaya devam edeceğiz...

ŞULE YALÇIN

Foto Galeri


SUOyuncuları ve Düşler Bahçesi'nin öyküsü

Sabancı Üniversitesi tiyatro topluluğu “SUoyuncuları” 23 Ocak ile 27 Şubat arasında, bir hafta gibi kısa bir zamanda, Kayseri, Adana ve Hatay olmak üzere tam üç farklı şehirde, her gün üçer seans olmak üzere belki yorucu ama unutulmaz anılarla dolu bir turneye imza attı. Son olarak aynı ekip 5 Mart Cumartesi günü yine çocuklar için SGM’deydi…


‘Düşler Bahçesi’ nasıl doğdu?
İlk olarak Sabancı Gösteri Merkezi’nde başka bir tiyatro topluluğu tarafından sergilenen bir çocuk oyununda görevli olan Hüseyin Güven’in aklına düşmüş bu güzel ve gelişime açık fikir. Bu fikrin heyecanına kapılıp telefonuna sarılan Hüseyin, ekibin bir diğer üyesi Emir Adıbelli’yi arayıp aklındakilerden bahsettikten sonra aldığı olumlu tepkinin de tesiriyle büyük bir heyecanla tüm ekiple kafasındaki projeyi paylaştıktan sonra, hep beraber okuldaki ilgili kurumlara planlarından bahsetmişler ve fikirleri doğrultusunda okul temsil bütçesinden de destek aldıklarında ortaya çıkan proje güzel olduğu kadar anlamlı da bir hal almış.
SUoyuncuları için “Düşler Bahçesi”…

SUoyuncuları için “Düşler Bahçesi”, yalnızca SGM’de sergilenmek üzere hazırlanan bir oyun değil. İstanbul dışında yaşayan kardeşlerinin de ufuklarını aydınlatacak ve onların hayal güçlerine birer tohum ekecek bir etkinlik. Bu fikri buldukları süreç tam da güz dönemi final haftalarına denk gelen ekibin prova süreçlerini, turneleri kadar kısa ve yorucu bir zaman dilimi olarak hatırladıkları kesin, ancak hazırlıklar aslında bir o kadar da eğlence dolu geçmiş. Özellikle rol dağılımını yaparken çok spontane ama belki de en doğru yolu izleyen ekip elemanları, birbirlerinde gördükleri belirgin özelliklerden yola çıkarak gerçekleştirmişler rol dağılımını: Havuç süslüdür, o zaman Tuğba havuç olsun, Salatalık uzun olur o zaman salatalığı Ozan oynamalı, Ece sivri dillidir o zaman ısırgan otu da o olsun gibi... Provalar esnasında, sahneden inen oyuncu, dizüstü bilgisayarını açıp ödevini yazıyor, çağrılınca sahneye çıkıp rolünü icra ediyor, o sırada gösteri merkezi koltuklarında başka bir oyuncu kendi ders sorumluluğunu yerine getirmeye çalışıyormuş. Dekorları da kendi elleriyle hazırlayan SUoyuncularının ortaya koyduğu bu çok emek içeren özel ve güzel oyunu adına uygun hale getiren de hazırlık süreci ve sonrasında aldığı geri dönüşler.

Belki de hayatlarında ilk defa bir tiyatro oyunu izleyecek yüzlerce çocuğun düşlerini süsleyecek, onlar için asla unutulamayacak bir deneyim halini alacak olan bu oyunun turne süreci hazırlık aşamalarından da etkileyici demek mümkün. Zor koşullarda ve yoğun bir tempoyla segilenen oyunun alkışı da seyircisi kadar bol olmuş. Kayseri’de beş dakikalık aralarla üç seansı ardarda oynayan SUoyuncuları, Adana’da son oyunlarında 390 kişilik salonda 790 kişiye oynamışlar ve turne kapsamındaki tüm şehirlerde oynadıkları oyunlar esnasında sık sık es vermiş ve ufak kardeşlerinin düşlerinden kopup gelen alkışları kabul etmişler.

