07/12/2010
2009 – 2010 Öğrenci Birliği ile görevlerini devretmelerine sayılı günler kala Sabancı Üniversitesi’nde “Öğrenci Birliği” oluşumu üzerine sohbet ettik.
“Öğrenci Birliği” oluşumu size ne ifade ediyor?
GÖRKEM TÜRK- Benim için Öğrenci Birliği en temel, en kısa ifade şekliyle, yönetimle öğrenci arasındaki köprü olma görevini sağlayan, yeri geldi mi kendi başına projeler üretip öğrenciye ve yönetime sunan bağımsız bir oluşumdur. Bunun dışında, okul dışındaki ortamlarda da Sabancı Üniversitesi öğrencilerinin temsili sesi olduğunu düşünüyorum. Yani kampus içinde yönetimle öğrenci arasındaki köprü, okul dışında ise resmi ortamlarda, platformlarda, diğer öğrenci konseyleri düzeyinde Sabancı Üniversitesi öğrencilerinin temsilcisi.
CAN YILMAZ- Görkem’in söylediklerine ek olarak Sabancı Üniversitesinin öğrenci değerini yükseltecek projeleri hayata geçirmek olarak ifade edebilirim.
KAAN KARAKEBEN- Ayrıca yeni neler üretilebilir, Sabancı’daki hayatımıza daha nasıl katkı yapılabilir, sorunlarımıza nasıl çözümler bulunabiliri sorgulamaktır.
Öğrenci Birliği’nin sizin ifade ettiğiniz şekilde diğer öğrenciler tarafından da böyle bilindiğini düşünüyor musunuz? Genel olarak öğrenciler Öğrenci Birliği’nin hangi parçasını daha çok biliyorlar, hangi parçasını bilmiyorlar?
Bu öğrenciden öğrenciye değişen bir olgu. Eğer öğrenci okulda gerçekten sosyalse, okulunu havasını kokluyorsa Öğrenci Birliği’nin nelerle uğraştığını biliyordur.
Bazen de Öğrenci Birliği Call Center gibi görülebiliyor yani sürekli şikayetlerin bize gelmesi; bu durum da şimdiye kadar oluşmuş yanlış misyon yüklenmesine sebep olmuş.
Bu yanlış misyon yükleme neden oluşmuş olabilir?
Gelecek seçim kaygısıyla kimseyi kırmamaya çalışma olabilir. Sonuçta küçük bir kampüste yaşıyoruz, insanları kıramıyorsun, biz de arkasından koşturuyoruz, ama bir noktadan sonra nüfus da arttıkça dur demekte fayda var.
Mesele gelen şikayet sayısı artınca asıl sıkıntı oluşmaya başlıyor. Bir de tersi bir durum da var; okulda ters giden her şeyi Öğrenci Birliği’ne mâl etme gibi. Yani Öğrenci Birliği’nin sınırlarını kavrama noktasında problemler olabilir. Yani Öğrenci Birliği’nin gücü ne? bunları gerçekten anlatamıyoruz galiba. Öğrenci Birliği zamlara karşı bir şey yapmadı diye suçlanabilir, ama zamlar için Öğrenci Birliği suçlanamaz yani, bu ayrımı yapmak gerekiyor.
Belki de Öğrenci Birliği’ni biraz da olduğundan daha güçlü görüyor olabilirler. Bizim de fiyatların belirlenmesinde bir irademiz, bir fikrimiz, bir oy hakkımız varmış gibi düşünülüyor.
Siz öğrencilerin temsilcisisiniz, böyle bakınca biraz da doğal değil mi?
Tabii ki doğal, ama sınırları bilmek çok önemli. Biz de bu tip yetkilerimizin olmasını çok isteriz , keşke verilse… Bu tek yönlü değil çift yönlü bir hareket. Bir karar verilecekse ya da bir şekilde ses çıkartılacaksa, Öğrenci Birliği’nin de öğrencilerin desteklerini beklemesi son derece doğal. Eğer öğrenciler Öğrenci Birliği’nden hareket bekleyip Öğrenci Birliği’ne destek vermezse, o zaman zaten bir yere varamayacağız.
