Ana içeriğe atla

Türkiye’nin teknoloji üssü olması için Sabancı Üniversitesi çalışıyor

Güler Sabancı: “Ancak araştırmacı ve girişimci bir kültür ülkeleri ileri taşır. Ülkemiz koşullarında yeni yeni gelişmekte olan bu kültür, üniversitemizin kuruluş felsefesinde vardır. Sabancı Üniversitesi Türkiye için bir örnektir”

Sabancı Üniversitesi, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ilk kez açıklanan “Üniversitelerarası Girişimcilik ve Yenilikçilik Endeksi”nde birinci sırada yer aldı. Bu noktadan hareketle Sabancı Üniversitesi’nin; 1999 yılında eğitime başladığından bu yana geçen onüç yıldaki çalışmaların değerlendirmesi yapılarak Türkiye’nin bir teknoloji ülkesi olması için üniversite bünyesinde neler yapıldığından söz edildi. Ayrıca üniversitenin 2023 hedeflerine yönelik  vizyonu anlatıldı.

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi’nde gerçekleştirilen toplantıya Sabancı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, Rektör Nihat Berker, Rektör Yardımcısı Hasan Mandal ve Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Yusuf Menceloğlu katıldı.

Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı Sabancı Üniversitesi’nin Türkiye’nin en girişimci ve en yenilikçi üniversitesi olmasından büyük mutluluk duyduğunu söyledi. Ülkeleri yeni teknolojilere dayalı yeni iş alanlarının ileri taşıyacağını belirten Güler Sabancı bunun da ancak araştırmacı ve girişimci bir  kültüre dayandığını belirtti.

Güler Sabancı sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemiz koşullarında yeni yeni gelişmekte olan bu kültür, üniversitemizin  kuruluş felsefesinde vardır. Yenilikçilik, girişimcilik ve teknolojinin iş hayatıyla buluşturulması; teknoloji, patent ve üniversitelerdeki fikri mülkiyetin iş yaşamıyla buluşturulması gibi konularda Sabancı Üniversitesi Türkiye için bir örnektir. Hem bireysel düzeyde hem de  işbirliği ruhu içerisinde, yenilikçiliğe bağlı kalarak, öğretim ve araştırma alanlarında sınırları ileriye taşımak için,  Türkiye’nin geleceği için çalışıyoruz.”

Sabancı Üniversitesi’nin her zaman öncü olmayı hedeflediğini söyleyen Rektör Nihat Berker, üniversitede teknolojinin yanı sıra eğitimde ve toplumsal duyarlılık projelerinde de girişimcilik ve yenilikçiliği sürdürülebilir bir ilke olarak benimsendiğini; birlikte yaratmak ve geliştirmek misyonu doğrultusunda diğer üniversiteler ile birlikte, bilim ve teknolojik gelişmeler ışığında üretilen bilgilerin topluma yayılması için çalışılması gerektiğine inandıklarını vurguladı.

Rektör Yardımcısı ve Araştırma ve Lisanüstü Politikalar Direktörü Hasan Mandal ise araştırmalarda stratejik hedeflerin oluşturulmasına ve üretilen politikaların uygulanmasına destek veren Sabancı Üniversitesi’nin bugünü ile 2023 hedefleri doğrultusunda bilimsel - teknolojik gelişmeleri, sosyal ve ekonomik yararlara dönüştürmek amacıyla yapılan yenilikçi çalışmalar ile girişimcilikte erişilen boyuttan söz etti.

Hasan Mandal’ın verdiği bilgiye göre; Sabancı Üniversitesi kamu ve özel sektör desteği ile 50 milyon TL.lik aktif araştırma fonundan faydalanmakta. Öğretim üyesi başına düşen araştırma fon miktarında ise 245 bin TL ile Sabancı Üniversitesi birinci sırada yer alıyor. Aktif proje sayısı ise 174.

7. Çerçeve Programında ortaklık sayısının öğretim üyesi sayılarına oranlanması sonucunda ortaya çıkan en başarılı üniversite tablosunda Sabancı Üniversitesi birinci sırada yer alıyor.