Bunca coşkunun ve memnuniyet belirtisinin yorgunluklarından bir eser bırakmadığını söyleyen SUOyuncuları, yolculuklarını da oldukça sıradışı ve unutulması zor anılarla gerçekleştirmişler. Adana’ya giderken Toroslar’da yolda kalan ekip, Adana’da kuru temizlemeye kostümleri verdikten sonra kaybolmuş, Hatay’a giderken ilk molalarında restaurantta unuttukları kostümler için geriye yol yapmakla kalmamış, turne başlangıcında da Sabiha Gökçen’e ve haliyle de uçağa kendilerini zor atmışlar ve şimdi sıra hayranlık uyandıracak ölçüdeki enerjilerini Sabancı Gösteri Merkezi’nde paylaşmaya gelmiş. Provalarında ayrı, yolculuklarında ayrı ve sahnede apayrı eğlenen ve bu esnada büyük başarılara imza atan SUOyuncuları’nın “Düşler Bahçesi”nde 5 Mart’ta 750 çocuk gezmiş.

Pınar Bozkurt / Mühendislik Fakültesi birinci sınıf öğrencisi

Foto Galeri


Singapur'daki Üniversiteler Geliyor!

Singapur'daki üç üniversitenin temsilcilerinden oluşan heyet 15 Mart 2011 Salı günü, saat 16:00'da YBF G045'te üniversiteleri ve A*STAR ile ilgili bilgi verecek.

A*STAR Singapore_Agency for Science, Technology and Research (http://www.a-star.edu.sg/), National University of Singapore (http://www.nus.edu.sg/), Nanyang Technological University Singapore (http://www.ntu.edu.sg/Pages/default.aspx) 'dan gelen heyet 15 Mart 2011 Salı günü, saat 16:00'da YBF G045'te üniversitemizi ziyaret edecek ve üniversiteleri ve A*STAR ile ilgili bilgi verecektir.

Tanıtım sırasında; üniversitelerde bulunan yüksek lisans programları, burs olanakları, araştırma konuları ve Singapur'da yaşam hakkındaki tüm sorularınızı sorabilirsiniz.

Tarih: 15 Mart 2011 Salı
Saat: 16:00-17:00
Yer: YBF G045
Kariyer Geliştirme Ofisi
Tel:
216 483 9354
career@sabanciuniv.edu

Y Jenerasyonu ve İşveren Markalaması

İş dünyasının gündemindeki en sıcak konulardan biri; Y Jenerasyonu ve İşveren markalama hakkında duymadıklarınızı dinlemeye hazır mısınız?

Dünyanın önde gelen uzmanlarından Brett Minchington ve Evrim Kuran Sabancı Üniversitesi, EDU’nun düzenlediği konferansta buluşuyor…

Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi – EDU,  dünyanın önde gelen işveren markalama uzmanı Brett Minchington ve Türkiye’nin önde gelen Y jenerasyonu uzmanı Evrim Kuran’ın konuşmacı olacağı “Employer Branding & Y Generation” (İşveren Markalama ve Y Jenerasyonu) konferansı düzenliyor.

Konferans, 25 Mart 2011 Cuma günü, Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi the Seed’de düzenlenecek. Brett Minchington konferansta, küresel işveren markalama kavramı ve Türkiye için anlamı, işveren markalama kavramının neden liderliğin radarında olduğu, işveren markalama konusunda yaygın yanlış algılamalar ve gerçekler, işveren markalama stratejik yaklaşım, liderliğin işveren markalama ile ilgili sorumluluğu, İşveren Markalama Yol Haritası’nı kullanarak sağlıklı bir işveren markalaması vb. konular hakkında bilgi verecek.

Y jenerasyonu konusunda Türkiye’nin öde gelen uzmanlarından Evrim Kuran ise, Türkiye’de işveren markalama ve Y jenerasyonu, iş ortamında Baby Boomers, X jenerasyonu ve Y jenerasyonu, Y jenerasyonunun kuruma kazandıracakları, Y jenerasyonunu anlayarak işe rezonans kazandırma, Y jenerasyonu işe alım süreci konularına ayrıntılı biçimde ve örneklerle değinecek.

Konferansa ayrıca, Global Bilgi İnsan Kaynakları Yöneticisi Güldar Kaleli Bakır konuk konuşmacı olarak katılacak.