Öğrenciler ve Öğrenci Birliği arasında bir kopukluk mu var?
Öğrenci Birliği’ne katılım çok fazla değil. Yani belki de bizim okulun genel yapısı böyledir. Birçok söyleşi oluyor, birçok etkinlik oluyor, ama katılımlara baktığınız zaman son derece aşağı seviyelerde kalıyor. Derslerimizin yoğunluğu olabilir, bilgisayar kullanımları olabilir bilemiyorum ama katılım eksikliği, sosyal hayattan kopukluk var.
Öğrenci Birliği’nin yasal sorumlulukları nedir? Bu sistem nasıl işliyor ve aslında nasıl işlemeli sizce?
Aslında YÖK okul içi sorumluluklarımıza pek karışmıyor, ulusal düzeyde okulumuzun temsil hakkını devam ettirmemizi söylüyor. Biz bunların ötesine geçiyoruz, aylık Rektörlük toplantıları, farklı birçok projeyi hayata geçirmek gibi. Sabancı Üniversitesinde zaten her öğrencinin yönetime birebir ulaşma şansı var veya operasyonel firmalara birebir ulaşma şansı.
Sabancı Üniversitesi Öğrenci Birliği’nin şöyle bir hareket çerçevesi var; mesela bir söyleşi yapılacak veya bir parti veya bir etkinlik yapılacaksa, bunu kulüplere yönlendirip onların, bunu yapmasını öneriyoruz. Ama diğer üniversitelere baktığınız zaman öğrenci birlikleri şenlikler organize ediyor, partiler organize ediyor. Aslında bu biraz popülariteyi artırıyor. Hatta bazı okullarda öğrenci dekanlığı var, kulüplerin hepsi öğrenci birliğine bağlı. Bizim tek gücümüz öğrencinin düşündüğünü yansıtabilmek. Popülerliği az, ama daha ciddi aktiviteler peşinde koşan bir öğrenci birliğiyiz. Bu değiştirilebilir mi? Açıkçası biz şu anki sistemden belli orana kadar memnunuz. Sonuçta öğrenci kulüplerine karışmak, parti yapmak da istemiyoruz, Öğrenci Birliği’nin ciddiyetini korumak istiyoruz. Gücümüzü ve popüleritemizi de okulun Öğrenci Birliği’ne sunduğu ayrıcalıklarla kazanmak istiyoruz. Yaptığımız projelere sahip çıkmaları, mütevelli heyetiyle buluşturmaları ve bizi dış platformda ön plana çıkarmaları gibi.
Öğrenci Birliği seçimlerinde oy kullananların oranı ne?
En fazla 2009’da katılım oldu, yaklaşık 1.200 civarında öğrenci oy kullandı. Bizim seçimimizde de yaklaşık 800 kişi oy kullandı ki biz tek gruptuk.
Sizden sonra gelecek yeni Öğrenci Birliği’ne, haleflerinize, ne önerirsiniz?
Öğrenciyle yönetim arasındaki dengeyi çok iyi kurmaları lazım, süreçleri germektense daha diplomatik olmalı her zaman. Bir şeyin peşine düşmeden önce ne kadar işe yararlı diye düşünmeliler. Örnek projeler yapmak çok önemli mesela. Halihazırda Öğrenci Birliği geleneği olarak, bizden önce de yapılan projeleri de devam ettirmeliler bu projeler sürekli artarak ilerlemişler bugüne kadar.
Son olarak kendilerine hayırlı olsun dedikten sonra başarılar diliyoruz. Her zaman tecrübelerimiz paylaşmaya hazır olduğumuzu da belirtmek isteriz.