Akademik projelerdeki araştırma fonlarının seyrine 2005 – 2012 yılları arasına bakıldığında üç katı artış ile toplam büyüklüğün 30 milyon TL düzeyine çıktığı görülüyor.

Özel sektör projelerine sağlanan fonlarda ise özellikle son yılda 10 misli bir artış olmuş ve akademik projeler ile özel sektör fonları dengelenmiş.

Hem bir akademisyen hem de bir girişimci olarak söz alan Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Yusuf Menceloğlu, öğrencilerinin katılımıyla gerçekleştirdiği araştırmaların sonuçlarının, üniversite – sanayi işbirliği doğrultusunda endüstriyel ölçeğe taşınma sürecinden ve hem kendi kurduğu şirkette hem de üretici kuruluşlar ile gerçekleştirdiği ortak projelerden, bilime, sanayimize ve toplumumuza katkı yapan çalışmalarından ve öğrencilerinin başarılı projelerinden söz etti.

Sanayide çalışırken akademiye geri dönmenin bazı riskleri ve zorlukları olmasının yanı sıra birçok avantajı da olduğunu belirten Yusuf Menceloğlu, “akademisyenliğin başarı ölçütlerinde, verilen eğitim kalitesini yüksek tutmak, etkisi yüksek makaleler yayınlamak ve projeler yaparak araştırmalarınız ve öğrencilerinizin giderleri için kaynak oluşturmak çok önemlidir. Hedeflerinizi stratejinize uygun olarak geliştirmeniz ve gerçekleştirmeniz kaçınılmazdır.” dedi.

Menceloğlu halen Sabancı Üniversitesi’nde yürütülmekte olan projelerden bazı örnekleri sıraladı. Buna göre: Türkiye’nin yenilenebilir enerji konusunda “Rüzgâr türbini sistem projesi” Sabancı Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği programı öğretim üyesi liderliğinde yürüyor. “Gelişmekte olan ülkelerde yaşanan çinko eksikliğinin iyileştirilmesi projesi” Biyoloji Bilimleri ve Biyomühendislik programı öğretim üyesi tarafından eş zamanlı olarak 8 ülkede devam ediyor. Bir başka vurgulanması gereken proje çalışması ise Elektronik Mühendisliği programı bünyesinde ve dünyanın en büyük savunma sanayi şirketine yapılan “Komponent üretimi” projesidir.

Yusuf Menceloğlu’nun verdiği bilgiye göre, bu çalışmalara ek olarak Sabancı Üniversitesi’ndeki  birçok proje, TÜBİTAK, SANTEZ, DPT gibi kamu kuruluşlarının yanısıra ADVANSA(SASA), AKÇANSA, AKSA, AKKİM, ECZACIBAŞI İPEK KAĞIT, ELVİN TEKSTİL, KALE SERAMİK, KORTEKS, KORDSA, MAHALO KİMYA, PİLSA, SETAŞ KİMYA firmaları tarafından destekleniyor. Menceloğlu son olarak, öğrencileri ile birlikte yürüttüğü araştırma projelerinin
% 70‘inin sanayi destekli olduğunu söyledi.

Cem Özdemir: Yenilenebilir enerji demokrasinin bir gereğidir.

İstanbul Politikalar Merkezi'nin düzenlediği etkinlikte konuşan Cem Özdemir, Türkiye'nin nükleer enerji politikasını eleştirerek, yenilenebilir enerjinin demokrasinin bir gereği olduğunu vurguladı.



Türkiye'nin ekonomik büyümenin hızla sürdürülmesi ve enerjide dışa bağımlılığını azaltmak için alınan nükleer enerji santrali kurma kararı, tepki çekmeye devam ediyor. Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi (İPM), Mercator Vakfı işbirliğiyle Türkiye’de yenilenebilir enerji ve çevre dostu teknolojik yatırım fırsatlarına dikkat çekmek amacıyla 17 Ekim 2012’de İstanbul’da bir etkinlik düzenledi.