Daha fazla bilgi, program ve kayıtlar için: Sabancı Üniversitesi Yönetici Geliştirme Birimi – EDU
Hatice Toruntay – 9689
Tolga Temtek - 9643

Kampüste 'Dünya Kadınlar Günü' etkinlikleri

Dünya Kadınlar Günü kampüsümüzde bir dizi etkinlikle kutlanacak. Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu 'İşte Böyle Güzelim' okuma tiyatrosu ve Akademide Kadın Olmak konulu panel ile CIP ve CİNS Kulüp ise ortak düzenledikleri etkinliklerle kadınlar için ses çıkaracaklar.

Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu Dünya Kadınlar Günü'nünde; İşte Böyle Güzelim okuma tiyatrosu ve Akademide Kadın Olmak konulu panel gerçekleştirecek. Türkçe olarak yapılacak etkinliklere üniversitemizdeki herkes davetli.

Kampüste Dünya Kadınlar Günü

İşte Böyle Güzelim - Okuma Tiyatrosu
12:30- 14:00 - SSBF 2128
Akademide Kadın Olmak - Panel
14:00-16:00 - SSBF G022
Prof. Dr. Ayşe Erzan (İTÜ)
Prof. Dr. Ayşe Öncü (SÜ)
Prof. Dr. Ayşe Soysal (BÜ)
Prof. Dr. Nakiye Boyacıgiller (SÜ)

CIP ve CINS Kulüp birlikte ses çıkartacak 

CIP Toplumsal Cinsiyet Projesi ile CİNS Kulüp ve Toplumsal Cinsiyet Çalışmları Forumu 8 Mart Kadınlar Günü etkinlikleri için bir araya geldiler.

Kampüs içinde farkındalık yaratıp, dikkat çekmek için  8 Mart akşamı saat 20.00’de Kampüs’ün en hareketli yeri olan kafeler bölgesinde gürültü çıkararak dikkat çekmek üzerine kurulu bir yürüyüş yapılması planlanıyor. Kafelerin akşam yemeği için en yoğun olduğu saatte başlayacak etkinlik, yurt bölgesinde darbukalar, tenceler, tavalar, düdüklerle devam edecek. Amaç gürültü çıkarmak, amaç konuya dikkat çekmek. 36.6 milyon kadının yaşadığı Türkiye’de 3.7 milyon kadın okuma yazma bilmiyor, 19.5 milyon kadın işgücü dışı. 36.6 milyon kadın arasından her gün üç kadın “erkeklerin sevgisi yüzünden” öldürülüyor.

Kadına karşı şiddetin son 7 yılda %1400 arttığı Türkiye’de 2007 senesinde 1011, 2009’da ise 953 kadın öldürüldü. 8 Mart Kadınlar Günü yürüyüşünde “Erkeğiz! Kadınız! Tepkiliyiz! Yürüyoruz!” diyerek, töre cinayetlerine, cinsel tacize, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine tepki gösterip, bir yandanda çıkardığımız gürültülerle eğlenmeyi planlıyoruz.

Gün boyunca yemekhanede kırmızı kağıtlar üzerine basılmış istatistikler ve 2011 yılbaşından beri cinayete kurban giden kadınların hikayeleri dağıtılacak. Yemekhanedeki televizyonlarda da toplumsal cinsiyet, kadına yönelik şiddet temalı filmler, görseller ve istatistiksel sunumlar gösterilecek. Gün boyunca Sabancı’daki kadınlar erkeklere “laf atacaklar” ve neden bunu yaptıklarına dair bir bildiri sunacaklar. 8 Mart’ta Sabancı Üniversitesi’nde herkes, önünde bir engel olmaksızın, eşitlik için ses çıkartacak.

Ortak çalışmalar iki birimi buluşturdu...

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri ile Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu Sultanbeyli’de elele verdi.

Sabancı Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri (TDP) ile Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu (Gender Forum) işbirliği içinde Sultanbeyli’de çalışmalarını yürütüyorlar. Bu işbirliğinin hem iki birim hem de öğrenciler açısından çok verimli olduğunu düşünüyorlar. Sabancı Üniversitesi’nde birçok birimin birbirine benzer faaliyetler yürüttüğünü ve bu faaliyetler arasında know-how yaratılmasının önemine değinirken, kendi işbirliklerinin meyvelerini hızlı bir şekilde topladıklarının da altını çiziyorlar. Her iki birim de ortak çalışmalar için kapılarının açık olduğunu vurguluyorlar.



TDP çok uzun yıllardır Sultanbeyli’de birçok okulda, çocuklar ve gençlerle çalışmalar gerçekleştiriyor. Ancak bu çalışmaları ailelere ve öğretmenlere de ulaşarak zenginleştirmek istiyorlar. Bu noktada Gender Forum, öğretmen ayağındaki eğitimleri yürütüyor. Çalışanlar için CIP etkinliği ile de Sultanbeyli’deki ailelere ulaştıkları için bu yılı çok verimli buluyorlar. Dolayısıyla yavaş yavaş istenilen kitlelerin hepsine ulaşmaya başladıklarına inanıyorlar. TDP Yöneticisi Zeynep Bahar “Artık sadece TDP olarak değil Sabancı Üniversitesi olarak Sultanbeyli’de gencinden çocuğuna, onların öğretmenlerinden ebeveynlerine kadar ufak tefek herkese yavaş yavaş dokunmaya başladık” diyor.

Gender Forum’dan Ayşe Yüksel ve Olcay Özer de Sultanbeyli Belediyesi aracılığıyla Sultanbeyli’deki öğretmenlerle çalıştıklarını söylüyorlar. Toplam 4 atölye çalışmasının yapılacağı bölgede şu ana kadar 2 oturum gerçekleştirdiklerini belirtiyorlar. Ayşe Yüksel ve Olcay Özer çalışmalarla ilgili olarak “İki oturumumuz sınıf öğretmenleriyle gerçekleştirdik. Üçüncü bir oturumumuz lise öğretmenleriyle olacak, sonra büyük bir oturumda bütün bileşenlerin katıldığı fikir üretme, proje üretme, Sultanbeyli’de toplumsal cinsiyet farkındalığını sağlamak ve yaygınlaştırmak, yerleştirmek için öğretmenler, veliler ve öğrenciler işbirliğiyle neler çıkabilir üstünden bir kolaylaştırma atölyesi yapılacağını belirtiyorlar. Şu ana kadar yaklaşık 50-60 arası bir öğretmenle çalıştık. Mor Sertifika nedeniyle lise öğretmenleri ile deneyimimiz vardı ancak sınıf öğretmenleriyle çalışma deneyimimiz daha kısıtlı. Ama çok doğru bir kitleyle çalıştığımızı gördük. Lise öğretmenlerinden çok daha farklı toplumsal cinsiyete ilişkin sorunları fark edip getiriyor oldular. Artı, Sultanbeyli’nin dinamikleriyle ilgili bayağı içten bilgi sahibi olduk. Son atölyemizde hepsini, işin içine katarak büyük bir oturum yapmak istiyoruz” diye ekliyorlar.

Ekip, Sultanbeyli’deki öğretmenlerin gönüllü olarak katıldığı oturumlarda akıllardaki soru işaretlerinin değiştiğine tanık olduklarını belirtirken, öğretmenlerle hem velilerin hem de öğrencilerin hayatlarına dokunduklarını ifade ediyor. Ayrıca, üniversitenin öncelikli olarak çevresine el atmasının öneminin altını çiziyor.

Çalışmaları daha geniş alana yaymayı istiyoruz

Zeynep Bahar, birlikte çalışma yürüttükleri birçok Belediye ve Milli Eğitim Müdürlüğü olduğunu belirtirken, ulaşabildikleri kadar farklı ilçeye ulaşarak, okulun çevresindeki tüm ilçeleri dahil etmeyi istediklerini belirtiyor.

Zeynep Bahar sözlerine “Gender Forum ile başlattığımız bu işbirliği bizleri için çok önemli ve verimli oldu. CIP olarak üniversitemiz içindeki benzer ya da ilişkilendirilebilecek çalışmalar yapan herkesin birbiri ile iletişim halinde olmasının ve birbirini desteklemesinin önemine yürekten inanıyoruz. Bu vesile ile diğer tüm birimleri de yanımızda görmek isteriz” şeklinde devam ediyor.