"Yeşile Doğru: Türkiye'de Sürdürülebilir Ekonomik Büyüme İçin Fırsatlar" başlıklı toplantının konuşmacısı Alman Yeşiller Partisi Eş Başkanı ve Mercator-İPM Araştırma Bursu Kıdemli Araştırmacısı Cem Özdemir, yenilenebilir enerjinin sunduğu fırsatları anlattı.

 Gelişmiş ülkeler örnek olmalı

Japonya’da meydana gelen Fukuşima nükleer santrali felaketinden sonra kademeli olarak nükleer enerjiden vazgeçerek yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanma kararı alan Almanya gibi gelişmiş ekonomilerin Türkiye’ye örnek olması gerektiğini vurgulayan Özdemir, dünyada nükleer santrallerin sayısının her yıl azaldığını ifade etti. Japonya ve bir süre önce referandumla halkın yüzde 65’inin nükleer enerjiye hayır kararı aldığı Litvanya örneğini veren Özdemir, “Sadece karbon emisyonlarını azaltmakla olmaz. Ancak kısa vadede offshore (denizüstü) rüzgâr ve orta vadede fotovoltaik enerji çözüm olabilir” diyerek gelişmiş ülkelerin yeni yaşam biçimi örneği olması gerektiğine dikkat çekti.

 Etkinliğin moderatörü ve İPM Direktörü Sabancı Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Profesörü Fuat Keyman da "Artık iklim değişikliğinin sadece periferide değil, merkezde, tüm ülkenin yönetiminde önemli bir konu. Toplumsal uzlaşma mümkün. Türkiye Almanya'yı örnek alabilir" dedi.

“Uzun vadede demokrasilerde nükleerin yeri yok” diyen Özdemir, yenilenebilir enerjiye karşı çıkmanın pragmatik veya pratik değil, tamamen ideolojik bir duruş olduğunu belirtti. Türkiye’nin ancak demokratik bir ülke olarak bölgede rol model olabileceğinin altını çizen Özdemir, “Bunu da ancak Avrupa Birliği ile birlikte gerçekleştirebilir. AB de Türkiye’nin deneyimlerinden faydalanmalı. Türkiye imparatorluktan gelme bir ülke. Almanya’nın bir zamanlar benimsediği gibi “Tek başıma başarabilirim” anlayışı çok tehlikeli sonuçlara yol açabilir” uyarısında bulundu.

Rusya'ya doğalgaz bağımlılığından kurtulmak için Rusya'nın teknolojisi kullanarak nükleer enerji santrali kurmanın çelişkili olduğunu belirten Özdemir, "Madem nükleerden vazgeçmek istemiyorlar. Neden yenilenebilire de karşı çıkıyorlar?" dedi.

 Türkiye bir yol ayrımında

Toplantı sonrası Deutsche Welle Türkçe servisinin sorularını yanıtlayan Cem Özdemir, “Bu ekonomik değil, siyasi bir karar. Bugün Siemens, Bosch gibi model şirketlerin hepsi nükleerden vazgeçiyor. Ancak otoriter ülkeler nükleere yöneliyor” dedi.

Yıllar önce ben dâhil kimse yenilenebilirin enerji kaynaklarındaki payının yüzde 25’e çıkacağını öngörmemişti. Kaldırılma sürecini geciktiren mevcut hükümet bile 2020'de bu oranın yüzde 40'a çıkacağını tahmin ediyor” diyen Özdemir, Türkiye'de bu oranın yüzde 50 olabileceğini ifade etti. Özdemir, “Türkiye’de yenilenebilirin engellenmesinin bir nedeni var: Birileri frene basıyor. Sebebi de çok basit: Nükleer enerjiyle yenilenebilir enerji çelişiyor. Nükleer enerjiyle büyük şirketler ve onlara yakın siyasi kanatlar zengin oluyor. Yenilenebilir enerjide ise desantral bir yapı var, geniş kesimler faydalanabiliyor. Biri otoriter yapıyı, diğeri de demokrasiyi, serbest piyasa ekonomisini, modern çağı gerektiriyor. Türkiye böyle bir yol ayrımında” dedi.

Türkiye’nin gelişme modelinde eski Avrupa’yı kendine örnek aldığına dikkat çeken Özdemir, “Gelişme modeli, büyüyelim, her şeyi mahvedelim, daha sonra kazandığımız parayla tamir ederiz felsefesi eski bir felsefe. Modern çağın felsefesi değil. Buna üzülüyorum. Bunun örneklerini Fukuşima’da yaşadık. Nükleer, felaketi davet etmekten başka bir şey değil” diyerek endişelerini dile getirdi.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Kıvanç Özvardar Gülaslan/ İstanbul

Editör: Ercan Coşkun

Üniversite – Sanayi ve Kamu İşbirliği Süreci Değerlendirildi

Sabancı Üniversitesi, Sabancı Holding Sanayi Grubu Şirketleri ve TÜBİTAK işbirliği için kampüste buluştu



Sabancı Üniversitesi, Sabancı Holding Sanayi Grubu Şirketleri ve TÜBİTAK TEYDEB (Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı),  ortak değerlendirme toplantısı 17 Ekim 2012 Çarşamba günü Sabancı Üniversitesi kampüsünde gerçekleşti. Girişimcilik ve AR-GE konularında üniversite-sanayi işbirliği ve ortak bir sinerji yaratmak amacı ile gerçekleşen toplantının açış konuşmasını Sabancı Üniversitesi Rektörü Nihat Berker yaptı.

Üniversitelerdeki girişimcilik ruhunun önemi üzerine konuşan Berker; geçtiğimiz hafta Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün tarafından açıklanan, Türkiye’de ilk kez hazırlanan, “Üniversitelerarası Girişimcilik ve Yenilikçilik Endeksi” sıralamasında Sabancı Üniversitesi’nin birinci olarak yer aldığını ve bu anlamlı başarıdaki en önemli faktörün sürekli daha iyisini hedeflemek olduğunu belirtti.

Nihat Berker’in ardından sözü Sabancı Holding Sanayi Grubu Başkanı Mehmet Pekarun devraldı. Pekarun konuşmasında Türkiye’nin 2023 vizyonu üzerinde durarak; Türkiye’nin ürettiği katma değerin artmasının ancak AR-GE ve teknolojideki gelişmeler ile mümkün olacağını belirtti. Bu bağlamda bu tür toplantı ve işbirliklerinin önemini vurguladı.

TÜBİTAK TEYDEB Başkan Vekili Fatih Yülek ise katılımcılara TÜBİTAK ve TEYDEB’in temel görev ve kuruluş amaçları hakkında bilgi verdi. Türkiye’de AR-GE çalışmalarının gelişimdeki önemi ve AR-GE çalışmalarının destek programları hakkında bir sunum gerçekleştiren Yülek, TÜBİTAK TEYDEB tarafından geliştirilen ve özellikle üniversitelere yönelik uygulanan projeler hakkında da katılımcıları bilgilendirdi.

Toplantıda ayrıca Sabancı Üniversitesi Araştırma ve Lisansüstü Politikaları Direktörü ve Rektör Yardımcı Hasan Mandal, Türkiye’nin 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma ana hedefi doğrultusunda Sabancı Üniversitesi’nin geçmiş dönemlerde gerçekleştirdiği çalışmaları ve gelecekte planladıkları projeleri katılımcılarla paylaştı.

Koşan Kampüs / Mud Race İstanbul 2012

Yaklaşık 300 kişinin katıldığı Mud Race İstanbul 2012 organizasyonu Koşan Kampüs ekibi için çok keyifli ve başarı haberleriyle dolu bir etkinlik oldu. Özellikle bitirişe el ele gelen öğrencilermiz için alkış çığlıkları koparken yarışmanın en eğlenceli grubu oldu.