Ayşe Yüksel ve Olcay Özer de Sabancı Üniversitesi’nin burada var olduğunun, bulunduğu yerle etkileştiğinin, çevre ile organik bir bağı olduğunun ve bulunduğu noktanın önemli olduğunun mesajını vermek adına bu çalışmaların artması gerekliliğini savunuyorlar. Burada çalışmanın kendilerini çok büyük ölçüde motive ettiğini söylerken, Sultanbeyli’den çok şey öğrendiklerini ifade ediyorlar.



Mayıs’ta Toplumsal Cinsiyet Semineri
Ekip Mayıs’ın ikinci haftasında öğrencilerin bir toplumsal cinsiyet semineri gerçekleştireceklerini belirtirken, bu işbirliğinin seminer için çok olumlu sonuçlar yarattığını ifade ediyor.

Ayşe Yüksel “Böyle bir işbirliği olması ortak çalışma ve birbirimizi tanıma açısından iyi bir başlangıç oldu. Öğrenciler özellikle bundan faydalanıyorlar, en büyük yararı onlar görüyorlar. Mesela Mayıs’ın ikinci haftasında, Karaköy’de öğrencilerin düzenlediği toplumsal cinsiyet ve şiddet semineri olacak. Bu etkinliğe hem Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu, hem Toplumsal Duyarlılık Projeleri, hem de akademisyenler destek veriyor” diyor.

Zeynep Bahar ise “Bu seminer özelinde konuşursak, öğrencilerin çalacakları kapı sayısı arttı. Daha şevkle ve hevesli çalışıyorlar. Bocalamadan ilerlemek öğrencilerin işe dört elle sarılmasını sağladı” diyerek ekliyor.

Başarılı İsimler ‘Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi 2011’de Ağırlandı

Sabancı Üniversitesi Genç Girişimciler Kulübü tarafından 5-6 Mart 2011 günlerinde organize edilen "Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi 2011" başarıyla tamamlandı. Girişimcilik adına önemli başarılar elde etmiş 15 konuşmacı iki gün boyunca 600’ü aşkın genç girişimci ile bu zirvede buluştu.



Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Ziya Boyacıgiller’in “Girişimcilik” kavramı üzerinde durduğu açış konuşmasının ardından başlayan zirvenin ilk günü, Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu’nun konuşması ile sona erdi. Ali Ağaoğlu zirvede üniversite öğrencilerine kendi girişimcilik deneyimlerinden örnekler vererek iş hayatında deneyimlediği başarı hikayelerini katılımcılarla paylaştı. Sakıp Sabancı’yı girişimcilik adına örnek aldığını söyleyen Ağaoğlu gençlere: “Size tavsiyem sonuna kadar gidin, pes etmeyin.” Diyerek konuşmasını bitirdi.

Özyeğin Üniversitesi Kuluçka Merkezi Müdürü İhsan Elgin girişimci adayı üniversite öğrencilerine lab-x girişimcilik şirketi ile ortak düzenlenen birfikrinmivar isimli yarışmadan bahsederek, girişimcilere destek olmak hakkında konuştu. Saat&Saat Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Kaya kendi hayat hikayesini katılımcılarla aktarak hayal gücünün öneminevurgu yaptı. Gittigidiyor Genel Müdürü Cenk Angın ise üniversite yıllarında hayal ettiği yerden çok farklı bir yerde olduğunu ve birçok kere meslek değiştirip sonunda daha önce nasıl olduğuyla ilgili tahmin etmediği internet dünyasındaki iş yaşamından bahsetti.

KOSGEB’den Celil Kürşad Dereci, Kafepi Kurucusu Yunus Oral ve Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı da zirvenin ilk gününde konuşanlar arasındaydı.

“Girişimcilik özgür bir ruh ister, hiçbir yere bağlı kalamaz.”
Zirvenin ikinci gününde öğrencilere ilk konuşan isim Mustafa Nevzat İlaç San. Genel Müdürü Levent Selamoğlu oldu. Girişimci olmak için gerekli özellik ve şartlardan bahseden Levent Selamoğlu “Girişimcilik özgür bir ruh ister, hiçbir yere bağlı kalamaz.” Dedi.