Dereceler:

Jawwad Sherwani / 13-20 Yaş kategorisi 3.cülüğü
Alpar Akman / 13-20 Yaş kategorisi 7.ciliği
Aslıhan Hayali / 13-20 Yaş kategorisi 9.culuğu
Ulaş Caculi( Mezun ) / 21-39 Yaş kategorisi 14.cülüğü
Diğer tüm öğrenciler / Tüm kategorilerde eğlenme şampiyonluğu:))

Etkinliğe katılan tüm öğrencilerimizi başarılarından dolayı tebrik ediyoruz.

KATILIMCILAR: Aycan Berk Eskili, Alpar Akman, Deniz Özçelebi, Emir Yılmaz, Yiğit Teksen, Turgut Köksal Yalçın, Birce Sertbaş, Sibo Esenkova, Mehmet Yiğit Köksal, Zuhal Tümay, Jawwad Sherwani, Çağla Su Toprak, Mehmet Albayrak, Aslıhan Hayali, Sinan Kolat (mezun), Ulaş Caculi (mezun),



Yabancı Dil Hazırlık Sınıfından Başarısız Olan Öğrencilerin Dikkatine!

Yabancı Dil Hazırlık Sınıfından Başarısız Olan Öğrencilerin Dikkatine!

Başvuru Tarihi: 15 Ekim-18 Ekim 2012

4 Aralık 2008 tarih ve 27074 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Yükseköğretim Kurumlarında Yabancı Dil Öğretimi ve Yabancı Dille Öğretim Yapılmasında Uyulacak Esaslara İlişkin Yönetmeliğin 7. Maddesi uyarınca, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS), Dikey Geçiş Sınavı (DGS) ya da Yurtdışında Çalışanların Çocukları İçin Yükseköğretime Giriş Sınavı (YÇS) sonuçlarına göre merkezi yerleştirme ile yerleştirildikleri yükseköğretim programının (Özel yetenek sınavı sonuçlarına göre öğrenci alan yükseköğretim programları hariç.), zorunlu hazırlık sınıfına devam etmesine rağmen ikinci yarıyıl sonunda yapılan yabancı dil sınavında başarısız olan öğrencilerin, başvurmaları halinde başka bir üniversitede veya kayıtlarının bulunduğu üniversitede, yerleştirildikleri programa eşdeğer Türkçe öğretim yapılan, Türkçe öğretim yapılan eşdeğer program yoksa, başarısız oldukları programa yakın öğretim dili Türkçe olan programların birinci sınıflarına yerleştirilme işlemleri Merkezimizce yürütülecektir. Başvurular 15-18 Ekim 2012 tarihleri arasında yapılacaktır:

 

1)  Hazırlık sınıflarında başarısız olan öğrencilerin ÖSYM'ye başvururken aşağıdaki koşulları karşılamaları

gerekir:

 

a) Programın zorunlu yabancı dil hazırlık sınıfında başarısız olmak.

b) Hazırlık sınıfında başarısız olduğu tarihi izleyen, iki eğitim-öğretim yılı içinde başvuruda bulunmak.

c) Aday Başvuru Formunu, başvuru süresi içinde hazırlık sınıfında başarısız olduğu yükseköğretim

programının bağlı bulunduğu Üniversiteye onaylatmak.

d) Tercihlerini başarısız olduğu yükseköğretim programına eşdeğer Türkçe öğretim yapılan, Türkçe öğretim yapılan eşdeğer program yoksa, hazırlık sınıfında başarısız olduğu programa yakın öğretim dili Türkçe olan programlardan yapmış olmak (Tercihler, bu kılavuz ekinde verilen “TABLO 1 Öğretim Dili Yabancı Dil Olan Yükseköğretim Programlarının Hazırlık Sınıflarında Başarısız Olan Öğrencilerin

Yerleştirilebilecekleri Türkçe Öğretim Yapan Programlar"dan yapılmalıdır.).

e) Öğrencinin hazırlık sınıfında başarısız olduğu programa yerleştiği yıldaki ÖSYS/DGS puanı,

tercihleri arasında göstereceği yükseköğretim programlarının yerleştiği yıldaki en düşük

ÖSYS/DGS puanlarına eşit veya bu puanlardan yüksek olmak. İlgili yılda sınavsız geçiş ile yapılan

yerleştirmelerde en düşük puan şartı aranmaz. Adaylar sınavsız geçiş öncelikleri ve ortaöğretim başarı

puanları (OBP) ile yerleştirme işlemine alınırlar.

f) Üniversitelerin hazırlık sınıfına kaydolunan yılda merkezi olarak yerleştirilmiş olmak. 

 

2) Başvurma İşlemi

 a) Aday başvuru formunun doldurulması

 b) Yerleştirme ücretinin yatırılması

 c) Başvuru formununve banka dekontunun, Başvuru Merkezine 18 Ekim 2012 tarihi saat 17.00’ye kadar teslim edilmesi

 

3) Yerleştirme Ücretinin Yatırılacağı Bankalar

T.C. Ziraat Bankasının tüm şubeleri ve İnternet bankacılığı

VakıfBank’ın tüm şubeleri ve İnternet bankacılığı

T. Halk Bankasının tüm şubeleri ve İnternet bankacılığı

Akbank’ın tüm şubeleri ve İnternet bankacılığı

Kuveyt Türk Katılım Bankasının tüm şubeleri ve İnternet bankacılığı

DenizBank’ın tüm şubeleri ve İnternet bankacılığı

Türk Ekonomi Bankası’nın tüm şubeleri ve İnternet bankacılığı

Detaylar için osym.gov.tr adresindeki bilgileri inceleyiniz.

 Başvurular ve diğer bilgiler için Öğrenci Kaynakları Birimi Çağlar Akpınar’a başvurunuz.

Sevgilerimizle 

Öğrenci Kaynakları Birimi 

 

 

Mehmet Ali Alpar ve İsmail Çakmak'ın başarısı

Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi ve Türk Astronomi Derneği Başkanı Mehmet Ali Alpar ve yine Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi öğretim üyemiz İsmail Çakmak  Avrupa Bilimler Akademisi üyeliğine seçilmiştir.

Mehmet Ali Alpar hakkında detaylı bilgi için tıklayınız.

İsmail Çakmak hakkında detaylı bilgi için tıklayınız.

En girişimci ve yenilikçi üniversite

Türkiye’de ilk kez hazırlanan “Üniversitelerarası Girişimcilik ve Yenilikçilik Endeksi” düzenlenen bir basın toplantısı ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün tarafından açıklandı. Buna göre sıralamanın başında Sabancı Üniversitesi yer alıyor. 

Endeksin ilk beşinde yer alan üniversiteler şunlar: Birinci Sabancı Üniversitesi, ikinci Orta Doğu Teknik Üniversitesi, üçüncü İhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi, dördüncü Özyeğin Üniversitesi, beşinci İstanbul Teknik Üniversitesi. 

Nihat Ergün’ün verdiği bilgiye göre, endeks belirlenirken öğretim üyesi 50’nin altında olan üniversiteler hesaplamaya dahil edilmedi. Bu nedenle söz konusu çalışma Türkiye’deki 168 üniversitenin 126’sını kapsıyor. 

“Üniversitelerarası Girişimcilik ve Yenilikçilik Endeksi”, bilimsel ve teknolojik araştırma yetkinliği, fikri mülkiyet havuzu, işbirliği ve etkileşim, girişimcilik ve yenilikçilik kültürü ile ekonomik katkı ve ticarileşme olmak üzere toplam 5 boyuttan oluşuyor. 

Ailelerin bir günlük öğrenciliği

Sabancı Üniversitesi’nde Aile ve Eğitim Günü'nde veliler bir günlüğüne tekrar öğrenci oldular

Foto Galeri

Sabancı Üniversitesi’nin geleneksel “Aile ve Eğitim Günü” etkinliğinin üçüncüsü 13 Ekim 2012 Cumartesi günü gerçekleşti. Sabancı Üniversitesi’nin Tuzla’daki kampüsünde düzenlenen etkinlikte veliler hem üniversiteyi yakından tanıdılar hem de fakültelerdeki derslere katılarak öğrenci oldular.