Girişimciliği “Hayallerinin peşinden gitmek” olarak değerlendiren Mutfak Sanatları Akademisi Kurucusu Mehmet Aksel de kendi girişimi ve Türkiye’de bir ilk olan Mutfak Sanatları Akademisi’nden bahsetti.



Kadın girişimci olarak zirvede konuşan Trendyol Kurucusu Demet Mutlu ise Türkiye’de girişimciliğin son yıllarda yükseldiğini ama hala gelişmesi ve desteklenmesi gerektiğinden bahsetti. Kadın girişimcilerin en iyi girişimci olacağını düşündüğünü çünkü kadınların fedakar olduğundan ve bu özelliklerini girişimcilik adına kullanmaları gerektiğini sözlerine ekledi.

Lab-x Kurucusu Fuat Sami, girişimciliği ekip çalışması ile değerlendirdiği konuşmasında öğrencilere girişimcinin kendinde olması gerektiği özelliklerin tamamını bulundurmasının zor olduğunu ve bu yüzden iyi bir ekiple çalışmanın kişiyi çok başarılı noktalara götüreceğinden bahsetti.

İkinci gününde de üniversite öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği zirvede Araştırmacı Düşünür Yazar Nevzat Kürüm de gençlere girişimcilik hakkında seslenen isimler arasındaydı.

Zirveyi “Türk halkını çok iyi tanıyorum.” diyerek Acun Ilıcalı kapattı
Zirvenin kapanış konuşmasını ise medyadaki girişimleri ile tanınan Acun Medya Şirket Kurucusu Acun Ilıcalı gerçekleştirdi. Bu sene çok yoğun oldukları için 2-3 üniversiteye konuk olabileceklerini ve bu üniversitelerinden birinin de öğrenci kalitesinden dolayı Sabancı Üniversitesi olduğunu belirterek sözlerine başlayan Acun Ilıcalı, şuanda bulunduğu noktaya gelmesinin nedenini hayatta tek başına kalmış olmasından, risk alma konusunda daha gözü kara olmasından ve kendi başına açtığı sorunları kısa sürede çözebilme özelliğinden geldiğini belirtti.

Eğlenceli anılarını genç girişimci katılımcılarla paylaşan Ilıcalı, medyadaki başarısı için ise “Türk halkını çok iyi tanıyorum, dışarıdan getirdiğimiz yarışma formatını halkın izleyeceği kıvama getirmek de benim özelliğim.” dedi.



Yılın Kısalarını Siz Seçin!

Akbank Kısa Film Festivali yedinci yılında kısa film severlere yine keyifle izleyecekleri bir program sunma hedefini sürdürüyor.

Bu yıl "Deneyimler" bölümünde, kısa film alanında yapımcılık, yönetmenlik, senaristlik ve oyunculuk yapmış çok yönlü ve yetenekli bir ismi "Karine Blanc"ı konuk olacak. Dünya festivallerinde yer alan önemli filmleriprograma davet ederek bu yıl da "Uluslararası Bölüm"de geniş bir seçki sunmak hedeflendi.

"Belgesel Sinema" bölümünde önemli başarılara imza atmış Pelin Esmer, "Kısadan Uzuna" bölümünde ise yine genç ve başarılı bir yönetmen Seyfi Teoman filmleri ve deneyimleri ile bu yıl festivale konuk oluyor. Dünyanın farklı bölgelerinden gelen canlandırma filmler festival'in yine en renkli bölümleri arasında.

"Özel Gösterim"de ise bu yıl yönetmen Murat Şeker ve Serkan Yıldırım imzalı iki ayrı belgesel film yer alıyor. Söyleşiler ve atölye çalışmaları, yine sinema sektöründeki tecrübeli isimlerin deneyimlerini kısa film severlere aktarmalarını sağlamaya yönelik.

Festival Kısaları bölümünde ise yılın en iyi filmlerini belirleyecek heyecanlı bir yarışma sinemaseverleri bekliyor.