Sabancı Üniversitesi “Aile ve Eğitim Günü” 13 Ekim Cumartesi günü Sabancı Üniversitesi’nin Tuzla’daki kampüsünde gerçekleşti. Aile ve Eğitim Günü etkinlikleri, Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi’nde Rektör Nihat Berker’in açış konuşması ile başladı.

Müzikus konserinin ardından, eğitim ödülleri ve sunumlara geçildi. Aile ve Eğitim Günü’nün ilk sunumunu Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Emre Hatipoğlu yaptı. Emre Hatipoğlu, “Türkiye Dış Politikası: Yenilikler, Fırsatlar ve Zorluklar” başlıklı bir konuşma yaptı. Ardından, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Aytül Erçil “Robotlar: Araştırma, Geliştirme ve Şirketlenme” başlıklı bir konuşma gerçekleştirdi. Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Özge Akbulut, “Bilim, Girişimcilik ve Halka Hizmet” başlıklı bir sunum yaptı.  Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Aysun Alp da “Sizin Kredinizi Değerlendiren Kuruluşlar” başlıklı bir konuşma yaptı.

SUDance’ın dans gösterisinin ardından veliler, öğretim üyeleri ile birlikte öğle yemeği yediler.

Öğle yemeğinin ardından, Bilgi Merkezi Tanıtım Turları ve eşzamanlı gerçekleştirilen Fakülte Programları’na geçildi. Veliler ilgilendikleri veya çocuklarının öğrencisi olduğu fakültelerce düzenlenen seminerlere katıldılar.

Fakülte Programları kapsamında Yönetim Bilimleri Fakültesi Dekanı Nakiye Boyacıgiller, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Yusuf Menceloğlu, Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı Mehmet Baç ve Diller Okulu Direktörü Jacqueline Einer velilere fakülte ve programları anlattılar. Veliler, Diller Okulu’nda Ekrem Şimşek’ten Basic Seviyesi, Nezaket Özgirin’den Intermediate Seviyesi ve Adam Simpson’dan Upper Intermediate Seviyesi’nde İngilizce dersler aldılar.

Anket: gazeteSU araştırıyor!

Sevgili Öğrenciler,
Üniversitemizle ilgili düşüncelerinizi öğrenmek için hazırladığımız ankete katılın, sesinizi duyurun.

Aşağıdaki linki tıklayarak sorulara ulaşabilirsiniz. Anket en fazla 10 dakika sürecektir.


http://www.surveymonkey.com/s/CQFFKS8

Not: Bu anket sadece SU öğrencilerinin cevaplandırılması için hazırlanmıştır.

Bu haftasonu ne yapsam?

Bu hafta şehir dışından gelen tanıştığım birkaç öğrenci arkadaşımın haftasonu okulda sıkıldıklarını ve yapacak birşey bulamadıklarını farkettim. Bu yüzden sizin için küçük bir araştırma yapıp haftasonu kaçırılmaması gereken birkaç eğlenceli aktivite buldum.

Mesela 10 - 14 Ekim arası Cirque du Soleil İstanbul'da, bu muhteşem gösteriyi kesinlikle arkadaşlarınızla izlemelisiniz. Fiyatları da 54 tl ile 220 tl arası değişiyor, yani her bütçeye uygun yerler bulabilirsiniz.

Ya da ben sirk falan sevmem diyorsanız size Akbank'ın 22. Caz Festivali'ni tavsiye edebilirim. Festival 10 - 21 Ekim arası birçok önemli caz sanatçısını ağarlayacak. Caz sevenlere duyurulur.

Son önerimde eğer İstanbul'a yerleşmiş ama hala Topkapı Sarayını gezmemişseniz bu haftasonu neden olmasın? Topkapı Sarayı 9.00 – 16.00 saatleri arası ziyaretçi kabul ediyor ve giriş 25 tl. Umarım az da olsa haftasonunuzu güzel bir şekilde değerlendirmenize yardımıcı olabilmişimdir.

İyi haftasonları, iyi eğlenceler

Canan Karabağlı

Abone ol