Tüm gösterim ve etkinlikler Akbank Sanat'ta gerçekleşecek ve ücretsiz olarak izleyiciye ulaşacak, Akbank Sanat kafe'sinde de eşzamanlı olarak izlenebilecek.

Yılın En İyi Kısa Filmini Siz Seçin!

Akbank 7. Kısa Film Festivali'nde, 30 film finalde.
Akbank Sanat'ta gelip izlediğiniz filmlerden, siz de beğendiğiniz filme hemen oy verin, "Seyirci Özel Ödülü"'nü kazanacak filmi siz belirleyin. Oylamalar, Akbank Sanat'a filmleri izlemeye gelen izleyiciler tarafından 7-16 Mart tarihleri arasında yapılacaktır ve sadece "Festival Kısaları" bölümünde gösterilecek yarışma filmleri için kullanılacaktır.

Detaylı bilgi ve Festival Programı için: www.akbankkisafilm.com

Sabancı Üniversitesi Öğrenci Video Yarışması

1. Bu yarışma Sabancı Üniversitesi öğrencilerinin katılımına açıktır. Yarışmaya bireysel ya da takım olarak katılınabilir.

2. Katılımcılar çalışmalarını 4 Mart 2011 saat 08:00’den itibaren 26 Mart 2011 saat 03:00’e kadar iletebilirler.

3. Her katılımcı, çalışmasının DVD’ye kaydedilmiş kopyasıyla beraber aşağıda bulunan Katılım Formunu doldurarak ve imzalayarak Pazarlama ve Kurumsal İletişim Birimi’nden Betül Karasinan’a teslim etmelidir. Sunulan çalışmaların kayıtları iade edilmeyecektir.

4. Video çalışmalarının uzunluğu en az 01:00 dakika, en fazla 03:00 dakika olmalıdır. Video çalışmaları standart video DVD, .avi veya .mov dosya biçimlerinden birinde teslim edilebilir.

5. Jüri tarafından uygun görülen tüm videolar, Sabancı Üniversitesi Adaylar web sitesinde yayınlanacaktır.

6. Yayınlanacak videolar, belirtilen iki tema arasından birine uygunluğu esas alınarak seçilecek ve değerlendirilecektir:
   i. Sabancı üniversitesini tercih ettim çünkü …
   ii. Sabancı Üniversitesi kampüsünü seviyorum çünkü …


7. Videolar için seçim kriterleri; özgünlük ve yaratıcılık olarak belirlenmiştir. Bu kriterleri en yüksek düzeyde sağlayan ilk üç video jüri tarafından belirlenecektir. Kazananlara 11 Nisan 2011 tarihinde

e-posta ile bilgilendirme yapılacaktır ve seçilen videoların sahiplerine aşağıdaki ödüller verilecektir:

     1. ye 900 TL değerinde Teknosa hediye çeki
    
2. ye 450 TL değerinde Teknosa hediye çeki
    
3. ye 300 TL değerinde Teknosa hediye çeki

8. Jürinin takdirine bağlı olarak Adaylar web sitesinde yayınlanması uygun görülen ve yarışma kurallarına uyan diğer bütün videoların sahiplerine katılım ödülü verilecektir:

·        100 TL değerinde Teknosa hediye çeki

9. Bu ödül, yarışmaya katılan bireylerin / takımların sayısına bakılmaksızın, yayınlanmaya hak kazanan her bir video için birer adet verilir. Her katılımcı yarışmaya birden fazla video ile katılabilir.

10. Gönderilen tüm videolar Sabancı Üniversitesi için tanıtım malzemesi olarak kullanılmaya uygun olmalıdır. Videolar başka herhangi bir kişi veya kurum tarafından kullanılamaz.

11. Gönderilen videolar, Sabancı Üniversitesi Akademik Dürüstlük Bildirgesi’ne ve Ayrımcılık Karşıtlığı Bildirisi’ne uygun olmalıdır. Videolar, başka bir kişinin/kurumun telif hakları, fikri mülkiyet hakları, gizlilik veya yasal haklarını ihlal etmemelidir. Küfür, şiddet, küçük düşürücü ifadeler ve görüntüler içermemelidir. Bu konudaki bütün sorumluluk video sahibine aittir.

11. Sunulan video kayıtları, Sabancı Üniversitesi tarafından hiçbir telif hakkı gözetilmeksizin kullanılabilir ve üzerinde montaj/demontaj yapılabilir.

Sabancı Üniversitesi Öğrenci Video Yarışması Başvuru Formu


İsim ve Soy isim _______________________________
Sınıf ________________ Öğrenci numarası _________
E-posta______________________________________
Cep Telefonu_________________________________

Takım (varsa)

1. İsim ve Soy isim _____________________________ Sınıf ________________

2. İsim ve Soy isim _____________________________ Sınıf ________________

Takım olarak sunulan bütün çalışmalarda tüm ekip üyelerinin isimleri Kayıt Formuna eklenmelidir. Ekibin diğer üyelerinin iletişim bilgileri için sayfa ekleyebilirsiniz.

Video Hakkında Bilgi
Başlık________________________
Süre_________________________

Genç Girişimciler Kulübü “Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi” düzenliyor

Sabancı Üniversitesi Genç Girişimciler Kulübü öğrencileri, 5 Mart Cumartesi ve 6 Mart Pazar günü Sabancı Üniversitesi’nde düzenleyecekleri “Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi”nde, Ali Ağaoğlu ve Acun Ilıcalı gibi alanında başarılı girişimcileri ağırlayacak

Sabancı Üniversitesi Genç Girişimciler Kulübü öğrencileri Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi ile ülkemizde ve global arenada başarıya ulaşmış, liderlik becerileri sayesinde etrafındaki insanları motive ederek fikirlerini ve hayallerini gerçekleştirmiş kişilerin hayat öykülerinden ve deneyimlerinden yararlanmayı hedefliyor. Başarılı girişimcilerin başarı öykülerinin birinci ağızdan aktarılacağı bu etkinlikte katılımcılar, girişimcilik kavramı ile tanışacaklar.

Türkiye’nin başarılı girişimcileriyle yakından tanışma fırsatının sağlandığı bu etkinlikte katılım ücretsiz olacak. Öğrenciler staj ve iş bulma fırsatı da elde edecekler.

Sabancı Üniversitesi’nin Tuzla’daki kampusunda düzenlenecek ve 2 gün sürecek olan, iş dünyasının girişimciliğiyle ünlü isimlerinin ağırlanacağı aktivitede yeterli oranda katılım gösterenlere sertifika verilecek.

Ulaşım: Saat 08.30'da Kadıköy Rıhtım Simit Sarayı önünden ve saat 08.00'da Taksim Avis-Budget önünden ücretsiz olarak Sabancı Üniversitesi’ne servis kalkacak.

Program:

5 Mart Cumartesi:    
9:15-10:00 Ziya Boyacıgiller - Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi - Airties Kurucu Ortağı
10:00-10:45 İhsan Elgin - Özyeğin Üniversitesi Kuluçka Merkezi Müdürü
11:00-11:45 Ramazan Kaya - Saat&Saat Ynetim Kurulu Başkanı
12:00-12:45 Servet Koçak - KOSGEB İstanbul Anadolu Yakası Hizmet Merkezi Müdürü
13:00-14:00 Yemek
14:00-14:45 Cenk Angın - Gittigidiyor Genel Müdürü
15:00-15:45 Yunus Oral - Kafepi Kurucusu
16:00-16:45 Murat Kolbaşı - Arzum Yönetim Kurulu Başkanı
17:00-18:00 Ali Ağaoğlu -  Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı

6 Mart Pazar   
10:00-10:45 Levent Selamoğlu - Mustafa Nevzat İlaç San. Genel Müdürü
11:00-11:45 Mehmet Aksel - Mutfak Sanatları Akademisi Kurucusu
12:00-12:45 Nevzat Kürüm - Araştırmacı Düşünür/ Yazar
13:00-14:00 Yemek
14:00-14:45 Melih Ödemiş - Yemeksepeti Kurucu Ortağı
15:00-15:45 Demet Mutlu - Trendyol Kurucusu
16:00-16:45 Fuat Sami - Lab-x Kurucusu
17:00-18:00 Acun Ilıcalı - Acun Medya Şirket Kurucusu

Abone ol